Bu yıl Cumhuriyetimizin 100. yılını kutlamaktayız.
Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk ve sayısız İsimsiz kahramandan oluşan silah arkadaşlarının Türkiye'ye Türk insanına hediyesi olan Cumhuriyetimiz 100 yaşında.
100 yaşında bir Cumhuriyete sahip olan bir ulusun ferdi olmakla her birimiz ayrı ayrı ne kadar övünsek azdır. Çünkü dünya yüzünde birçok ülke demokrasi ve bağımsızlığına Cumhuriyetine kavuşalı daha belki birkaç on yıl olmuştur.
Dünyanın birçok ülkesi bağımsızlığına Türkiye Cumhuriyeti ilan edildikten çok sonraları kavuşmuştur.
Hatta halen Dünya ölçeğinde totaliter rejimle idare edilen yönetilen ülkeler vardır.
Bu nedenle Cumhuriyetin tam bir asır önce ilan edilmiş olması ayrı bir önem taşımaktadır. Cumhuriyet fazilettir. Cumhuriyet nimettir. Cumhuriyet bağımsızlıktır. Cumhuriyet özgürlüktür. Cumhuriyet insanların hür olma onurunun adıdır. Bu nedenle Cumhuriyet yaşamalıdır.
Cumhuriyet vazgeçilmezdir.
Elbette ki Cumhuriyet kolay kurulmadı, kolay kazanılmadı, kolay ilan edilmedi.
Cumhuriyetin ilanına kadar geçen süre içinde ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının onun yanında on binlerce İsimsiz Mehmetçiğin, Ayşe'nin Fatma'nın payı rolü vardır.
Eğer bugün Cumhuriyetimizi huzur içinde kutlayabiliyorsak bu ülkede başımız dik göğsümüz açık gezebiliyorsak bu saydığım on binlerce İsimsiz kahraman ve önderimiz Atatürk sayesindedir.
Bugün geldiğimiz noktada bize düşen ise Cumhuriyeti, tıpkı Mustafa Kemal Atatürk'ün söylediği gibi daha ileri düzeylere götürmektir, yüceltmektir.
Cumhuriyetimizi Yüzüncü Yıla layık olduğu biçimde kutlamalıyız her yeri bayraklarla donatmalıyız.
Ama en önemlisi Cumhuriyeti kuranlara büyük Atatürk'e layık evlatlar olmalı, layık evlatlar yetiştirmeliyiz. Cumhuriyetimizin 100 yılı kutlu olsun
Nice yüz yıllara...