Sevgili okurlarım Afganistan’da olan oldu biten bitti. Geçmiş olsun...

Bundan sonra geriye dönüş yok.

Umarım yanılırım ama önümüzdeki dönemlerde kanlı bir süreç yaşanacak.

Taliban zaten her şeyi açıklıyor. Mesajlarını örtülü bir biçimde vermiyor, her şeyi kendince söylüyor.

Eli kanlı İslamcı örgüt şimdi cici çocuk rolüne soyunmuş durumda!

“Herkes işine baksın, devlet memurları görevlerine dönsün.

Hiç kimseye hesap sorulmayacak hiç kimse suçlanmayacak.”

Bu masalları yutan olur mu!

★★★

Bu aşamada gündeme çok önemli bir soru geliyor...

Afgan kadınları ne yapacak?

Verdikleri yanıt şu:

“Kadınlar da özgür olacak. İslam’ın kurallarına uydukları sürece onlara da hiçbir baskı yapılmayacak!”

Burada temel kavram şudur:

İslam’ın kurallarına uymaları!

Peki nasıl olacak o uygulama?

Kadın er veya geç evine tıkılacak.

Belki bazı göstermelik kararlar alınacak ama işin özü hiçbir zaman değişmeyecek.

Kadın adına burka denilen üniformayı kuşanmak zorunda kalacak. Tepesinden topuğuna kadar örtülü giyinecek.

Gözlerinde de kafesli bir perde olacak, gözleri asla görünmeyecek.

Ellerine de eldiven geçirecek!

★★★

Şimdi gelelim esas konumuza...

Başkent Kâbil dahil her yer Taliban tarafından ele geçirildi. Şimdilik girmedikleri, ya da giremedikleri bir tek yer kaldı:

Havaalanı.

Burası şu anda başkentin göbeğinde bir adacık, Afganistan’da tek kurtarılmış bölge...

Yüksek dağların ortasında yer alan geniş bir düzlükte yapılmış kapsamlı bir havaalanı...

Alanı yıllardan beri ABD yönetiyor.

ABD parasıyla yapılmış olan görkemli ve kapsamlı bir tesis.

Adeta bir şehir gibi ve çok iyi korunuyor.

Şu anda Afganistan’ın dünyaya açılan tek kapısı.

İki ayrı bölümü var.

Hem sivil, hem de askeri uçaklar iniş kalkış yapıyor.

Hiç kuşkum yok, Taliban bir süre sonra koşullar uygun olduğunda ABD, Türkiye, İngiltere gibi ülkelerle birlikte NATO’ya “Tamamdır beyler kullandığınız yeter. Burasını bize bırakıp gidin” diyecektir.

★★★

Böyle bir istem karşısında başkalarının ne yapacağını bilemeyiz.

Taliban saldırıya geçtiği takdirde ne yaparlar...

Direnir ve vuruşurlar mı, yoksa işi fazla zorlamadan çekip giderler mi?

Ancak...

Bu İslamcı örgüte karşı direnmek ve vuruşmak zor iştir...

İşin şakası yoktur.

Kaybettiğin takdirde kelle gider!

★★★

Evet, Taliban şimdi cici çocuk (!) rolüne soyunmuş durumda.

Verdiği birtakım ılımlı ve yumuşak mesajlara kanmamak gerek.

(Bendeniz ekranlarda her gün boy gösterip ahkâm kesen ve her konudan anlayan uzmanlardan (!) biri değilim. Dolayısıyla bunları kendi vatandaş mantığım doğrultusunda söylüyorum.)

Taliban o ılımlı mesajları vermek zorunda çünkü ülke yönetimi konusunda hiçbir hazırlığı yok...

İlkel, parası olmayan bir ülkede olanakları son derece kısıtlı.

Çok yakında çuvallamaya başlayacaktır.

Ne zaman güçlendiğini hissetmeye başlarsa işte o zaman kılıçlarını çekecek, elindeki ağır ve hafif silahları devreye sokup kafa koparmaya, baskı yapmaya ve özellikle de kadınları ezmeye açıkça başlayacaktır.

★★★

Şimdi Kâbil’de Türk askerleri var. Yıllardan beri orada görev yapan Mehmetçik artık Taliban’la havaalanında yüz yüze muhatap olacak...

Mehmetçik sokakta ve karargahta görev yapıyordu, geri çekildi ve şimdi, kurtarılmış bölge olan havaalanında konuşlandı...

Peki bundan sonra ne olacak?

Mehmetçik havaalanına sıkışıp kalacak mı?

Can güvenliği nasıl sağlanacak?

Havaalanı günün birinde Taliban’a terk edildiği takdirde Türk askeri yurda mı dönmek zorunda kalacak?

Çatışma çıkar da şehitler verirsek ne olacak?

İktidar bunun hesabını nasıl verecek?

★★★

Bizdeki iktidar ve saray çevreleri bu sorulara yanıt veremiyor çünkü neler olacağını onlar da bilmiyor.

Önce konuşuyorlardı:

“ABD havaalanının sorumluluğunu bize devretsin, biz koruyalım. Ancak para konusunu önceden çözmemiz gerek!”

Bu konuda bile kafalarında tek hesap vardı:

Açıktan para kazanmak!

Türk askerinin canını para hesaplarıyla örtbas etmeye niyetli idiler.

Son gelişmelerden sonra ne yapacaklar ne diyecekler belli değil.

Kendileri de bilmiyor!

Her zaman olduğu gibi bu konuda yaptıkları hesap da yanlış çıktı ama bu sefer durum çok daha vahim...

Çünkü askerimizin canı ve güvenliği söz konusu.

Dikkat etsinler, adımlarını ona göre atsınlar.

Bu işin şakası yok.