Babacan, kendisini dinleyen kalabalığa, “Muhteşem görünüyorsunuz, muhteşem” diyerek başladığı Gaziantep mitinginde, kalabalığı ‘Arkadaş’ anlamına gelen “Merhaba rafıklar” diye selamladı.

Konuşmasına Gaziantep mitingi için meydan verilmeyerek engellenmeye çalışıldıklarını söyleyerek başlayan Babacan, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan’ı kastederek, “Hey Beştepe görüyor musun?” deyince, “Yuh yok” diyerek bunu engelledi.

Kalabalığın, “Kıskananlar çatlasın” diye tempo tutması üzerine Ali Babacan şöyle devam etti:

* "Sormayın arkadaşlar kesinlikle kıskanıyorlar bizi. Hiç söylememişim ilk defa sizinle paylaşayım. Bizim partimizin kuruluş tarihi 2020 Mart. Bizim parti lansmanımızın günü Sağlık Bakanı çıktı, Türkiye’de vakaya rastlandığını açıkladı.

* Biz Bayramdan sonra 21 Mayıs’ta Güziantep’te miting yapacağımızı ilan ettik. O ne yaptı? Sanki Mayıs’ta başka gün yokmuş gibi bizimle aynı gün, aynı saatte Adana’da gençlik şöleni düzenledi.”

"DEMOKRASİYİ KATLETTİNİZ"

Konuşmasının devamında partisine yönelik engellemelerin boşa çıkarılacağını söyleyen Babacan, şunları söyledi:

* "Boşa uğraşıyorsunuz, boşa. Duy burayı Adana, duy burayı. Sayın Erdoğan duy burayı. Demokrasi Meydanı burada. Siz memlekette demokrasi bırakmadınız. Demokrasiyi katlettiniz. Sizin dışınız kalaylı içiniz vayvaylı olabilir. Bizim içimiz de kalaylı, dışımız da kalaylı evvel Allah.

* Bunlar iki ay önce bizi engellemek için Meclis’e seçim değişikliği sundular. Hedef biziz biz DEVA Partisi. Yeni çıkardıkları yasalarla dediler ki ‘Deva Partisi’nin işi bitti. Biz de seçim masa başında değil, meydanda kazanılır dedik. Hodri Meydan dedik.

* Buradan onlara sesleniyorum. İstediğiniz kadar seçim yasalarını değiştirin. istediğiniz kadar valilikleri belediyeleri seçim masası yaparak bizi engellemeye çalışın. Biz bugün bedenimizle, yüreğimizle buradayız. Bu şehir, zulüm karşısında boyun eğmeyenlerin şehridir. Bu şehir birlik, beraberlik. Kardeşlik şehridir. Bu coşkuya tarih şahittir. Buradan Sayın Erdoğan’a sesleniyorum, duy burayı duy."

"BİZ KİMİN YANINDAYIZ?"

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan konuşmasına şöyle devam etti:

* "Biz çocuğuna harçlık veremeyen annelerin yanındayız. Biz torunlarına hediye alamayan ninelerin, dedelerin yanındayız. Biz 2 bin 500 TL maaşıyla temel gıdasını bile alamayan emeklinin yanındayız.

* Biz açlık sınırının altındaki işçimizin yanındayız. Biz dar gelirli vatandaşımızın yanındayız. Biz dükkanında masraf olmasın diye elektrik yakamayan esnafımızın yanındayız Biz gübre  tohum elektrik elektrik fiyatları altında ezilen işçimizin yanındayız.

* Biz yemekhanede tek öğünle karnını doyurmaya çalışan, bayramda evine gidemeyen öğrencilerimizin yanındayız. Biz, berat ettikleri halde görevlerine  iade edilmeyen KHK’lıların yanındayız.

* Bizim konumumuz, koordinatlarımız budur. Bizim yerimiz 84 milyonun yanıdır. Daha önce yaptık, yine yaparız. Daha iyisini de yaparız inşallah."

"TANE İŞİ SEBZE MEYVE SATILIYOR"

Konuşmasının devamında iktidarı sert cümlelerle eleştiren DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, “Peki iktidardakiler nerede? Ne yapıyorlar. Sabah akşam hikaye anlatıp duruyorlar. Bırak hikayeyi, Bir marul olmuş 10 lira. Pazarda tane ile sebze meyve satılıyor. Etiketlere yarım kilo fiyatı satılıyor. Ekonomiyi batırdınız”diyerek sözlerine şöyle devam etti:

* “Bir yandan da ülkenin sınırlarını kevgire döndürdünüz. Milyonlarca insanı hesapsız kitapsız bu ülkeye aldınız. Her yerden geliyorlar, gelmeye de devam ediyorlar. Hükümete sordum ya bu ülkenin sınır güvenliğini sağlayamıyorsunuz.Ya da Amerikalarla anlaşıp, Taliban yönetiminden kaçanları Türkiye’ye yığıyorsunuz. Cevap veremediler."

"SAYIN ERDOĞAN HİKAYE ANLATMAYI BIRAK"

Ekonomik gidişatla ilgili konuşması sırasında Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi eleştiren Ali Babacan, “Sayın Erdoğan bu millete artık hikaye anlatmayı bırakın. Tek yetkili Cumhurbaşkanı olduktan sonra bu memleket ne hale geldi yahu? Bana yetkiyi verin faiz de enflasyon nasıl düşer göstereyim dedin. Ne yaptın?” diye sordu.

Babacan, Erdoğan’ın 4 yıllık karnesini değerlendirdiği konuşmasında şöyle dedi:

* “Bak 4 yıl oldu. Karnenden ne haber? Aklına gelince yapamayacağın şey yok. 4 yıllık karnede hayat pahalılığı var mı? Yüksek enflasyon var mı? Son 20 yılın en yüksek enflasyon yüzde 150’ye çıktı. Bu ülkede insanlar çöpten ekmek topluyor.

* Karnede işsizlik var mı? İşte karnen bu. Tek imza ile tek başına yönetilen ülkenin hali bu. Bu memlekette içi boş baklava satılmaya başladı. Vatandaş Ramazan Bayramını tatlı alamadan geçirdi. Ama, Beştepe’de yaşayanlar bunu görmüyor.  İftar sofralarında bile aralarına bariyer çekiyorlar. Bunlar milletten koptu.”

"SAVAŞ GÜNLERİNDEN BETER ETTİNİZ"

İktidarın insanları savaş günlerinden daha beter günler yaşamaya mahkum ettiği konuşmasında insanlardan sabır istendiğine de işaret eden Babacan, şu ifadeleri kullandı:

* "Bu krizin sebebi belli. Ortada Beştepe’nin yarattığı el yapımı yerli ve milli bir el yapımı kriz var. Ama bunlar ne yapıyor? Enflasyonun müsebbibi olarak etiketi yazan esnafı suçluyor. İlgiyi oraya çekiyor. Enflasyonun sebebi sensin. Zammın sorumlusu esnafımız değil. Esnaf sattığı malı yerine koyamıyor. Ama, bunlar esnafı hedef gösteriyor.

* Ürününü maliyet fiyatının altında satmaya çalışan esnafımız borcu borçla çevirmeye çalışıyor. Diyorlar ki bütün dünyada enflasyon var. Enflasyon artan ülkelerde sıfırdan yüzde 2’ye çıkıyor. Yüzde 2’den 4’e, bilemedin 7’ye çıkıyor. Bizim gibi yüzde 100, yüzde 150 enflasyon var mı yahu?

* Yahu petrol fiyatları 7.5 kat artarken biz enflasyonu tek rakama indirdik. Ne diyor ‘Ben imza atmazsam düşmezdi’ diyor. Madem hikmet o tek imzanda o imzayı at da şu faizleri düşür bir bakalım. 4 yıldır elini tutan mı var. Sana engel olan mı var. Ağzıyla kuş tutsa yapamaz. Bu krizin sorumlusu döviz kurunu patlatan Sayın Erdoğan’dır. Benzin 22-23 TL’ye satıyorsa aradaki farkın sebebi Sayın Erdoğan’dır."

"VURMAYIN, O BİZİ ZATEN DİNLİYOR"

Bu sırada kalabalıktan, "Vur vur inlesin Erdoğan dinlesin” sloganı atılınca ‘Hiç vurmayalım, o zaten bizi dinliyor" yanıtı veren Babacan, Merkez Bankası’nın 130 milyar dolarının cayır cayır satıldığını vurgulayarak, “O zaman yanında kim var? Damat var. Sırf 2018 seçimlerini kazanabilmek için alın terimizi cayır cayır sattılar. Swap anlaşmasıyla aldıkları dövizleri de sattılar Merkez Bankası’nın döviz rezervi eksi 60 milyar dolar. Cumhuriyet tarihinde böyle bir şey yok. İlk defa bu devletin Merkez Bankası eksi 60 milyar dolarlık borç batağına düşürüldü. Ekonomimizi mahvettiler. Perişan ettiler, perişan" dedi.

"BAHÇELİ KRİZLERİN ORTAĞI"

Konuşmasının son bölümünde Devlet Bahçeli'yi de eleştiren Babacan konuşmasını şöyle tamamladı:

* "Peki Sayın Erdoğan’ın ortağı kim? Her konuşmasında krizler geçiren krizlerin ortağı Bahçeli. Diğer yanda kim var? Diğer yanında 28 Şubatçı Perinçek. Bunlar baş başa verip her türlü krizi çıkardılar. Bu krizlerin kriz ortağı Bahçeli var ya 2001 krizinde de hükümete ortaktı.

* Hatırlayın o yazar kaza Başbakanlık binasının önüne fırlatıldığında Sayın Bahçeli’nin ofisi o binanın içindeydi. Bugün Bahçeli yine hükümete ortak, yine kriz var. Şimdi de ihracatçının dövizinin yüzde 40’ına el koymaya başladılar.

* Doymuyorlar, doymuyorlar. Cayır cayır satıyorlar. Paramızı pul ettiler. Bunlar mirasyedi. Paramızı pul ettiler, pul. 200 TL tedavüle çıktığında 123 Dolar ediyordu. Bugün 12,5 Dolar. Gaziantep hesap biliyor. Para pula döndü, pula. Bu milletin cebindeki parayı eritiyorlar.”