“Filtre Takmak Ağır Geliyor Lobisinin” beklentisi yönünde adım atıldı. 24 saat sonra kanun maddesine “VETO” çaktı.

Helal olsun diyorum.

Bilerek mi yaptı?

Zorunda mı kaldı?

Türkiye şunu gördü:

Enerji Bakanlığı bürokratları torba kanunun içine “Termik Santral sahibi patronları 2.5 yıl daha rahatlatacak madde” yerleştirdiler. Parti başkanlığından Meclis’e “onaylayın maddeyi” diyen grup kararı iletildi. AKP’li 203 ve MHP’li 14 milletvekili de parmak kaldırıp, kanunu çıkarttılar.

Hepsi 1 güne sığdı.

Uyudular.

Uyandılar.

Hem “çıkarın bu kanunu” isteyen ve hem de “neden çıkardınız bu kanunu” diye azarlayan aynı otoriteyi alkışladılar.

Bravo!

★★★

13 termik santralin 2’si devletin. Kalan 11’inin sahibi yeni dönemin zengini ve telefonu açtıklarında Cumhurbaşkanı ile konuşabilecek kadar partiye yakın patronlar.

Çelikler Holding.

(4 santrali var)

Ciner Enerji.

(1 santrali var)

Bereket Enerji.

(2 santrali var)

Limak- İçtaş.

(2 santrali var)

Konya Şeker.

(2 santrali var)

EÜAŞ (Kamu)

(2 santrali var)

Bunlar sanayici, tüccar, devlet müteahhidi, işadamı kimseler. 2013 yılına kadar devletin malı olan termik santrallere devlet destekleri, devlet bankası kredisi verilerek sahip oldular. Sahip olurken de “bacalarına filtre takacağız, santrallerin zehirli atık su ve zehirli kül depolama sorununu çözeceğiz ama bize biraz zaman verin” dediler.

7 yıl zaman verildi.

Az zaman değil.

Takmadılar filtreleri...

Her filtrenin (ithal) maliyeti 11 milyon Euro hesabıyla yaklaşık 143 milyon Euro yükten kurtulmayı hesapladılar.

Hesap belli:

Filtreyi de devlet taksın.

Santrallerden çıkan zehirli atık suyu da devlet arıtsın. Santralin zehirli külünü “vahşi depolama” çapaçulluğundan da devlet çıkartsın.

★★★

Kömür sahası var.

Hazır santral var.

İyi mühendis var.

Kalifiye işçi var.

Filtre yok.

Bu santrallerin bacasından havaya dolan gazları süzmek kolay değil. Filtre takınca santralin elektrik üretim verimi de düşüyor. Böylece filtreli santralle elektrik üretmek pahalıya mal oluyor. Bunlar biliniyordu. Adımların buna göre atılması gerekirdi. Filtresiz santral, kükürt gazı, azot oksit gazı, karbondioksit, ağır metal ve kül çıkartarak havayı, toprağı, suyu, insanı, börtü böceği zehirliyor. 7 yıllık süre, 25 gün sonra 1 Ocak’da dolacak. Anayasa’nın ve yasaların emrine göre “filtre takmak zorundasın” deyince santral sahibi kapatırım, işçileri de atarım yapacak. Getirildiğimiz nokta bu!

Bravo!

Bravo!

Bravo!

Ülkemizde 81 kentin 43’ü “kirli hava” soluyor. Hava kirliliği trafik kazalarından 7 kat daha fazla can alıyor.(Kaynak Doğal Hayatı Koruma Vakfı (WWF).