Bu açıklamaların doğru olmadığını kaydeden Karabıyık, “Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun 7 yıllık SSK Genel Müdürlüğünde gerçekleşen toplam kurum zararı, emeklilik yaşı 40 olmasına rağmen bugünkü karşılığı ile sadece 51 milyon TL. Oysa, AKP’nin Sayın Genel Başkanı, “Kemal Kılıçdaroğlu SGK’yı batırdı” diyor; ancak AKP döneminde yalnızca 2019 yılı zarar beklentisi 48-50 milyar TL. Yani, AKP’nin ekonomi yönetimindeki 2019’un 1 yıllık zararı Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu döneminde 7 yılda oluşan toplam zararın 1000 katı. Kaldı ki, Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun döneminde devlet katkısı yoktu ve emeklilik yaşı 65’e çıkmamıştı. Bunları da dikkate alacak olursak, AKP dönemindeki açıkların miktarının çok daha fazla boyutlara ulaştığını söylemek mümkün” dedi.

[old_news_related_template title="CHP'li Karabıyık'tan dikkat çeken işsizlik açıklaması!" desc="Nisan ayı işsizlik rakamlarını değerlendiren CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Bursa Milletvekili Lale Karabıyık, ' Türkiye ne yazık ki, Avrupa’da 'eğitimde veya istihdamda olmayan' genç nüfus oranında en yüksek ikinci yüzdeye sahip. Üniversite mezunu işsizlerin sayısı incelendiğinde, karşılaşılan tablo hiç parlak değil' dedi." image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2019/07/19/iecrop/manset_16_9_1563546654.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/2019/ekonomi/chpli-karabiyiktan-dikkat-ceken-issizlik-aciklamasi-5239142/"]

SGK'NIN YÖNETİMİ

SGK konusunda bazı bilgilere de vurgulayan CHP’li Vekil, “Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun 7 yıllık SSK Genel Müdürlüğü döneminde, toplam 9 Milyon 181 Bin 545 USD yani, 2019 yılının ilk 8 ayının ortalama kuru karşılığı (5,61 TL) ile 51 milyon TL. Oysa yalnızca geçen yılın ilk 5 ayında 23 milyar lira olan kurum zararı, 2019’un aynı döneminde 35.4 milyar TL’ye yükseldi. Yani yüzde 52 arttı. Yılbaşında ise 48-50 milyar TL açık vermesi bekleniyor. Hazineden yapılan yardımlar ise aslan payı. İlk 5 ayda hazineden yapılan 71.1 milyar TL’lik yardımın 48.2 milyar lirası SGK’ya” ifadelerini kullandı.

[old_news_related_template title="CHP'li Karabıyık: Anneler şiddet, işsizlik ve yoksullukla mücadele ediyor!" desc="CHP Kadın Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve Bursa Milletvekili Lale Karabıyık, Anneler Günü nedeniyle yaptığı basın açıklamasıyla Türkiye'de kadın olmanın acı gerçeğini gözler önüne serdi." image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2019/05/11/iecrop/manset-1_16_9_1557592367.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/2019/gundem/chpli-karabiyik-anneler-siddet-issizlik-ve-yoksullukla-mucadele-ediyor-4763094/"]

"17 YILDIR EKONOMİ İYİ YÖNETİLEMEDİ"

Milli Gelirdeki düşüşün her geçen yıl kötüye gittiğinin altını çizen Lale Karabıyık, “AKP ekonomi yönetiminin vatandaşlara Milli Gelir konusunda da yanlış bilgi vermemesi gerekir. 2013’te 12 480 dolara kadar çıkan kişi başı gelir, Nisan 2019 itibariyle 8507 dolara gerilemiştir. Kaldı ki 2008 ve 2016’da iki defa yöntem değişiklikleri yapılarak revize edildiği halde. Milli Gelir hesabında bu yöntem değişiklikleri yapılmamış olsa milli gelirin görüntüsü daha kötü olacaktı. Türkiye Kişi Başı Gelirde OECD’nin en alt sıralarında yer alıyor. Bu haliyle, 35 ülkeden içinde sondan 4. Sırada. Son 10 yılda makro ekonomik göstergelerde başarı yok, düzelme yok, tutan bir büyüme hedefi yok. Üstelik, bu hesaplamalar, 5 milyon Suriyeli varken bile, nüfusu 82 milyon sayarak yapılıyor. Suriyelileri hesaba katınca, kişi başı gelir 300-400 dolar daha az olacaktır. Tüm bu olumsuzluklara ise dünyadaki olumsuz gelişmeleri ve bu süreçte yaşanan ülke içi olumsuzlukları tek neden olarak göstermek ise yanlıştır. Çünkü, dünyadaki olumsuz gelişmelerden içinde bulunduğumuz gelişmekte olan ülkeler de olumsuz etkilenmiş; ancak bizim olumsuz etkilenişimiz onlardan kat kat daha fazladır. Örneğin, son 6 yıl içerinde gelişmekte olan ülkelerin para değerlerinin ortalaması dolara karşı yüzde 5 değer kaybederken TL’nin değer kaybı yüzde 50’nin üzerinde olmuştur. Ayrıca “dış güçlerin” ekonomiyi olumsuz etkilemesi konusunda söylenenler için şu söylenebilir: 17 yıldır ekonomi iyi yönetilememiştir. 17 yılda ekonomiyi sağlam temellere oturtup dış güçlere karşı dirençli hale getirmek ekonomi yönetiminin göreviydi. Oysa hukukun üstünlüğü başta olmak üzere bazı kavramları da yok etmeye çalışarak Türkiye’de ekonomiyi dış şoklara açık hale getirip risk primini yükselten de yine AKP’nin kötü yönetimidir” sözleriyle açıklamasını tamamladı.