FETÖ yöneticileri ile 766 kez görüştü, Bank Asya’ya para yatırdı

Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Bülent Arınç’ın damadı Ekrem Yeter, 5 Haziran 2017’de, Ankara 1. Sulh Ceza Hakimliği’nin kararıyla “FETÖ üyesi olmak” suçlamasıyla tutuklandı… 8 Haziran 2017’de tahliye edildi… 3 gün cezaevinde kalan Yeter hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede şu tespitler yer aldı:

Ekrem Yeter


- Soruşturmada Ekrem Yeter’in kendi adına kayıtlı telefonla FETÖ’nün tepe yönetiminde bulunan şahıslarla 766 kez görüşme yaptığı tespit edildi.
- 15 Temmuz 2016’daki hain darbe girişiminden sonra hâlâ evinde FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’in kitap ve CD’lerini bulundurduğu anlaşıldı.
- Fetullah Gülen, 25 Aralık 2013 tarihinde Bank Asya’ya para yatırılmasına yönelik çağrı yaptı. Arınç’ın damadı Ekrem Yeter’in Bank Asya’daki hesabında, 31 Aralık 2013- 24 Aralık 2014 arasında 40.993.52 TL artış oldu.
- FETÖ bağlantılı dernekte yöneticilik yaptığı belirtildi.

MAHKEME KARARI:

Bank Asya’daki parası “cüzi bir miktar” olarak savunuldu. FETÖ iltisaklı dernekte yöneticilik yapması “sempati” sayıldı. FETÖ’nün tepe yöneticileriyle irtibatı suç kabul edilmedi. BERAAT ETTİ.

Feto ile görüşmek için Pensilvanya’ya gitti. Zaman’a ortak oldu

İktidara yakın iş insanı Fettah Tamince hakkında, FETÖ’den İstanbul, Antalya ve Konya’da 3 ayrı soruşturma açıldı. Eski Sincan Hakimi Osman Kaçmaz’ın “Mütevelli heyeti başkanı olduğu Uluslararası Antalya Üniversitesi’ne yapılan bağışlardan 24 milyon TL’nin nereye harcandığının belli olmadığı” yönündeki şikayeti üzerine Antalya’da açılan soruşturmada ifadesi dahi alınmadı. İş insanı Fettah Tamince hakkındaki soruşturmalarda yer alan detaylar şöyle:

Fettah Tamince


- Öğrencilik dönemlerinde ‘FETÖ’nün evlerinde kaldı.
- ABD Pensilvanya’ya gidip örgüt elebaşı Fetullah Gülen ile görüştü.
- 17-25 Aralık’tan sonra Zaman Gazetesi’ne ortak oldu.
- Tamince ailesi, örgüt elebaşı Fetullah Gülen’in çağrısından sonra Bank Asya’ya 162 bin lira değerinde altın yatırdı.
- Feto’nun talimatıyla üniversite ve yurtlar kurdu.
- FETÖ’cü derneklere üye oldu, yöneticilik yaptı.

MAHKEME KARARI:

Bank Asya’ya yatırdığı para “küçük bir meblağ” denilerek suç sayılmadı. “Delil bulunamadığı” gerekçesiyle, İstanbul ve Antalya’da açılan soruşturmalarda takipsizlik verildi. Konya’da FETÖ’ye yardım iddiasıyla açılan davada BERAAT ETTİ.

FETÖ’cülerle irtibatı yok, Bank Asya’da parası yok, ByLock yok

SÖZCÜ Gazetesi, kurulduğu günden bu yana Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün çizgisinden sapmadı. Cumhuriyet ve vatan sevdasıyla yayın yaptı. Sadece ve sadece halkın doğru haber alma hakkına hizmet etti. Kimseden talimat almadan gerçekleri yazdı. Başta FETÖ olmak
üzere tüm terör örgütleriyle mücadele eden SÖZCÜ’nün yönetici, yazar ve çalışanlarına FETÖ’den dava açıldı.
Hiçbir suçlama SÖZCÜ’ye yapışmadı. Çünkü SÖZCÜ Gazetesi’nin sahibi Burak Akbay’ın;

SÖZCÜ, kurulduğu günden bu yana FETÖ ile mücadele etti. Haberleriyle FETÖ belasına dikkat çekti.


- Feto’nun talimatıyla Bank Asya’da açtığı hesabı/ yatırdığı parası YOK.
- FETÖ’cü dernek ve sendikalarla bağlantısı YOK.
- FETÖ kapsamında değerlendirilen şirketlerin belge ve evraklarında adı YOK.
- FETÖ’nün gizli haberleşme ağı ByLock’u YOK.
- FETÖ’cülerle irtibatı YOK.
- Pensilvanya’ya gidip Feto ile görüşmesi YOK.

MAHKEME KARARI:

Burak Akbay için Kırmızı Bülten talep edildi. Ayrıca SÖZCÜ yönetici ve yazarlarına 3.5 yıla kadar hapis cezası verildi.

Gülizar Emecan

‘İnsanlarımızın adalet duygusu zedeleniyor’


SÖZCÜ Gazetesi’ne destek ziyaretleri devam etti. CHP Parti Meclisi Üyesi ve İstanbul Milletvekili Gülizar Emecan, gazetemizin Genel Yayın Yönetmeni Metin Yılmaz’ı ziyaret ederek mahkemenin kararına tepki gösterdi. Emecan kararı şöyle değerlendirdi: “SÖZCÜ kararını Balyoz ve Ergenekon döneminde alınan kararlara benzetiyorum. Hukukla bağdaşmayan bir karar ve taraflı olduğu çok açık. İnsanların adalet duygusunu zedeliyor. Kararın üst mahkemeden döneceğini ümit ediyorum.  Tamamen siyasi bir karardır. FETÖ’yle bu kadar mücadele eden bir gazetenin yazarlarının FETÖ’cü suçlamasıyla mahkum edilmesi akla sığacak bir karar değil. Keser döner sap döner bir gün hesap döner diyorum. Bir gün bu hesaplar dönecektir. Yandaş gazetecileri bile isyan ettiren bir karar olduğunu da gördük.”

Cemal Canpolat


CHP İstanbul eski İl Başkanı Cemal Canpolat da mahkemenin SÖZCÜ’ye FETÖ’den ceza vermesinin elle tutulur bir gerekçesi olmadığını vurguladı. Canpolat “SÖZCÜ çıktığı ilk günden beri demokrasi mücadelesi veriyor. Bu ülkenin hukuk devleti olmasının mücadelesini veriyor. Demokrasinin hukukun çöktüğü yerde özgürlükleri ayakta tutmak mümkün değildir. Okul, parsel parsel arazi tahsis edenler dışarıda. Onlara karşı mücadele veren SÖZCÜ Gazetesi FETÖ’den ceza aldı. Bu FETÖ davalarını sulandırmaktır” dedi.

İsmail Yılmaz


Avukat İsmail Yılmaz, SÖZCÜ kararını değerlendirdi:
BU KARAR HUKUK GARABETİDİR

Yılmaz, “Mahkeme, ‘haberlerden sorumludur’ diyerek SÖZCÜ’nün genel yayın yönetmenine ceza verdi. Basın Kanunu yok sayıldı. Karar kabul edilemez” dedi.

SÖZCÜ Gazetesi Avukatı İsmail Yılmaz, SÖZCÜ Davası’nda mahkumiyet veren İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararında “Basın Kanunu’ndaki sorumluluk ilkesini” gerekçe göstermesini değerlendirdi. SÖZCÜ Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Metin Yılmaz ve
SÖZCÜ internet sitesi Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Çetin’e verilen cezaları hatırlatan Yılmaz, mahkemenin verdiği kararda kanunu ve Yargıtay içtihatlarını hiçe saydığını vurguladı. “Bu karar hukuk garabetidir” dedi. Avukat Yılmaz şöyle konuştu:

SÖZCÜ Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Metin Yılmaz’a 3 yıl 4 ay hapis cezası verildi.


“ÇELİŞKİLERLE DOLDU”

“SÖZCÜ yazar, yönetici ve çalışanlarına verilen hapis cezaları adil değildir. Bu cezalar, hukuk kurallarına aykırı olarak verilmiştir. Karar, kendi içinde birçok çelişkilerle doludur. Yayın yönetmenlerine verilen cezalar bunun en açık örneğidir. Basın Kanunu’nun 11. maddesine göre, gazetelerde suç konusu olan bir yazı nedeniyle cezai sorumluluk, bu yazıyı yazan kişiye aittir. Yani, eser sahibi belli ise eser sahibi sorumludur. Yazıyı yazan, haberi yapan belli değilse, bu durumda sorumlu yazı işleri müdürü, cezai yönden sorumludur. Basın Kanunu, her gazete için mutlaka bir sorumlu yazı işleri müdürü bulundurulmasını şart koşmuştur. Bir gazete kurulurken sorumlu yazı işleri müdürünün nüfus ve ikamet evrakları basın savcılığı ile valilik birimlerine teslim edilir. Devlet, muhatap alacağı kişinin bilgilerini baştan istemektedir. Basın Kanunu’na göre genel yayın yönetmenlerinin cezai sorumluluğu yoktur. Yargıtay kararları da bu yöndedir.”

SÖZCÜ internet sitesinin Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Çetin’e 3 yıl 4 ay hapis cezası verildi.


“KANUNA AYKIRIDIR”

“Metin Yılmaz, SÖZCÜ Gazetesi’nin Genel Yayın Yönetmeni’dir. Mustafa Çetin de SÖZCÜ internet sitesinin Genel Yayın Yönetmeni’dir. Haberler ve köşe yazıları ile cezai sorumlulukları yoktur. Buna rağmen İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi, ‘Haberlerden sorumludur’ diyerek bu şahıslara cezalar vermiştir. Mahkemenin bu kararı, ne kanuna ne de Yargıtay içtihatlarına uygundur. Kanunlarda tanımlanmayan yeni bir sanık tipi üretilmiştir. Genel yayın yönetmenlerinin bu gerekçeyle suçlanması ve cezaya mahkum edilmeleri, kanunu yok saymak ve Yargıtay içtihatlarını görmezden gelmektir. Hukukta bunun yeri yoktur. Mahkemeler keyfi karar veremez. Mahkemeler, kararlarını yasaya dayandırmak zorundadır. Kanunda yeri olmadığı halde ceza verilmesi hukuk garabetidir. Kanun ve Yargıtay kararlarına uygun olmayan mahkeme kararları adil olamaz. SÖZCÜ mensuplarına verilen haksız cezalar kamu vicdanında da kabul görmemiştir. Hukuk devletinde böyle bir kararın varlığı kabul edilemez. Yüksek yargının bu hatayı düzelteceğini umut ediyoruz.”