Zaman, Taraf, liberaller ve ABD’nin hedefinde hep CUMHURİYET vardı


CIA’cı Fuller 1990’da ‘Kemalizm bitmiştir’ dedi, Türkiye Cumhuriyeti’ne savaş açtı


CIA’cı Barkey 2010’da, Feto’yla “Türk devletinin ideolojik aygıtı dağıtılmalı” dedi


Ergenekon, Balyoz’dan sonra bugün de SÖZCÜ kumpaslarıyla savaş devam ettirildi


19 Mayıs 2019’da ise, sağ-sol-muhafazakar-sosyalist, Bandırma ruhunda buluştu


1 - Tarih 26 Şubat 1990... Cumhuriyet Gazetesi  Washington Temsilcisi Ufuk Güldemir, CIA’nın Ortadoğu Masası eski yöneticisi Graham Fuller’le bir röportaj yapar. Fuller’i Türkiye’yle tanıştıran gazeteciyle CIA ajanı ‘Kemalizm’i konuşurlar ve Fuller şöyle der: “Atatürk’ün düşünceleri çağı için son derece güçlü düşüncelerdi. Ama Türkiye artık ulusal kimliğini, yörüngesini, dünyadaki rolünü, hatta İslam’ın günlük yaşamdaki yerini yeniden düşünmelidir. Türkiye, demokrasi ile İslam’ın bir arada yaşatılabileceği modern bir formül bulsa, İran ve Arap dünyasına olağanüstü büyük bir entelektüel öncülük yapmış olur. İslam dünyası için geleceğin modeli olur bu.”



“KEMALİZM BİTTİ, LİBERAL İSLAM VAR”

‘Kemalizm bitti’ diyen Fuller, ABD’de yayımlanan “The National Interest” (Ulusal Çıkar) adlı derginin Sonbahar 2000 tarihli sayısında da şöyle der: “Bugün Türk devletinin bir sorunu varsa, bu da aslında Kemalizmin değişmez bir değerler paketi olarak var olmayı sürdürmesidir. Daha önemlisi liberal olmayan bu düzen, Türkiye’nin demokratik değişimini engellemekte, İslamcılık ve Kürtler gibi iki ana sorunun çözümünü de zorlaştırmaktadır.”

Neden CIA’cı Graham Fuller’le başladım? Çünkü, 19 Mayıs günü Samsun’da verilen fotoğraf ve tüm Türkiye’de yaşanan ‘Atatürk’ coşkusu yeni bir döneme girdiğimizin işaretiydi ondan! Daha da açalım...

2 - CIA’cı Barkey: Türk devletinin ideolojik altyapısı dağıtılmalı


Lideriler Samsun’da bu pozu verdi


15 Temmuz 2016’daki NATO’cu FETÖ darbe girişiminin ardından haklarında yakalama çıkarılan CIA ajanları Graham Fuller ve Henri Barkey’in 1990’lı yıllardan bu yana Türkiye’ye giydirmek istedikleri elbise ‘Liberal İslam’dı! Onlar ‘Ilımlı İslam’ dediler ve hedeflerinde Mustafa Kemal Atatürk ve Türk Ordusu olduğunu söylemekten kaçınmadılar. Hatta... Henri Barkey, 22 Kasım 2010’da “Fetullahçıların Anayasa referandumunun” ardından şöyle demişti: “... Kavga bugün Kemalizm üzerinde yürümektedir. Yani ismini Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün ardından alan devletin resmi ideolojisi üzerinde. Kemalizm’in katı destekçileri orduda, yargıda, üniversitelerde, medyada yer tutmaktadırlar. Eylül referandumu, Türk devletinin ideolojik altyapısını dağıtmanın başlangıcıdır. Barkey’in dediği ‘ideolojik altayapıyı’ dağıttılar. Ergenekon, Balyoz, Odatv, Casusluk, Şike kumpaslarıyla, (iktidarın da içinde olduğu ) dönüşümü Fetullahçılar ve liberaller eliyle gerçekleştirdiler. Hatırlayın...

Başta Zaman, Taraf olmak üzere medyanın önemli bir bölümü ‘Kemalizmi’ gömmek için ortak hareket etti. Ki bu durum bugün de devam ediyor! SÖZCÜ Gazetesi’ne açılan dava en belirgin örneği! Ekranlarda, FETÖ’yü öven, “Fetullahçılar Kemalistleri yamulttu” diyenler hâlâ var! Ancak... 19 Mayıs’ta kurucu liderine sahip çıkan Kemalist, muhafazakar, milliyetçi, sosyalistler aslında gerçeğe sahip çıktılar! Peki gerçek neydi?

3 - ‘Türkiye İttifakı’nın ortak noktası: Bandırma Vapuru düşmanı yener




Son söyleyeceğimizi ilk cümlede kuralım: Türkiye, devrimci Mustafa Kemal Atatürk’ü yeniden keşfediyor. Şimdi gelelim Samsun’daki fotoğrafa!… Türkiye yeni bir başlangıç için büyük bir şans elde etti. 19 Mayıs’ta Samsun’da siyasetin verdiği fotoğraf düşmanın kim olduğunu bir kez daha ortaya koydu: ABD, FETÖ ve PKK... Emniyet Genel Müdürlüğü Terörle Mücadele (TEM) Dairesi Başkanlığı’nca ‘Ankesör’ raporu hazırlandı. Raporda, şöyle denildi: “Günümüzde dahi FETÖ yapılanması ve mensuplarının tamamıyla deşifre edilemediği...”

Bu rapordan çıkan sonuç  belli: SÖZCÜ ve Cumhuriyet Gazetesi’ne açılan sözde ‘FETÖ davaları’ lehte bitirilmelidir. Çünkü... ABD, FETÖ ve PKK ile  mücadele edecek olan Bandırma Vapuru ruhudur! O ruh 1923 ruhudur!