Olay, geçen cumartesi günü saat 18.30 sıralarında Bahçelievler'de meydana geldi. Selim Tekin (28), saplantılı olduğu Beyza Doğan'ın ailesinin evine gelerek zorla içeri girdi. Daha sonra 16 yaşındaki Beyza Doğan'ı banyoya götürerek ensesinden ateş etti. Tekin daha sonra intihar girişiminde bulundu.

O sırada evde bulunan Beyza Doğan'ın kardeşi "Kardeşimi kurtarın" diye bağırdı. İhbarı üzerine olay yerine polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Yaralılar olay yerinde yapılan ilk müdahalenin ardından hastanede tedavi altına alındı. 16 yaşındaki Beyza Doğan iki gün süren yaşam mücadelesi kaybetti. Beyza'nın cenazesi Adli Tıp Kurumu'nda alınarak defnedilmek üzere memleketi Şanlıurfa'ya götürülecek.

Cuma Doğan


DEVLETİMİZ BİZİ KORUR DİYE İÇİM RAHATTI

Adli Tıp Kurumu önünde konuşan baba Cuma Doğan, kızının koruma kararına rağmen Selim Tekin'in binaya girmesine tepki göstererek, şunları söyledi:

- Kızım ilk kaçtığı zaman çocuk büroya gittim, şikayette bulundum, beni bir hafta oyaladılar. Defalarca bu şahıs kızımı kaçırma teşebbüsünde bulundu. Bakırköy Adliyesine 35 kere şikayette bulundum. Ben karakola gidip kızımı nasıl koruyacağımı sordum. Beni Bakırköy Adliyesi'ne yönlendirdiler. Bu kişi yine benim işte bulunduğum saatte eve tekmeleyerek geldi. Parklarda yatan biri.

- Ben yaptıklarından sonra tekrar adliyeye gittim, nöbetçi savcıya kendisinin benim evime geldiğini saldırdığını söyledim. Koruma kararı verdiler. Devletimiz bizi koruyor diye içim rahattı. Bu kişi yine bizi takip edip kızımın dışarı çıktığı bir saatte binaya girip bir üst katta bekliyor. Kızım tekrar eve geldiğinde kapıyı açtığında bu da arkasından zorlayarak rehin alıyor. Kızımı koltuk altına alıp silahı kafasına doğrultuyor, annesi yalvarmasına rağmen kızı götürmek istiyor. Kızım 'istemiyorum gelmiyorum' diye ona yalvarıyor.

ŞU AN KIZIM MORGDA YATIYOR

- 700 bin liraya soygun yaptığını söylüyor, birlikte yurt dışına gitmek istediğini söylüyor. Diğer kızım ise 'yardım edin' diye bağırdığında kızımın kafasına sıkıyor. Ardından kendi kafasına sıkıyor. Benim kızım şu an hayatta değil. Ben Türkiye'deki adaletten şikayetçiyim, şu an kızım morgda yatıyor. Bunun hesabını kim verecek? Ben kimden hesap soracağım? Gidip savcıya yalvardım, en azından uzak dursun diye ufak bir ceza versinler istedim. Bana yerime oturmam gerektiğini söyledi, kızımın şikayetçi olmadığını söyledi.