CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, başkanlarla her toplantısında kenar semtlere hizmette ve destekte öncelik verilmesini istiyor. Gecekondu bölgeleri, kenar semtler bir dönem CHP’nin oy depolarıydı. Kaybedilen bu yerleri yeniden elde etmek, ancak seçimi kazanmakla ve hizmet götürmekle olabilecek.
ÇANKAYA MODELİ
İngiltere’nin başkenti Londra’da düzenlenen uluslararası konferansa aralarında Portekiz Başbakanı, Yunanistan Maliye Bakanı, Avrupa solunun önemli isimleri, ekonomistler, Çankaya, Barselona ve Londra belediye başkanları katıldı.
Taşdelen, bu önemli konferansa daveti, “Çankaya Belediyesi’nin uluslararası alanda izlenmesi, olumlu etkiler bırakması, Türkiye’yi temsil etme noktasında belediyecilik uygulamalarıyla fark yaratmasına” bağlıyor.
“Sosyal Demokrat Belediyeciliği ve Çankaya Modelini” anlatırken, “Kentlerin ve ülkelerin değişimi için arka sıradakileri kazanmalıyız” diyen Alper Taşdelen, konferansta şu değerlendirmede bulunuyor:
“Dünyanın, ülkelerin ve kentlerin geleceği popülist sağ, otoriter, dışlayıcı ve rant odaklı siyasetler tarafından karartılıyor. Bunun önüne sosyal demokrat siyasetle geçilir. Sosyal demokratların, yeniden arka sıradakileri, ezilenleri, yok sayılanları, yoksulları, yoksunları ve kent hakkından mahrum edilenleri kazanması gerekiyor. Biz Çankaya’da bu anlayışla çalıştık ve toplumun bütün kesimlerine eşit hizmet götürdük.
25 kişiye ücretsiz sağlık, 140 bin kişiye ağız-diş ve birinci basamak sağlık hizmeti sunduk. 4.500 evin temizliği düzenli yapıldı. 65 bin kişiye gıda kolisi ulaştırdık. 35 bin kişiyi turistik yörelere götürdük. 2 bin haneye verdiğimiz halkkarta her ay 400’er lira yükledik. Daha birçok hizmetle yüz binlerce vatandaşımıza ulaştık. Sığınma evinden kreşlere, kültür merkezlerinden Çankaya evlerine, öğrenci yurtlarından bahar evlerine özellikle toplumun dezavantajlı kesimleri için yeni binalar inşa ettik, yeni kurumlar meydana getirdik ve herkesi ürettiğimiz hizmetlerden eşit bir biçimde yararlandırdık.”
Alper Taşdelen, Kılıçdaroğlu’nun kafasındaki modeli en iyi uygulayan isimlerden birisi. O yüzden “Çankaya’ya kimi aday yapalım?” arayışı da olmuyor.
Büyükşehir Belediye Başkanlığı’ndan istifa ettirilen Melih Gökçek, “Siyaset sahnesinden çekilmedim” dercesine anketler yaptırıyor ya da değişik şirketlerin anketleri ofisinden yayılıyor. Bu anketlerde Başkan Mustafa Tuna, başkan adaylığı gündeme gelen AKP’li Mehmet Özhaseki adeta yerlerde sürünüyor.
Tabii ki Gökçek, “Bu anketi ben yaptırdım” demez. 25 ilçede toplam 5 bin 720 kişiye şu sorular yöneltilmiş ve cevaplar hep “Melih Gökçek”in lehine çıkmış. İşte sorular işte cevaplar:
- Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı olmasını istediğiniz isim kimdir: İlk sırada Melih Gökçek, ikinci sırada Mansur Yavaş, üçüncü sırada Süleyman Soylu ve dördüncü sırada Mustafa Tuna çıkıyor.
- AKP’nin Ankara adayı hangisi olmalı?: İlk sırada ve açık ara Gökçek önde gösteriliyor. Bunu Süleyman Soylu, Mustafa Tuna, Mehmet Özhaseki izliyor.
- “Melih Gökçek mi, Mustafa Tuna mı başarılı?” sorusuna, “Gökçek” diyenlerin oranı 41,9 olurken, Tuna yüzde 21,8’de kalıyor. “Her ikisi de başarısız” diyenler yüzde 23’ü geçiyor.
- Mansur Yavaş CHP- İYİ Parti, Melih Gökçek AKP-MHP adayı olarak gösterilirse Gökçek’in yüzde 46, Yavaş’ın ise yüzde 41 oy alabileceği ankette gösteriliyor. Mehmet Özhaseki’nin ya da Mustafa Tuna’nın aday gösterilmesi durumunda Mansur Yavaş’ın seçimi kazanacağı ortaya çıkıyor. Süleyman Soylu ile Mansur Yavaş’ın yarışması durumunda çok küçük bir oy farkıyla Soylu önde gözüküyor.
Anket şirketine göre sonuç şu: Melih Gökçek olmadan, AKP’nin Ankara’da seçimi kazanması mümkün değil. Hele Mehmet Özhaseki ya da Mustafa Tuna aday gösterilirse Mansur Yavaş seçimi çok rahat bir biçimde alacak.
Melih Gökçek istifa ettirildiğinde, “Siyasi hayatı bitti” denilmişti. Aday belirlenene kadar Gökçek’in ismi hiç eksik olmayacak gibi gözüküyor. Gökçek, her koşulda aday gösterilmesini istiyor, “Çünkü seçim ancak benimle kazanılır” mesajı veriyor.
