ABD güçlerinin çekilmeye başladığı Afganistan'da hakimiyet alanını hızlı bir şekilde genişleten Taliban, 34 vilayetin 18'inin merkezinde kontrol sağladı. Taliban'ın ele geçirdiği bölgelerdeki Afgan aileler ise evlerini, dükkanlarını, çiftliklerini geride bırakıp yanlarına hiçbir şey alamadan güvenli bir yere kaçmak zorunda kaldı.

"Son güvenli yer" olarak görülen başkent Kabil'e sığınan Afgan ailelerin sayısı ise gün geçtikçe artıyor. Kabil'e gelenlerin bir bölümü terk edilmiş depolarda, bir kısmı ise kurdukları derme çatma çadırlarda kalıyor. Günlük yaşamını sürdürmekte zorlanan aileler, gıda, ilaç, barınma gibi temel ihtiyaçlarını karşılayamazken, kendilerine uzanacak yardım elini bekliyor.

BEKLENENDEN ÇABUK HIZ KAZANDI

Sivil toplum kuruluşu Çocukları Kurtarın Vakfı'na göre (Save the Children) son günlerde başkente kaçanlar arasında yaklaşık 72 bin çocuk bulunuyor. Birleşmiş Milletler Dünya Gıda Programı (WFP) Sözcüsü Tomson Phiri, çatışmaların siviller üzerindeki etkisine değinerek şiddet ortamının "hepimizin beklediğinden çok daha çabuk hız kazandığını ve durumun insani bir felaketin tüm özelliklerini taşıdığını" ifade etti.

Kabil'e gelenlerin kurdukları çadırlar.


Çatışmalar, ülke genelinde gıda yardımına ihtiyacı olan topluluklara ulaşmada yeni zorluklar yaşanmasına da yol açtı. 18.4 milyon insanın halihazırda insani yardıma ihtiyaç duyduğunu belirten Tomson Phiri, "Yardım çalışanları olağanüstü koşullar altında çalışıyor" diye konuştu.

BULAŞICI HASTALIK RİSKİ

BM Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) Saha Operasyonları Şefi Mustapha Ben Messaoud ise son 4 hafta içinde çocuk ölümlerinde "çok önemli bir artış" olduğuna dikkat çekti.



Messaoud, "5 yaşın altındaki her 2 çocuktan biri şiddetli akut yetersiz beslenme sorunu yaşıyor. Hasta olma noktasına kadar aşırı derecede açlar. Bugün temiz sudan ve hijyenden yoksun kamplar kuruluyor ve bizim için bu, kolera ya da yayılabilecek hastalık riski anlamına geliyor" diyerek Afganistan'da yaşanabilecek insani felakete karşı uyarıda bulundu.

BM İnsani Yardım Koordinasyon Ofisi (OCHA) Sözcüsü Jens Laerke da kasaba ve şehirlere sığınmaya çalışan sivillerin sayısının arttığını ve uyuyacak bir yerlerinin bile olmadığını vurgulayarak, "Normalde barınmak için ailelerine ve arkadaşlarına giderlerdi ama artık durum böyle değil" dedi.