Sevgili okurlarım, Türkiye’de olanları hayretle, ibretle ve dehşetle izlemeyi sürdürüyoruz...

İktidarın amacı belli:

Toplumu her konuda sindirmek, korkutmak ve ses çıkaramaz duruma getirmek.

Fiyatların yükselişi mi sürüyor...

“Artıranları mahvederiz, hesap sorarız. Adımlarını ona göre atsınlar.”

Ekonominin genel gidişi doğrultusunda döviz kurları, ya da faizler anormal yükselişe mi geçti...

“Siz ne saygısız kimselersiniz, bunu yapanlardan derhal hesap sorarız. Dinimizde faiz haramdır. Biz faizleri düşürerek dinimizin emrini yerine getiriyoruz...”

★★★

Her olayda, her konuda aynen böyle... Aklı, mantığı, ekonominin gereklerini falan bir kenara koydular, işleri güçleri ona buna posta koymak, azarlamak ve memlekette korku salmak.

Oysa ellerinde kapı gibi Sayıştay raporları var.

Zahmet edip o raporları bir okusalar demiyorum, kapağını kaldırıp bir baksalar, neler olup bittiğini, Türkiye’nin nasıl soyulduğunu görecekler.

İrili ufaklı soygunlar ve vurgunlar işte o raporlarda yazılı.

Her türlü yolsuzluk, usulsüzlük, gereksiz lüks harcamalar ve israf.

Bunları yaratan kuruluşların tamamı AKP iktidarı tarafından yönetiliyor ama umursayan yok.

Sayıştay muhalefet partilerinin elinde mi?

Elbette değil.

Sayıştay bu gibi pislikleri ortaya çıkarmakla yükümlü olan anayasal bir kuruluş.

Peki Sayıştay’ı Ekrem İmamoğlu mu yönetiyor?

Elbette hayır.

★★★

Son yerel seçimleri kaptırdılar...

AKP’nin kalesi olan İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) ellerinden sabun gibi kayıp gitti...

Oysa İBB onların en büyük rant kapısı idi. Memleketin trilyonları orada savruluyor, peşkeşlerin çoğu İBB üzerinden çekiliyordu.

Hesap soran yoktu zira tavana vuran bu yolsuzluklar onların işine geliyordu.

İlk seçimi yine İmamoğlu kazanmıştı. Gelin görün ki AKP’li iktidarın çoğunluğu oluşturduğu Yüksek Seçim Kurulu sonuçları iptal etti!

Seçim bir süre sonra yenilendi ve CHP’nin adayı İmamoğlu bu kez açık farkla kazandı.

★★★

İşte bu gerçek iktidarın sinir sistemini hoplattı.

Nasıl olurdu, iktidarın en büyük rant kapısı CHP’ye teslim edilirdi!..

Bunu içlerine sindiremediler ama yapacak başka bir şey yoktu.

İBB’yi içleri kan ağlayarak bile olsa CHP’ye devretmek zorunda kaldılar.

Gerçi CHP aynı seçimde Ankara, Adana, Antalya, Mersin gibi büyükşehirleri de AKP’den çekti aldı ama İstanbul’un acısı başkaydı!

İstanbul’u hazmetmeleri bugüne kadar asla mümkün olmadı.

İstanbul içlerine evlat acısı gibi çöktü.

★★★

Seçimler yaklaştıkça iktidarın içindeki kıpırtılar giderek artacak!

Tayyipgiller iktidarı bunun somut örneğini vermeye başladı...

Önce partinin genel başkanı Recep Bey, hemen ardından da İçişleri Bakanı Süleyman Bey konuştular.

Söyledikleri özetle şöyle:

Ekrem İmamoğlu İBB’ye teröristleri doldurmak üzere. İstanbul bunların eline bırakılamaz. Çok yakında teftişlere başlanacak.

Böyle durumlarda sonuç daha ilk dakikadan bellidir.

İçişleri Bakanlığı’na bağlı Mülkiye Müfettişlerine gerekli uyarılarda açıkça bulunulmasa bile onlara zaten ne yapılacağını iyi bilir:

“Her şeyi didik didik inceleyeceksiniz. İmamoğlu’nun görevden alınması doğrultusunda raporlar hazırlayacaksınız. İşe alınan terörle bağlantılı şahıslar varsa onları tek tek ortaya çıkaracaksınız.” 

★★★

En son yöntem işte bu!..

Peki isimler var mı?

Kimdir bu teröristler, ne yapmışlar, suçları nedir.

Açıklamalarda herhangi bir isim yok.

İçişleri Bakanı iki gün önce bu konuda açıklamada bulundu...

“Bunlar ya günün birinde terör eylemi yaparlarsa” diye endişe ediyormuş ve önlemini şimdiden almak gerekirmiş!

★★★

Sevgili okurlarım, şu yaşadığımız olaylar beni bir konuda çok düşündürüyor...

Bu iktidarın bir numaralı amacı Ekrem İmamoğlu’nu ne yapıp edip İBB Başkanlığı’ndan uzaklaştırmak...

Ve bundan sonraki ilk yerel seçim öncesinde İBB’yi yeniden AKP’ye kazandırmak!

O nasıl olacak diye sorarsanız, İBB Belediye Meclisi’nde çoğunluk zaten AKP’nin elinde.

Şu veya bu biçimde İmamoğlu şutlandığı takdirde yeni başkan mutlaka AKP’li biri olacak...

Ve İstanbul’u uzun yıllar boyunca rant ve peşkeş kapısı olarak gören AKP, amacına bu yolla ulaşmış olacak.

Yani Recep Bey ve Süleyman Bey bu konuyu şimdi durup dururken, gündeme boşuna getirmediler.

Gerçekleri ve olacakları iyi bilelim.