Yasak dün gece saat 24.00’te bitti.

48 saatlik sokağa çıkma yasağı faydalı oldu mu?

“Ne faydası? Kargaşa ve panik nedeniyle daha çok zararı oldu!” diyen bilim adamları var!

Temelde doğru olan, fakat açıklama zamanı, biçimi ve uygulanış şekli yanlış olan bir karardı bu...

Önce kargaşaya, sonra da büyük eleştirilere sebep oldu.

İçişleri Bakanlığı bu kararı alırken, milletin ekmeği, suyu gibi gazete dağıtımını da düşünmeli, iyi bir organizasyonla hiçbir aksaklığa sebep olmamalıydı.

Oysa tam tersi oldu, vatandaş gazetesiz kaldı.

ANAYASA DİYOR Kİ:

Gönül isterdi ki, vatandaş ekmeğini, gazetesini alsın ve evde kalsın!

Yasak ilan edildiği gece SÖZCÜ basıldı ama dağıtılamadı.

İçişleri Bakanlığı nedense bunu düşünmedi ve devlet görevini yapmadı!

Anayasa’nın 28’inci maddesi:

“Devlet, basın ve haber alma hürriyetlerini sağlayacak tedbirleri alır” diyor.

Oysa bu tedbirler alınmadı ve sokağa çıkma yasağı ile birlikte halkın haber alma hakkı da yok edildi. Bu bir anayasa ihlalidir!

SIKIYÖNETİMDE BİLE...

Ben gazeteci olarak çok sayıda askeri darbeye ve ihtilallere tanık oldum. Aşırı sert sıkıyönetim dönemleri yaşadım. Fakat hiçbir zaman gazete dağıtımının aksadığını görmedim.

Bırakın dağıtılmamayı, sıkıyönetim zamanlarında iyi dağıtıldığı için gazete satışları artardı.

Türkiye tarihinde insanlarımızın gazeteden mahrum bırakıldığı ilk dönemdir bu...

Halkın gazete okumasının neden düşünülmediği, neden engellendiği, üzerinde titizlikle durulması gereken bir konudur.

BATI ÜLKELERİ VE TÜRKİYE

Yasak başladığı gece SÖZCÜ her zamanki gibi basıldı, gazeteler dağıtım şirketine teslim edildi. Fakat, dağıtım şirketi dağıtamadı. Çünkü bütün bayiler, dükkânlar, marketler, her yer kapalıydı. Gazetelerin dağıtılması mümkün değildi.

Batı ülkelerinde sokağa çıkma yasağı konulması halinde gazete dağıtımı da, ekmek gibi, su gibi düşünülür. Devletlerin anayasal görevidir bu...

Hiçbir demokratik ülke vatandaşını haberlerden mahrum etmez, edemez!

Fakat Türkiye’de bunun tersi oluyor maalesef...

İLK DEFA ÜCRETSİZ DAĞITTIK

Okurlarımıza ulaşabilmek için belediyelere başvurduk ve “Bastığımız SÖZCÜ Gazetesi’ni vatandaşlara ücretsiz dağıtın, haberden mahrum kalmasınlar” dedik.

AKP’li belediyelerin korkarak SÖZCÜ’nün dağıtımını kabul etmemeleri normal de, bazı CHP’li belediyelerin de korkup SÖZCÜ’yü halka (ücretsiz olarak) dağıtmayı kabul etmemeleri tuhaf!

Tabii ki, vatandaşa hizmeti prensip edinen yurtsever belediye başkanları da var...

Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras, Efeler Belediye Başkanı Mehmet Fatih Atay, Odunpazarı Belediye Başkanı Kâzım Kurt gibi...

DEVLET GÖREVİNİ YAPMALI

Cumartesi ve pazar günleri belediyelerin yardımı ile okurlarımızın bir kısmına ulaşabildik. İnsanlarını sevdikleri için bize yardımcı olan tüm belediyelere teşekkür ediyoruz.

Olağanüstü günlerden geçiyoruz.

Halk gazetesini okusun diye SÖZCÜ yayın hayatında ilk defa ücretsiz dağıtıldı... Dağıtımdaki tüm masrafları da üstlendik. Malî açıdan büyük yük olmasına rağmen halkımız için bu fedakârlığı yapmayı görev bildik. Çünkü biz okurlarımızla varız.

Belediyeler kamu hizmeti görüyor. Bu bakımdan, diğer hizmetlerinin yanı sıra gazete de dağıtarak bölgelerindeki insanları memnun ettiler.

Bundan sonraki günlerde yine böyle yasaklar uygulanırsa, dileriz devlet gazete dağıtımını da organize eder ve böylece anayasal görevini yerine getirir.

GÜNÜN SÖZÜ


Gazetesiz bir hükümet idaresine, hükümetsiz bir gazete idaresini tercih ederim. (Jefferson Davis)