Hey gidi günler hey!

İktidarın bir “2023 hedefi” vardı…

Neydi bu hedef?

2023’te Türkiye “2 trilyon dolar” milli gelire sahip olacaktı…

Kişi başıma milli gelirimizin 25.000 dolar olacağı iddia ediliyordu…

Dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girecektik… Kâinat bizi kıskanacaktı…

“Yeni Ekonomi Programı” diye bunlar açıklanmıştı 10 yıl önce…

Yeni yeni hayaller satılmıştı! Peki, ne oldu bu hedefler?

Hayal oldu, hüsran oldu ve tüm millete yazık oldu!

★★★

2023’e iki yıl kala AKP bu hedeflerden vazgeçti. Zaten inanılmayacak bir masal gibiydi… Birkaç gün önce, gelecek 3 yıla ilişkin olarak açıklanan Orta Vadeli Program’a göre:

■ 2023’te Türkiye’nin geliri 925 milyar dolar olacak. Yani, hedefin yarısından bile daha az… Ne yazık ki, o rakam bile gerçekçi değil ve ulaşmamız çok zor!

■ Dünyanın en büyük ilk 10 ekonomisi olmayı hedeflerken, 16’ncı sıradan 20’nci sıraya geriledik. Şimdi 20’nci sıradan geriye düşmemeye çalışıyoruz.

■ Kişi başına 25.000 dolar gelir yerine 10.500 – 11.500 dolar gelirden bahsediyorlar. 2008’deki kişi başına gelirimiz 11.018 dolardı. 12 yılda gelirimiz artmadığı gibi şimdi 8.597 dolara düştü. Fakirdik, daha fakir olduk!

■ İhracat hedefi 500 milyar dolardı… Onda da çuvalladık… 2023’ün yeni hedefini 242 milyar dolara indirdiler.

■ İşsizlik hedefi yüzde 5 idi. Bunun da gerçekleşmeyeceğini görünce hedefi yüzde 11.4’e çıkardılar.

Her alanda fiyasko yaşıyoruz.

Ülkeyi bu hale kim veya kimler getirdi? Sorumlular kim? Bunu herkes biliyor!

Hızla fakirleşmeye devam ediyoruz.

Yeni yılda gelecek ağır vergiler milleti daha da zora sokacak!

Gençlerimize maalesef umutlu bir gelecek vaat edemiyoruz.

★★★

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu AKP iktidarının ekonomiden anlamadığını belirterek şunları söylüyor:

“Hiçbir tahmin ve öngörüleri tutmuyor. Yoksul vatandaş pazara çıktığı zaman durumu çok net görüyor. Öyle bir sistem ki, üretici mağdur, tüketici daha mağdur! Aradaki fiyat farkını kimler hortumluyor? Kimse bunun hesabını sormuyor. İktidar her zamanki gibi geleceğe yönelik boş umut pompalıyor. Türkiye bu durumdan çıkacak potansiyele sahip ama buna vatandaş karar verecek.”

Bir buğday taneciği!


Evet, bir buğday tanesi deyip geçmeyin...

Bir buğday tanesi gereği gibi kullanılırsa bir orduyu doyurur...

Bir buğday tohumunun kaç başak vereceğini biliyor musunuz?

“On tane... Peki, bir başağın kaç tohum taşıdığını biliyor musunuz?”

Ortalama olarak 80 tane...

Yani, bu tohumu ektiğinizde, ilk hasatta 800, bir sonrakinde 640 bin, üçüncü hasatta 512 milyon, dördüncü hasatta 400 milyardan fazla tohuma sahip olursunuz. Buğday öylesine bereketli bir üründür. Fakat kullanmasını bilene... Bu şekilde birkaç yıl içinde bir buğday tohumu, her biri 130 bin tohum olmak üzere 3 milyondan fazla teneke eder. Fakat biz ne yazık ki, bu bereketli ürünü kullanmasını bilmiyoruz… Aç kalmamak için her yıl başka ülkelerden tonlarca buğday satın alıyoruz. Çok üzücü bir durum!

TEBESSÜM

“Babam kim, biliyor musun sen?”


Temel, trafik polisi olur. Göreve çıktığı ilk gün tesadüfen, önemli bir politikacının oğlunun kullandığı aracı çevirir:

“İyi günler, ehliyet ve ruhsat lütfen…” Politikacının oğlu, babasının gücüne güvenerek:

 “Bana bak! Sen benim babam kim, biliyor musun?” diye tersler onu…

Temel gayet sakin: “Nereden bileyim?” der “Sen bana ehliyet ve ruhsatını ver, babanın kim olduğunu annene sor!”

GÜNÜN SÖZÜ

Bu ülkede ilgililer bilgisiz, bilgililer ilgisiz. (Sakallı Celâl)