İstanbul...

Sıcak bir yaz günüydü.

Kurban Bayramı’ydı.

23 yaşındaki Ayşegül işinden çıkmış, evine gidiyordu.

Belediye otobüsüne bindi.

Aniden... Arka taraflarda oturan bir yobaz maganda “şort giyenler ölmeli” diye bağırarak saldırdı, tavandaki tutunma demirinden destek alarak sıçradı, Ayşegül’ün suratına tekme attı.

Ayşegül yaralandı, bayıldı.

Şoför durdu, kapıları açtı.

“Böylelerinin kafasını koparmak lazım” diye bağıran saldırgan, kaçtı.

Ne polis çağırıldı, ne ambulans, ne saldırgana müdahale ettiler, ne Ayşegül’e yardım ettiler, armut gibi seyrettiler.

Ayşegül kendine gelince ağlaya ağlaya indi, evine gitti, yüzü morarmıştı, çene altında açılma vardı, babası tarafından önce hastaneye götürüldü, sonra karakola, şikayetçi oldu.

Yobaz magandayı altı gün sonra yakaladılar.

Özel güvenlik görevlisiydi iyi mi!

Güya insanları korumakla görevliydi ama, sırf şort giyiyor diye gencecik bir kıza saldıracak kadar nefret doluydu.

Otobüs içindeki kameradan kayıtlara bakıldı, görüntüler gayet netti, durup dururken Ayşegül’ün suratına tekme atıyor, kaçıyordu.

Adliyeye getirildi.

“Basit yaralama” kabul edildi.

Serbest bırakıldı.

Sırıta sırıta çıktı...

“Devlet böyle giyinenlere ceza vermiyorsa, ben veririm, her şey İslam hukukuna göre oldu” dedi, yürüdü gitti.

Ortalık ayağa kalktı...

Sosyal medyada milyonlarca kez paylaşım yapıldı, dünya basını bile haber yaptı, bu toplumsal baskı üzerine sayın yetkililerimiz lütfedip devreye girdi, saldırgan yeniden gözaltına alındı, yeniden adliyeye getirildi, tutuklandı.

Güya 9 yıl 4 ay hapis cezasıyla yargılandı.

Bir ay yattı.

İlk duruşmada tutuksuz yargılanmasına karar verildi, tahliye edildi!

Ortalık ayağa kalktı...

Yeniden gözaltına alındı, yeniden adliyeye götürüldü, yeniden tutuklandı, akli dengesi bozuk ayağına yattı, yeniden tahliye edildi!

Yılan hikayesine dönen tutuksuz yargılama, bir sene sürdü.

Neticede, ceza, alt sınırdan tayin edildi.

3 yıl 10 ay verildi.

Saldırgan, bu kararı istinaf mahkemesine taşıdı.

Ceza daha da indirildi, 2 yıla düşürüldü.



Ayşegül... Hemşire.



Saldırıya uğradığı gün bayramdı, herkes ailesiyle bayram neşesi yaşarken, o yorgun argın 24 saatlik nöbetten çıkmıştı.



Ve şimdi bakıyoruz...

Sayın hükümetimiz salgın vesilesiyle peşpeşe iki yasa çıkardı.

Biri, infaz yasası.

Biri, sağlıkta şiddet yasası.



Yasanın biriyle, Ayşegül gibi sağlık çalışanlarımıza saldıranlara yüzde 50 fazla ceza getirdi, yasanın öbürüyle, Ayşegül gibi genç kızlarımıza saldıranların cezasını yüzde 50 affetti!



Yukardaki maganda, bundan böyle Ayşegül’ün suratına hastanede tekme atarsa, yüzde 50 fazla ceza alacak, Ayşegül’ün suratına daha önce yaptığı gibi belediye otobüsünde tekme atarsa yüzde 50 daha az yatacak!



İsminde “adalet” bulunan bir parti tarafından yönetildiğimiz için ne kadar gurur duysak az yani.


Atı alan Üsküdar’ı işte böyle geçti!


16 Nisan 2017... Akp tipi başkanlık sistemine geçildi.



Oylar çalındı, mühürsüz oylar geçerli kabul edildi, asrın liderimiz “boşuna uğraşmayın, atı alan Üsküdar’ı geçti” dedi.



Atatürk tarafından saraydan alınarak halka verilen egemenlik, saraya devredildi.



* Asrın liderimiz “100 gün içinde Türkiye çağ atlayacak” dedi.

* Saman ithal ettik.

* “Ben cahillere güveniyorum, okuma oranı arttıkça beni hafakanlar basıyor” diyen profesör, YÖK’e yönetici yapıldı.

* Çember sakallı yobaz, Müjdat Gezen Sanat Merkezi’ni kundakladı.

* Yandaş televizyonda, Zübeyde Hanım’ın genelevde çalıştığı söylendi.

* Tarihte başka gün yokmuş gibi, tam 19 Mayıs’ta Sözcü gazetesine operasyon yapıldı, dava açıldı, fetocular tanık yapıldı.

* Dünya “terör destekçisi” ilan ederek Katar’la ilişkisini kesti, bizim hükümet Katar’ı korumak için Katar’a askeri üs kurdu.

* CHP milletvekili Enis Berberoğlu tutuklandı.

* CHP Ankara’dan İstanbul’a adalet yürüyüşü başlattı, CHP’nin yürüyüş güzergahına kamyonla gübre döküldü.

* İlkokullara mescit zorunluluğu getirildi.

* Milli eğitim müfredatına “cihat” konuldu, Atatürkçülük çıkarıldı.

* Amerikan vatandaşı Merve Kavakçı, büyükelçi yapıldı.

* Varlığıyla onur duyduğumuz Profesör Yılmaz Büyükerşen’e yumrukla saldırdılar, silah çektiler.

* İmamlara resmi nikah kıyma yetkisi verildi.

* Akp için sarığını süpürge eden diyanet başkanı Mehmet Görmez yaranamadı, zart diye görevden alındı.

* Bir zamanlar masaya oturup müzakere yaptıkları Pkk, 15 yaşındaki Eren’i şehit etti.

* Organik hoşaf icat edildi.

* Halkbank genel müdür yardımcısı ABD’de tutuklandı, ekonomi bakanımız Zafer Çağlayan hakkında ABD’de tutuklama kararı çıktı.

* 11 kız çocuğumuzu tarikat yuvasında diri diri yakarak öldürdüler.

* Akp’nin onur konuğu olan, Türkiye seninle gurur duyuyor diye alkışlanan Barzani, bağımsız Kürdistan ilan etti.

* Asrın liderimiz “Türkçülük bölücülüktür” dedi.

* Kadir Topbaş’ı paketleyip kapının önüne koydular, Melih Gökçek’in makam fotoğrafını çöpe attılar, Bursa belediye başkanı uçtu.

* Asrın liderimiz “İstanbul’a ucube inşaatlar yaptık, biz bu şehre ihanet ettik, hâlâ ihanet ediyoruz, ben de bundan sorumluyum” dedi.

* Eyy Hollanda dedik, Petrol Ofisi’ni Hollanda’ya verdik.

* Eyy Rusya dedik, nükleer santral verdik.

* Eyy Almanya dedik, milyar dolarlık rüzgar enerjisi ihalesini Almanya’ya verdik.

* Koyun ithal edilmişti, inek ithal edilmişti, saman ithal edilmişti, tarihte ilk kez “kıyma” ithal edildi.

* “Anayasa’da laiklik olmamalıdır, dindar anayasa olmalıdır” diyen İsmail Kahraman yeniden Tbmm başkanı seçildi.

* Hayırsever Rıza bey ABD’de itirafçı oldu, bülbül gibi öttü, o güne kadar “hayırsever” denilen Rıza bey hakkında ABD’ye nota verildi.

* Malta adası defterleri açıldı, Binali bey çıktı, Man adası defterleri açıldı, asrın liderimiz çıktı, Akp defterleri açan herkese dava açtı.

* Türkiye’nin hangi yarımkürede olduğunu bilmeyen Rıdvan Dilmen, “ben Tayyip Erdoğan’ı parkasız Deniz Gezmiş olarak görüyorum, sol görüşlü bir insan olarak görüyorum” dedi.

* Suriyeliler burda götünü gezdirirken, bizim çocuklarımızı Afrin’e sürdüler, 55 şehit verdik. Afrin şehidimizin evine haciz gönderildi.

* Asrın liderimiz “ÖSO tıpkı Kuvayi Milliye gibidir” dedi.

* TRT’ye çıkarılan İstanbul Üniversitesi deniz bilimleri fakültesi öğretim üyesi, “Nuh tufanı sırasında Nuh’un cep telefonu vardı” dedi.

* Türk Tabipleri Birliği’ne “terörist” deyip, hapse tıkmaya çalıştılar.

* Asrın liderimiz “insansız tank” yapacağımızı müjdeledi.

* Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi öğretim üyesi, “1924 yılında camiler kapatıldı, Çanakkale ve Bursa’da genelev olarak kullanılan camiler var” dedi.

* Dinci televizyon kanalının tetikçi spikeri “sivil öldürmeye Etiler’den Nişantaşı’ndan Cihangir’den başlarız, Tbmm’den başlarız” dedi.

* Akp türkücüsü Yavuz Bingöl “ben manav Mehmet efendi değilim, bilinçli seçmenim” dedi.

* Akp yandaşı ilahiyatçı “ketçap şehvet yapar” dedi.

* Dubai’den gelen özel uçak İran’da düştü, 11 pırıl pırıl genç kızımız hayatını kaybetti, kindar nesil öylesine iğrenç yorumlar yazdı ki, kızların sosyal medya hesapları aileleri tarafından kapatıldı.

* Çiftlikbank’ın tosun’u sayın ahalimizden 400 milyon dolar tokatladı, Uruguay’a kaçtı.

* Aydın Doğan tasfiye edildi, medyasını yandaş işadamını satmak zorunda kaldı, krediyi devlet bankası verdi.

* Atatürklü tişörtle Tbmm’ye girmek yasaklandı.

* Atatürk Kültür Merkezi yıkıldı, asrın liderimiz “çatlayın patlayın yıktık” dedi.

* İmam hatip öğrencileri arasında “deizm”in yayıldığı ortaya çıktı.

* Şeker fabrikalarımızı sattılar.

* “Erken seçim talebinde bulunmak vatana ihanettir, erken seçim ekonomiye darbedir” diyen asrın liderimiz, erken seçim ilan etti.

* Suriyeli işadamı Akp’den Bursa milletvekili adayı oldu.

* Asrın damadımız “cumhurbaşkanımız ay’a kadar dört şeritli yol yapacağım dese vallahi inanırız diyorlar” dedi.

* Asrın liderimiz “ben 75 öğrencili sınıflarda okuduğum zaman tek partili dönemdi” dedi. Böylece asrın liderimizin henüz doğmadan önce, İsmet İnönü döneminde ilkokula gittiği anlaşıldı!

* Asrın liderimiz “biz gelmeden önce MR mı vardı, tomografi mi vardı” dedi, “ambulansları köpekler çekiyordu” dedi, “15 sene önce evlerde fırın mı bulunuyordu, buzdolabı mı bulunuyordu” dedi.

* Oxford Üniversitesi dünya çapında “yalan haber” araştırması yaptı, dünyanın en ahlaksız medyasının bizim medyamız olduğu tespit edildi.

* Asrın liderimiz millete bedava kek ikram edileceğini müjdeledi, “alacaksınız çoluğunuzu çocuğunuzu, gideceksiniz millet bahçesine, orada onlarla beraber yatıp yuvarlanacaksınız” dedi.

* Başbakanlık lağvedildi.

* Binali Yıldırım’a “şeref madalyası” verildi.

* Çorlu’da tren devrildi, 25 insanımız hayatını kaybetti, raylar çamaşır ipi gibi havada duruyordu, altında toprak yoktu, çünkü kontrol eden yoktu, kontrol etmesi gerekenleri işten çıkarmışlardı.

* Asrın liderimiz “onların doları varsa, bizim Allahımız var” dedi.

* Ahlat’a saray yaptıracağını, 10 dönüm üzerine kurulacağını, 1071 metrekare oturum alanı olacağını müjdeledi.

* Türk Telekom’u verdiğimiz Araplar, kablolarına kadar sattı, 15 milyar dolar hortumladı, 4.7 milyar dolar borç taktı, pırrr...

* Brezilya’dan ithal edilen sığırlarda şarbon çıktı.

* Saraydaki 30 Ağustos resepsiyonunda “chia tohumu eşliğinde ejder meyveli smoothie, starex meyvesi eşliğinde aloevera” ikram edildi.

* Asrın liderimize Boeing 747-8 model, iki katlı, asansörlü, yedi yatak odalı uçak geldi, “Katar’ın hediyesi” denildi.

* İşsiz baba, okulun istediği pantolonu oğluna alamayınca, kendini astı.

* Konkordatolar çığ gibi arttı, asrın liderimiz “bizde kriz mriz yok, sakın inanmayın” dedi.

* Tıpkı Euro 2008, Euro 2012, Euro 2016, Euro 2020’yi alamadığımız gibi... Euro 2024’ü de alamadık.

* Emeklilikte yaşa takılanlar haklarını istedi, asrın liderimiz “vatansever milletime soruyorum, ekonomik kurtuluş savaşı verdiğimiz böyle bir dönemde bu yükü ülkemizin sırtına yüklemeye hakkımız var mı?” dedi.

* “Bu fakir bu görevde olduğu sürece o teröristi alamazsın” filan deniyordu, Trump çıktı “vermezseniz oyarım” dedi, rahip Brunson’ı tıpış tıpış bıraktılar.

* Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı’yı İstanbul’daki Suudi konsolosluğunda parça parça parçalayıp yok ettiler, kasap timi ve Suudi konsolosu elini kolunu sallaya sallaya gitti.

* Danıştay’ın kararına rağmen Andımızı okullarda okutmuyorlar.

* 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı resepsiyonu tarihte ilk kez başkentimizde yapılmadı, İstanbul’da yapıldı.

* Akp’nin rektörü “İslami olarak cumhurbaşkanımıza itaat etmek farzdır, karşı çıkmak haramdır” dedi.

* Atatürk’ü hutbelerden çıkaran Akp’nin diyanet işleri başkanı “keşke Yunan galip gelseydi” diyen tımarhanelik fesliyi ziyaret etti.

* Enflasyonu düzgün hesaplayan Tüik yöneticilerini görevden aldılar, dünya ekonomi tarihinde ilk kez fiyatlar artarken enflasyon düştü.

* İstanbul’da balerin heykeline tecavüz etmeye kalkıştılar, beceremeyince kırdılar.

* Suriye’den pamuk ithal ettik.

* Şehit çocuklarına tanınan eğitim ayrıcalığı, Suriyelilere de tanındı.

* Asrın liderimiz “Çankaya, Beşiktaş, Kadıköy, Şişli gibi yerlerdeki seçmen profili Türkiye pastasının kaymağını yiyen kesimden oluşuyor, Türkiye yansa bunların umurunda değildir” dedi.

* Havuzcu müteahhitin yaptığı hattı “sinyalizasyon” tamamlanmadan açtılar, iki tren kafaya kafaya çarpıştı, 9 insanımız hayatını kaybetti.

* Duayen sanatçılarımız Metin Akpınar’la Müjdat Gezen’i evlerinden polisle aldırıp, hapse tıkmaya kalkıştılar.

* Tank palet fabrikamızı Katar’a verdiler.

* Enflasyon uçtu, zincir marketler “vatan haini” ilan edildi.

* Soğan depolarına baskın yapıldı, soğanı sanki başka yerde saklamak mümkünmüş gibi “depoda yakalandılar” diye manşetler atıldı.

* “Dünya lideri manavı” açıldı, işporta tezgahlarında karneyle domates patates sattılar.

* Asrın damadımız 2019 yılında 2.5 milyon kişiye iş bulunacağını açıkladı, o gün işsiz sayısı 4 milyondu.

* Asrın liderimiz, Türkiye’nin uzay yarışında yeralmasını Chp’nin engellediğini söyledi, “eyy cehape, sen istesen de istemesen de biz uzaya çıkacağız” dedi.

* Suriye’den patates ithal edildi.

* Yobaz Akit televizyonunun celladı, idam sehpasının önünden yayın yaptı, Chp genel başkanı Kılıçdaroğlu’nun asılmasını istediklerini söyledi.

* Atatürk Havalimanı kapatıldı.

* Asrın liderimiz, Meral Akşener’i hapisle tehdit etti, “birileri şu anda hapiste süre dolduruyor, aynı yola sen de düşebilirsin, hanımefendinin kaçacak deliği yok, hesabı ağır olacak” dedi.

* Mansur Yavaş hakkında iftira kampanyası yürüttüler, “Kandil’in gönderdiği teröristleri belediyede işe alacak” dediler.

* Asrın liderimiz, Mansur Yavaş hakkında konuştu, “adamda her türlü yolsuzluk var, seçime girebilse bile seçimden sonra çok ciddi bedel ödeyecek, benim milletim terör örgütü destekçilerine oy vermez” dedi. Mansur Yavaş açık farkla kazandı.

* İstanbul büyükşehir belediye başkanlığını Ekrem İmamoğlu kazandı, asrın liderimiz kabul etmedi, “seçim bütünüyle usulsüz, organize suç işlendi” dedi, “elimizde kamera kayıtları var” dedi.

* Binali Yıldırım “ben kazandım” dedi.

* Aynı zarfta dört oy kullandık, aynı zarftaki üç oyun geçerli, birinin hileli olduğunu açıkladılar! İstanbul büyükşehir seçimini iptal ettiler.

* Gözü dönmüş para hırsı yüzünden Soma’da 301 madencimizin katledilmesine sebep olan şirketin yönetim kurulu başkanı tahliye edildi, öldürülen işçi başına sadece altı gün yattı.

* Kılıçdaroğlu’nu şehit cenazesinde organize saldırıyla linç etmeye çalıştılar, taşladılar, bir eve sığındı, “evi yakın” diye bağırdılar.

* Karikatürist Musa Kart ve Cumhuriyet yazarlarını yine hapse attılar.

* Ekrem İmamoğlu’na “Pontuslu” dediler.

* Trabzon halkına “Rum, Yunan” dediler.

* Asrın liderimiz, demokrasi duayenimiz Hüsamettin Cindoruk’a “ulan kendine gel terbiyesiz, beyni sulanmış, aklı git gel yapıyor, be ahmak, bunun bedelini ödeyecek, yanına bırakmam” dedi.

* Şeriatçı Mursi öldü, Akp’nin diyaneti “şehit” ilan etti.

* “Bu seçim Türkiye’nin beka seçimidir” diyorlardı, Hdp seçmenini kafalamak için Apo’dan mektup getirdiler, devletin haber ajansı Anadolu Ajansı’yla servis ettiler.

* Apo’ya “yerli ve milli şahsiyet” dediler.

* Osman Öcalan’ı Trt’ye çıkarıp Akp’ye oy istediler.

* Ekrem İmamoğlu fark attı, tekrar edilen seçimi de kazandı... Asrın liderimiz “İstanbul’u Ak Parti kazandı” dedi.

* Kendi hava sahasını korurken Rus uçağı düşüren Türkiye... Kendi hava sahasını korumak için Rus füzesi aldı!

* Parasını peşin ödeyip aldıkları S400’lerin fişini bile takmadan, depoya kaldırdılar, parasını peşin ödedikleri F35’leri alamıyoruz.

* Bağımsız yargının (!) adli yıl açılışı sarayda yapıldı.

* Merkez bankası başkanı zart diye görevden alındı, asrın liderimiz “baktık adam laf dinlemiyor, görevden aldım” dedi.

* 15 Temmuz’un yıldönümü töreninde Vahdettin posteri taşıdılar.

* “Reis bizi Afrin’e götür” sloganının mucidi olan Akp gençlik kolları başkanı, 18 günlük bedelli askerlik yaptı.

* Bursa’nın Akp’li büyükşehir başkanı “30 Ağustos halkı ilgilendiren bir bayram değil, orman gününden farkı yok” dedi.

* Asrın liderimiz, harem-selamlık eğitim için müjde verdi, “kadın üniversitesi” açacağını söyledi.

* Hayırsever Rıza bey davasından ABD’de 28 ay hapis yatan Halkbank genel müdür yardımcısı, VIP salonundan yurda giriş yaptı, asrın damadımız tarafından karşılandı, Borsa İstanbul’un genel müdürü yapıldı.

* Türkiye’nin kefen parası, yani Merkez Bankası’nın olağanüstü durumlar için ayırdığı ihtiyat akçesi, Hazine’ye aktarıldı.

* Kazdağları’nı Kanadalı maden şirketine verdiler, orman katliamı yapıldı.

* Salda Gölü, millet bahçesi ayaklarıyla Toki’ye verildi.

* Apo’nun mektubuyla oy istediler... Sonra da “bunlar pkk’lı” diyerek Hdp’li belediyelere kayyum atadılar.

* Seçim öncesinde “doğalgaz bulduk” dediler, seçimden sonra doğalgaza yüzde 35 zam yaptılar.

* İstanbul’da güya din eğitimi verilen tarikat yuvasında 30’dan fazla erkek çocuğuna tecavüz edildiği ortaya çıktı.

* Sandıklarda oy çalınmasını önleyen Canan Kaftancıoğlu’na 9 yıl 8 ay hapis cezası verildi.

* Dünyanın en şerefli insanlarından biri olan, değerli ağabeyim Uğur Dündar’a, kişilik haklarına hakaret ettiği gerekçesiyle 11 ay 20 gün hapis cezası verdiler, bu ceza karşılığında beş ay boyunca haftada iki saat “şerefe karşı suçlar” konulu kitap okumasına hükmettiler.

* Bakara makaracıyı Prag büyükelçisi yaptılar.

* Dilovası’nda insanların nasıl kanser edildiğini bilimsel verileriyle ortaya koyan akademisyen Bülent Şık, bunları açıkladığı için 15 ay hapis cezasına çarptırıldı.

* Güya Pkk’yı yoketmek için, Fetih Suresi okuyarak mehter marşı eşliğinde Suriye’ye girdik... Trump “uysal ol, aptallık etme, mahvederim” dedi, zınk diye harekatı durdurduk.

* Trump’ın her dediğini yaptık, buna rağmen Türkiye’ye “yaptırım yasası”nı imzaladı. Üstüne, sözde soykırımı tanıdılar.

* Haydarpaşa garı, antin kuntin ihaleyle Bilal’in elemanına verildi.

* Şahsım devleti ilan edildi... İngiltere, Almanya, Fransa ve “şahsım” dörtlü zirve yaptık dedi.

* Yüce meclisimiz kanun çıkararak Türkiye’nin en önemli sorununu çözdü, sayın milletvekillerimize kırmızı ışıkta geçme hakkı tanındı!

* Ali Babacan parti kurmaya karar verince, asrın liderimiz “ümmeti parçalamaya hakkın yok” dedi.

* Faizsiz finans ayaklarıyla, Resmi Gazete’de şeriat hükümleri yayınlandı.

* Sudan’dan eşek eti ithal etmek için anlaşma imzaladık.

* Kanal İstanbul sekiz sene aradan sonra gene gündeme geldi, asrın liderimiz “isteseniz de istemeseniz de yapacağız” dedi.

* Meğer, Katar emirinin annesiyle, Suudilerin, bölgede çoktaaan arazileri kapattığı ortaya çıktı.

* Kanal İstanbul’a 20 milyar dolar harcanacağı açıklanırken, asgari ücrete günlük 10 lira zam yapıldı.

* Libya’daki içsavaşa burnumuzu soktuk, tee Fizan’a asker gönderdik, Mit’çiler şehit edildi, milletten gizlemeye çalıştılar, gizlemeye çalıştıkları ortaya çıkınca, asrın liderimiz bir kaç “tane” şehit var dedi.

* Güya yargı reformu yaptılar, Sözcü’nün yazarlarına, çalışanlarına hapis cezaları yağdırdılar.

* ABD, İran’ın ulusal kahramanı Süleymani’yi öldürdü, bizim müslüman (!) bademler, sanki böyle bir olayı hiç duymamışlar gibi sağır taklidi yaptı.

* Ulusal kahramanımız Rauf Denktaş’ı sekizinci ölüm yıldönümünde andık, anıt mezarını sekiz yıldır tamamlamadılar.

* Suriyelilere harcanan paranın 52 milyar dolar olduğu ortaya çıktı.

* Elazığ’da deprem oldu, insanlarımız kerpiç evlerde can verdi.

* Van Bahçesaray’da çığ düştü, beş insanımız hayatını kaybetti, maalesef kontrolsüz şekilde kurtarma yapmaya çalıştılar, gene çığ düştü, 36 insanımız daha hayatını kaybetti.

* Osman Kavala beraat etti, asrın liderimiz kararı beğenmedi, öfkelendi, “beraat ettirmeye kalktılar” dedi, beraat kararı veren hakimler hakkında soruşturma açıldı, Osman Kavala yeniden tutuklandı, asrın liderimiz “hukuka saygı duymak lazım” dedi.

* Pegasus uçağı, Sabiha Gökçen Havalimanı’nın, çok sık kullanıldığı ve yeterince tamir edilmediği için artık ay yüzeyine benzeyen pistinden çıktı, üçe bölündü, üç insanımız hayatını kaybetti.

* Suriye’de konvoyumuz vuruldu, 33 şehit verdik, asrın liderimiz ve hükümet ortadan kayboldu, şehitlerimizi Hatay valisi açıkladı.

* Suriye’de verdiğimiz şehit sayısı 220’yi geçti.

* Milletin gazını almak için, “kapıları açtık, Suriyelileri Avrupa’ya gönderiyoruz” dediler, üç beş otobüs doldurup, Edirne’ye götürdüler, Yunanistan geri püskürttü, tırıs tırıs otobüslere doldurup İstanbul’a geri getirdiler, götürürken gümbür gümbür canlı yayın yaptırdılar, tırıs tırıs getirirken haber bile yapılmasına izin vermediler.

* Koronavirüs salgını başladı, asrın liderimiz “ben her sabah bir kaşık dut pekmezi alırım, tavsiye ederim” dedi, şimdilik 1.518 insanımız hayatını kaybetti, test yapmadan gömdüklerini saymıyorlar, bütün dünya hükümetleri vatandaşlarına para dağıttı, bizimkiler vatandaştan para istedi.



16 Nisan 2020. Bu millet üç yıldır Akp tipi başkanlık sistemine dayanıyor. Hiç bozmayın moralinizi, virüs mirüs, vız gelir tırıs gider gari.