MİT eski Daire Başkanlarından Mehmet Eymür’ün, geçmiş döneme ilişkin yaptığı açıklamalar ilgiyle okundu, dinlendi. En çok merak edilen ise Mehmet Eymür’ün yıllar sonra niçin konuştuğu oldu.

Aslına bakarsanız Mehmet Eymür her dönemde konuştu ve hep gündemde kaldı. MİT’ten çıkarılıp Şeker Şirketi’ne uzman olarak atanması da, ABD’ye gitmesi de, oradan kendi sitesinde yaptığı yayınlarla da hep gizemli dünyayı anlattı. Onlar okundukça, “Vay be neler oluyormuş” denildi. Açıklamalarında Mehmet Ağar, dönemin MİT Müsteşarı Şenkal Atasagun da önemli yer tuttu.

OPERASYON ADI

Türkiye ile Irak’ın ilişkilerinin bozuk olduğu yıllarda ajan olduğu öne sürülen Ahmet Ciro’nun, Mardin’de askerlerimizin geçeceği köprünün ayaklarına bomba yerleştirdiği saptanmıştı. ABD’nin Irak’a girme planlarının yapıldığı günlerde bu olayı yazmıştım. O dönem ABD’de bulunan Mehmet Eymür, gönderdiği iletide, o operasyonu kendisinin Mardin MİT Bölge Başkanlığı döneminde yaptığını belirtmiş, operasyonunun da adını yazmıştı.

Dönemin MİT Müsteşarı Şenkal Atasagun ile Mehmet Eymür’ün arası açık olduğu için Eymür hakkında operasyonunun adını açıkladığı, benim hakkımda da yazdığım için suç duyurusunda bulunulmuştu. Yazdığım tarihten 19 yıl önce yaşanan Ahmet Ciro olayının mahkeme belgelerini bulmam kolay olmadı. Dönemin K.Çekmece C.Savcısı Ali Özgündüz, takipsizlik kararı vermişti.

YAKIN ARKADAŞ

Orhan Taşanlar, Mehmet Ağar, Cumhurbaşkanlığı Koruma Müdürlüğü’nde komiser olarak görev yaptıkları dönemde, Mehmet Eymür de, MİT’te  “Takip Şubesi”nde görev yapıyordu. O dönemde Ağar-Eymür dostluğu vardı. Deyim yerindeyse yedikleri-içtikleri ayrı gitmiyordu.

Yıllar geçti, rütbeler büyüdü. Mehmet Ağar, İstanbul Emniyet Müdürü olmak istiyordu. Aynı dönemde Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Dairesi Başkanı Atilla Aytek’in adı da İstanbul Emniyet Müdürlüğü için geçiyordu. Mehmet Eymür, Atilla Aytek’in İstanbul Emniyet Müdürü olmasına destek verdiği, Eymür’ün de İstanbul MİT Bölge Başkanlığı’na getirileceği konuşuluyordu.

İşte o dönemde başlayan yarış arkadaşlıkları bitirdi, saflar ayrıldı. Büyük bir mücadele yaşandı. Ağar İstanbul Emniyet Müdürü oldu. Türk Emniyeti’nin yetiştirdiği çok kıymetli isimlerden Atilla Aytek de Eskişehir Emniyet Müdürlüğü görevine atanmıştı.

AĞAR NE DİYOR?

Bürokraside yükselebileceği yere yükselen, Emniyet Genel Müdürlüğü döneminde, “Delilden  sanığa ulaşılması” konusunda atılan adımlarda önemli payı olan Mehmet Ağar, İçişleri Bakanlığı, Adalet Bakanlığı görevlerinde bulundu.

Mehmet Eymür’ün, kendisiyle ilgili iddialarını sorduğum Mehmet Ağar, şunları anlattı: “Amacı, MİT İstanbul Bölge Başkanı olmaktı. Rahmetli Atilla Aytek’in de İstanbul Emniyet Müdürü olması için çaba gösteriyordu. Eymür MİT’ten atıldığında, Şenkal Atasagun, Eymür’ün yeniden MİT’e dönmesi için çaba gösterdi. MİT’e dönüşüne benim Tansu Hanım nezdinde karşı çıkmamamı rica ettiler ve Eymür’e de kefil oldular. Ancak daha döner dönmez Şenkal Beyi karalamaya başladı. Şimdi Mehmet Eymür’ün konuşmasının nedeni bana göre muhatap alınmak istemesidir. Yaptığı açıklamalar şahsen beni ilgilendirmiyor.”

EYMÜR NE DİYOR?

Mehmet Eymür ise açıklamalarıyla ilgili olarak, “Benim derdim Doğu Perinçek’le” dedi ve açıklamasını şöyle sürdürdü: “Perinçek, ‘Çiller Özel Örgütü’ diye bir şey tutturmuş, tepesine de beni koymuş yıllardır yazıyor-konuşuyor. Dönemin MİT Müsteşarı Sönmez Köksal da bu konuda açıklama yapmadı. Sadece Milliyet’te kısa bir açıklaması olmuştu. Perinçek, benimle ilgili tamamen yalan, kasıtlı iddialarda bulunuyor. Kesinlikle öyle bir örgüt yok. Son yaptığım açıklamaların ana konusu ‘Çiller Özel Örgütü’dür. Perinçek, her televizyona çıktığında bunu konuşuyor. Onun açıklamalarına karşı konuştum.”

Eymür, kimseye karşı kasıtlı bir tutum içinde olmadığını, 25 yıldır yazıp, konuştuklarını sorular üzerine söylediğini belirtiyor, ülkenin gidişatı için, “Türkiye’nin durumundan pek memnun değilim. Allah inşallah düzeltir” diyor.

Yeni Çıkan kitaplar


-İpek Özbey: Gazeteci-yazar İpek Özbey, röportajlarıyla gündemi belirliyor, hemen her röportajı günlerce konuşuluyor. Siyasetçilerle yaptığı röportajları Kırmızıkedi yayınlarından çıkan “Manşet” isimli kitapta topladı.

-Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan: Depremi, deprem kuşağında yaşamayı konuşmalarıyla halka en iyi anlatan isimlerden Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan’ın, Sözcü Kitabevi’nden çıkan “Göçük Altında” kitabı yaşanmış gerçek deprem öykülerini kapsıyor. Her deneyim, depremden nasıl korunacağınızı öğretirken, zamanla kendinizi deprem içinde sanacaksınız.

- Övünç Ezgi Yılmaz: “Sevdan Çekiyor Beni” şiir kitabından sonra, Övünç Ezgi Yılmaz, öykülerini Sokak yayınlarından çıkan “Yalnız İnsanlar Tuvali” kitabında topladı. Öykülerinde hayatı anlamlandırmaya çalışan Yılmaz, her insanın kendi yalnızlığıyla mücadelesini de dile getiriyor. Kitabın geliri kız öğrencilere bir kulüp tarafından burs olarak verilecek.