Denizlerimizde petrol, doğalgaz ve maden araması için üretilen ilk yerli ve milli sismik araştırma gemisi Oruç Reis’in 2 yıl süreyle yabancilar dahil ozel şirketler tarafından işletilmesine karar verildi. Gemiden gelecek Türkiye’nin petrol ve doğalgaz varlıklarına ilişkin kritik önemdeki bilgilerin başka şirket ve devletlerin eline geçmesinden endişe ediliyor. Oruç Reis için açılan ihalenin, Tank Palet fabrikası özelleştirilmesi kadar stratejik öneme sahip olduğu uyarısı yapıldı.

Türkiye, denizlerde petrol, doğalgaz ve maden aramalarını hızlandırmak ve bu alanda güvenilir bilgilere ulaşmak için yerli ve milli sismik araştırma gemisi yapmaya karar verdi. Bu amaçla inşa edilip donatılan Oruç Reis sismik araştırma gemisi 2017 yılında denize indirilerek araştırma faaliyetlerine başladı. Maden Tetkik ve Arama (MTA) Genel Müdürlüğüne ait gemi, bugüne kadar yerli personel tarafından faaliyetlerini sürdürdü.

Ancak MTA, Oruç Reis’in işletilmesini dışarıdan hizmet alımı yöntemiyle yapmak için ihale açtı. Resmi Gazetede yayımlanan ihaleye göre, Oruç Reis’in işletilmesi 730 gün süreyle yerli ya da yabancı firmalara verilecek ve ihaleyi kazanan firma gemiyi MTA’dan devralacak. İhale 30 Mayıs günü MTA’da yapılacak.

Özellikle Doğu Akdeniz’de yaşanan kritik petrol arama sürecine denk gelen hizmet alımı ihalesi enerji sektöründe büyük endişelere yol açtı. CHP Balıkesir Milletvekili Ahmet Akın, Oruç Reis gemisinin devletin elinden alınıp bir şirkete verilecek olmasının en az Tank Palet fabrikasının özelleştirilmesi kadar ülke güvenliği açısından kritik önem taşıdığını söyledi.

İktidarın ‘yerli ve milli’ söylemlerinin arkasına sığınıp ülkedeki tüm yerli ve milli kaynakları şirketlere teslim etme politikası izlediğini savunan Akın, Türkiye karasularında petrol, doğalgaz ve maden arayan, kıta sahanlığı gibi kritik konularda çalışan geminin elde edeceği bilgilerin devletin dışında herhangi bir özel şirketin eline geçmesinin kabul edilemez olduğunu ifade etti.

Akın, “Oruç Reis’i işletecek yerli ya da yabancı bir şirketten gelecek bilgilere ne kadar güvenilebilir? Bu bilgilerin başka ülkelere ya da şirketlere verilmeyeceğini kim nasıl garanti edebilir? Oruç Reis bugüne kadar MTA’nın iyi yetişmiş personeli tarafından işletilirken ne oldu da yabancı ya da yerli bir şirkete devredilecek/ Acaba işin verileceği şirket önceden belli mi?” diye sordu Ahmet Akın, bu sürpriz ihalenin TPAO, BOTAŞ ve ETİ Maden gibi Türkiye’nin enerji sektöründeki önemli ekonomik varlıklarının Türkiye Varlık Fonu’na (TVF) devredilmesiyle de bağlantılı olabileceği uyarısında bulundu.

ORUÇ REİS GEMİSİNİN ÖZELLİKLERİ


MTA ve Savunma Sanayii Müsteşarlığı işbirliğinde 2012 yılında tamamen yerli imkanlarla inşasına başlanan Oruç Reis gemisi 2017’de göreve başladı. Gemi, modern sevk ve manevra sistemleriyle birlikte, jeofizik sistemler ve deniz tabanı ayrıntılı görüntüleme/haritalama sistemleri, uzaktan kumandalı sualtı aracının yanı sıra, su kolonu ve deniz tabanından jeolojik örnekleme yapabilecek ekipmanlarla donatıldı. 86 metrelik gemide alınan verilerin işlenmesi, analizi ve değerlendirmesine yönelik jeoloji, jeofizik, hidrografi, oşinografi ve biyoloji araştırma laboratuvarları ile helikopter pisti de bulunuyor.