Sevgili okurlarım, üç aya yakın bir süredir evlerinde adeta hapis hayatı yaşamaya mahkûm edilen 65 yaş ve üzeri insanlarımız bitik durumda.

Hele yaşanan bazı olaylar var ki, gerçekten trajikomik.

Vatandaşımız devletine uzun yıllar boyunca en üst düzeylerde hizmet etmiş...

Milyonlarcası gibi artık emekli ve dışarıya çıkması yasak.

Birkaç gün önce bir kamu bankasının ATM’sinden maaşını çekmek için evinden çıkıyor.

ATM’nin önüne gelince şubenin güvenlik görevlisi kendisine yaşını soruyor.

Öğrenince, kendisine verilen görevi yerine getiriyor:

-Ama yaşınız 65’i geçtiği için burada sizin işlem yapmanız yasak efendim.

★★★

Emekli itiraz ediyor...

-Evladım nasıl yasak yani?

Güvenlikçi iyi adammış...

-Efendim ben sizi içeriye alayım, oradaki arkadaşlara anlatın lütfen durumunuzu...

İçeri giriyorlar.

Şube çalışanları anlayış gösteriyor, emekli vatandaşımıza ödeme yapılıyor.

★★★

Aradan birkaç gün geçiyor ve emeklimizin telefonuna PTT aracılığı ile bir mesaj geliyor:

“Yasaklı günde izin belgeniz olmadan dışarı çıktığınız için adınıza 3150 lira ceza kesilmiştir...”

Emekli vatandaş anlatımını sürdürüyor:

“Evde para kalmamıştı, o gün bankadan adeta yalvararak dört bin lira çekmeyi başardım. Şimdi bunun 3150’si cezaya gidecek. Bu nasıl iştir Emin Bey?”

İsminin açıklanmasını istemiyor.

★★★

Emekli öğretmen Hasan Yavuz dün yazıyor:

“Herkes dışarıda iken dünyanın neresinde 65 yaş üzerine böyle sıkıntılar çektiriliyor? Virüsü biz mi yaşatıyoruz? Salgına biz mi sebep olmuşuz?

Bu salgını bizden başka yayacak o kadar sebepler var ki... AVM’ler, kreşler, toplu taşımacılık, seyahatler, kafeler, restoranlar vesaireler.

Yeter artık, özgürlüğümüzü kısıtlamasınlar. Biz de insanız. Devletimize karşı vatandaşlık görevlerimizi bugüne kadar yerine getirdik. Devlet de bize karşı görevlerini yerine getirsin artık. Biz kendimizi koruruz. Üzerimizden çeksinler ellerini.”

★★★

Dün de yazmıştım...

65 yaş üzerine getirilen bu anlamsız yasaklar artık zulme, işkenceye dönüştü.  

Vatandaş bankaya gidip para çekemiyor.

Parayı da bırakın bir yana, eczaneye gidip ilacını alamıyor.

Yasak!

★★★

Çok eski bir dostum var...

Büyük bir AKP karşıtı...

Evine kapandı, (izin günleri!) dışında evinden dışarıya adımını bile atmıyor.

Onu defalarca uyardım...

“Yaa her gün çık dışarıya, ana caddelere uğramadan hiç değilse ara sokaklarda biraz dolaş...”

Aynen şöyle diyordu:

“Ben bunlara bir kuruşumu bile veremem. Evde otururum, sıkılmayı göze alırım ama hiç değilse ceza yemem ve param bunlara gitmez.”

★★★

Sonra medyada haberler çıktı...

65 yaş üzeri olup sokağa izinsiz çıkanlara kesilen ceza miktarı 400 milyon lirayı geçmiş.

Hükümetimiz bu parayı da güle güle kullansın, afiyetle yesin!

★★★

Sevgili okurlarım, bu soruna mutlaka ve en kısa zamanda bir çözüm bulunması gerekiyor.

İşin şakası yok...

“Siz yaşlısınız, evden çıkmayın” olayının tadı artık iyice kaçtı.

Bu salgının nedeni ülkemizin yaşlı başlı insanları değil.

Hemen hepsi ev hapsinde...

Artık sağlıklarını yitirdiler, psikolojileri bozuldu.

★★★

Peki ama öncelikle bu yasak kaldırma kararını kim alacak?

İçişleri Bakanlığı mı, Sağlık Bakanlığı mı, yoksa Bilim Kurulu mu?

Bence Saray!

Ama bakıyoruz, hiçbirinden ses çıkmıyor...

Ve hastalığın, salgının ihalesi 65 yaş üzerindekilere kaldı.

Ayıptır, yazıktır, günahtır.

★★★

Emin Çölaşan’ın notu:

Hafta sonu sokağa çıkma yasağı acaba bu cumartesi pazar günlerinde de uygulanacak mı, çok merak ediyorum. Hani normalleşmeye (!) döndük ya, yasak devam ederse kendileriyle çelişkiye düşmüş olacaklar. Bekleyelim görelim bakalım.