Bildiğiniz gibi Futbol Federasyonu tarafından maçlara gitmek isteyen aşısız seyircilere Covid 19 PCR testinin negatif çıkması zorunluluğu getirildi.

Neticede, maça girmek isteyen seyircisi PCR testini yaptırıp öyle girebilecek.

Ya da aşılarının tamamlandığını gösteren aşı kartını ibraz edecek.

Zor ve sıkıntı olan ise aşılarını tamamlamamış olanların PCR testi yaptırmaları.

Nedeni ise binlerce kişinin maçtan bir –iki gün önce toplu halde test merkezlerine akın etmeleri…

Covid testi için taraftarlar ezici bir çoğunlukla, testler ücretsiz olduğu için  devlet hastanelerini tercih ediyorlar.



Yalnızca çok az bir kısmı özel sağlık kurumlarına gidiyor.

Hal böyle olunca Devlet Hastanelerinin yükü bazı maç günleri öncesinde aniden katlanarak artıyor.

Nereden bakarsanız bakın bir maç için Adana genelinde on bin, Türkiye genelinde yüz binlerle ifade edilecek sayıda taraftarın PCR testi yaptırdıkları biliniyor.

Zaten Covid 19 salgınının tekrar hortladığı, salgının yayıldığı şu günlerde işleri hayli zor hastaneler bir yükün altına daha giriyor.

Gelen binlerce taraftarı testten geçirmek gerek.

Negatif çıkacak sonuçlarını alıp maça gitmek isteyen taraftar hem zaman sınırından hem de genel taraftarlık psikolojisinden dolayı sabırsız mı sabırsız…

Lakin bu işlemi yapabilmek için de hastanelerin belli bir birimi ayırması, sağlık çalışanları artırması gerek…

Bu ne Adana’da he de Türkiye’nin herhangi bir ilinde hiçbir hastanenin rahatlıkla karşılayabileceği bir talep değil.

Çünkü aynı anda binlerce kişinin test yaptırmak için geldiğini düşünün.

Dolayısıyla bu kargaşalara neden oluyor. Hatta bazan da kavgalar, olaylar çıkıyor.

İşte geçtiğimiz günlerde Adana’da bir Devlet Hastanesi’nde bu yüzden olaylar çıktı.

Çevik Kuvvet taraftarları zor yatıştırdı.



Test yapan personel sayısı 2-3, taraftar sayısı 2-3 bin olunca hastane ne yapsın?

Bu işe acilen bir çözüm bulunması gerek.

Mesela bazı kulüpler , stadyum önlerine çabuk sonuç veren test merkezleri kurmuş, taraftar gelip bu merkezlerde test oluyor ve beş on dakika içinde çıkan sonucu alıp maçına giriyor.

Bunu bütün kulüpler yapmalılar.

Bir de daha önemli bir konu var ki o da şu:

Bu test kitleri pahalı malzemeler.

Bunları devlet para verip alıyor ve hastanelere dağıtıyor.

Şimdi neredeyse bir maç bileti fiyatına test kiti parası ödüyor devlet.

Bu paralar maça gitmeyenlerin de vergilerinden kesiliyor.

Bunu Türkiye genelinde hesap ederseniz eski para ile trilyonlarca liralık paraların sırf taraftarın maç keyfi pahasına harcanması demek.

Diyelim ki benim futbolla aram yok; neden başkasının keyfinin parasını da ben ödeyim.

Sonra vatandaş normal zamanda gittiğinde “Test kitimiz yok, Covid şüpheniz yok, test yapamayız” deniyor.

Ama her maça, konsere gitmek istediğini beyan edene test yapılıyor.

Böyle bir çelişki olamaz.

Buradan Sağlık Bakanlığı’na ve Futbol Federasyonu’na seslenmek istiyorum:

Maçlarda kullanılan test kitlerinin parası ya kulüplerden alınsın ya da test yaptıracakların bilet fiyatlarına dahil edilsin.

Aynı uygulama, konser gibi etkinliklere gidenler için de yapılsın.

Bu millet bu kadar bu kadar bonkör değil!

Her hafta maçlara, konserlere eğlenmeye giden yüzbinlerce kişinin parasını vatandaş olarak neden biz ödeyelim?

Var mı bunun mantığı?