Sevgili okurlarım, size bir şey söylesem belki inanmayacaksınız.
Tam bir yıldan bu yana bir tek gün (Pazar günleri hariç) izin kullanmadım, tatil yapmadım.
O kadar ki, kurban ve şeker bayramlarında bile çalıştım ve yazı yazdım...
Ve kafam artık çok yoruldu.
Takvime baktım, geçen yıl eylül ayı ortalarında izne çıkmıştım.
Aradan tam 365 gün geçmiş!

★★★

Bu süreçte yorucu ve sıkıcı olaylar yaşadık, sinirlerimiz gerildi.
İnanılır gibi değil ama hakkımızda Fetöcülük davası bile açıldı.
Ağır Ceza mahkemesinde yargılanmamız sürüp gidiyor. 

★★★

Beden yorgunluğunun çaresi var. Yatarsınız, iyi bir uyku uyuyup dinlenirsiniz.
Ama kafa yorgunluğu öyle değil.
İstediğiniz kadar dinlenin, istediğiniz kadar uyuyun, düzelmesi mümkün olmuyor.
Bunun tek çaresi ortam değiştirmek, süngere dönen beyninizi o yolla boşaltmak ve en önemlisi, bir süreliğine bile olsa farklı ortamlarda bulunmak.
Kırlarda dolaşmak, denize girmek...
Çevreyi ve olanları boş gözlerle (!) izlemek.

★★★

Yaz geçti, sonbahar geldi... Neredeyse kış gelecek!
Tatil yapma hakkımı artık kullanmak durumundayım.
Sizlerden biraz izin istiyorum.
Hoşçakalın.

★★★

Not: Sizlerden istirhamım, dönünceye kadar bana lütfen e-posta, mektup ve faks olarak herhangi bir şey yazıp göndermeyiniz, zira onları okumam ne yazık ki mümkün olmayacak ve emeğiniz boşa gidecek.