TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, 2013 yılının Yeni Anayasa yılı olacağını belirterek, başkanlık sistemini savundu. 1983 Anayasasının bel kemiğinin kırılmış olduğunu ileri süren Kuzu, "Parlamenter sistem riskli bir modeldir. Her zaman ülkeyi batırır. Menderes çalışmış koalisyon yemiş, Demirel çalışmış koalisyon yemiş, Özal çalışmış koalisyon yemiş, Tayyip bey çalışıyor koalisyon yiyecek, ne zaman bilemem" dedi

Kayseri'nin Develi İlçesi'nden olan Burhan Kuzu, Kayseri Düşünce ve Atılım Derneğinin yayın organı KAYSERİDERGİ'ye verdiği röportajda, parlementer sistemin riskli bir sistem olduğunu belirterek şu görüşleri savundu:

"Elinde başkanlık sistemi gibi pırlanta bir model varken, gitmiş beş para etmez bir sistemin arkasından koşuyorsun. Parlamenter sistem riskli bir modeldir. Her zaman ülkeyi batırır. Bir süre kurtarır, yine batırır. Menderes çalışmış koalisyon yemiş, Demirel çalışmış koalisyon yemiş, Özal çalışmış koalisyon yemiş, Tayyip bey çalışıyor koalisyon yiyecek, Ne zaman bilemem. Koalisyon geldi mi 10 sene gitmiyor, başına bela. Türkiye'de 1970-80 yılları arasında 12 hükümet kurulmuş. 1990'dan 2001'e kadar da aynı tablo var. İsmim gibi biliyorum ki, başkanlık modeline geçilmedikçe, kesinlikle ve kesinlikle Türkiye 2001'e günün birinde döner."

'YÜZDE 10 BARAJ ÇOK YÜKSEK'
Yüzde 10'luk seçim barajının baraj dünyanın hiçbir yerinde olmadığını kaydeden Burhan Kuzu, açıklaması şöyle sürdürdü:

"Avrupa'da yüzde 2-5 arasında. Rusya'da ise en yüksek baraj yüzde 7. Yüzde 5 normal ama , yüzde 10 çok yüksek. Bir kaldırdın mı seyret ne oluyor o zaman. Barajı kaldırmak kolay, başkanlığa geç barajı kaldır. Adam koalisyon kuracak. 8 vekili olan partiye gidiyor, 'ne istiyorsun' diye sorunca, o da 4 bakanlık istiyor. Hem de Maliye, İçişleri gibi bakanlıkları istiyor. Sonra da sen bilirsin diyor. Çünkü biliyor ki ona yeniden geleceksin, başka çaren yok. Ya seçim, ya da koalisyon kurmak için. Peki demokrasi çoğunluğu azınlığa mahkum etmek midir ? Böyle bir demokrasi, dünyanın neresinde var. Nereden bakarsanız bakın parlamenter sistem sakat."

'BUGÜNKÜ LİDERLERE BU SİSTEMDE YER YOK'
Burhan Kuzu bugünkü bir çok lidere bu sistemde yer olmadığını, elenip gideceklerini de savunarak şöyle dedi:

"Sonuçta başkanlık sistemi iki partili sisteme götürür. Çünkü yüzde 51 ile başkan seçileceği için. Küçük partiler istemiyor, az olsun benim olsun diyor. Sol istemiyor, yüzde 65 sağın oyu diyor. Ben bu kadar alamam diyor. Bu modelin sağa ve sola verdiği mesaj 'dengeli adamları bul' der. Aklı başında, dinle alakası olmasa bile dine sıcak bakan, yaşamasa bile yaşayana saygı gösteren insanlar. Soldan gelmiş, sağdan gelmiş, nereden gelirse gelsin, millet oy verir. Yeter ki onun birikimine inanmış olsun.

PARTİLİ CUMHURBAŞKANLIĞI YARI BAŞKANLIK SİSTEMİNİN DİĞER ADI
Burhan Kuzu, partili cumhurbaşkanlığı sisteminin de, yarı başkanlık sisteminin bir başka adı olduğuna vurgu yaparak şunları anlattı:

"Partili cumhurbaşkanlığı diye bir sistem yok. Böyle bir usul var. Balkanlarda. Romanya, Bulgaristan gibi ülkelerde cumhurbaşkanlarının partileri ile bağları devam ediyor. Bizde de Demirel, Özal cumhurbaşkanı seçildi. Partileriyle bağları kopuyor sanılıyor ama kopmuyor. Biz böyle bir formül ararken 2014'de Cumhurbaşkanını halk seçecek. Al sana yarı başkanlık sistemi. Bunun adını koyalım istedik. Muhalefeti buna razı etmek daha kolay ama, buna bile razı olacak gibi değiller."'

'82 ANAYASANIN BEL KEMİĞİ KIRILMIŞ'
TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Anayasa hukukçusu Burhan Kuzu, mevcut anayasanın 1982 Anayasası olmadığını da kaydederek açıklamasını şöyle tamamladı:

"Mevcut anayasa esasen artık 1982 Anayasası değil. Bu Anayasa 17 kez değişti. Çok yol aldı. 80 küsür madde değişti. 115 noktaya temas edildi. Bunların tamamı da olumlu değişiklik. Yani yanlış yapılmamış, hepsi doğru yapılmış değişikler. Demokrasi ve özgürlük adına yapılmış değişiklikler. Öyle olunca, 82 Anayasasının bel kemiği kırılmış vaziyette. Artık darbe anayasası denilmez ama, ne var ki postal kokusu hala Anayasa içerisinde olduğu için insanlar bundan rahatsız oluyor."