Ulaştırma Bakanı Adil Karaismailoğlu, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın İstanbul ekibinden bir isim.

Erdoğan 1994’te belediye başkanı seçildi. Karaismailoğlu 1995’te İstanbul Belediyesi’nde çalışmaya başladı. Aradaki iki TOKİ yılını saymazsak, kariyeri boyunca İBB’de çalışıp, en alt kademelerden Genel Sekreter Yardımcılığı’na kadar yükselmişti.

23 Haziran 2019 günü yapılan ikinci İstanbul seçimini de Ekrem İmamoğlu kazanınca Karaismailoğlu’nun İBB yılları sona erdi. Seçimden dört gün sonra istifa etmek zorunda kaldı.

Erdoğan’ın kendisini ortada bırakmayacağı biliniyordu. Karaismailoğlu kısa bir süre sonra Erdoğan tarafından Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı olarak atandı. Karaismailoğlu bu göreve getirildiğinde, Erdoğan’ın o günkü bakan Cahit Turan’dan memnun olmadığı ve yerine Karaismailoğlu’nu getireceği söylentisi yayılmıştı. Söylentiler doğru çıktı ve altı ay sonra Cahit Turan görevden “affedilirken” yerine Karaismailoğlu getirildi.

★★★

Anlayacağınız, kendisi Erdoğan için vazgeçilmez bir isimdi. Hem de Trabzonlu’ydu.

Göreve geldiği günden bu yana kendisinden önceki bakanların projelerini devam ettirmenin ötesine geçemedi.

Bir kaç kez Bandırma-Osmaniye ve Sakarya-İstanbul yüksek hızlı/yüksek standartlı tren ihalelerinde “kendilerine beşli çete denilmesinden hoşlanmayan şirketler”i tercih etmesiyle ilgili tartışmaların odağı oldu.

Ancak esas “Ekrem İmamoğlu’nu yıpratma/yıldırma” görevi verilmiş gibi yaptığı açıklamalarıyla dikkat çekti.

Kar fırtınasıyla ilgili de konuştu, İstanbul’daki ulaşım zammıyla ilgili de...

Son olarak Atatürk Havalimanı’yla ilgili açıklamalarıyla gündeme geldi.

★★★

Bakan Karaismailoğlu’nun İstanbul’la ilgili konularda AK Parti’nin Büyükşehir Belediye Meclisi’ndeki Grup Başkanı Tevfik Göksu’dan daha çok topa girmesi, memleketi Trabzon’a dahi İstanbul kadar zaman ayırmaması sizce de dikkat çekici değil mi?

AK Parti’nin etkili bir ismine “Neden hep İstanbul’u koruşuyor? Sayın Bakan birilerinden rol mü çalıyor” diye sordum. Cevabı aynen şöyle oldu:

“2024 Yerel Seçimlerinde İstanbul’a aday olmak istiyor olabilir.”

AK Parti’nin, ilk seçimlerde Cumhurbaşkanlığı’nı ve TBMM çoğunluğunu kaybetmesi halinde yerel yönetimleri yeniden kazanmaya odaklanacağını düşününce kendisine hak verdim.

Belediye Meclisi’nde Millet İttifakı grubuna karşı adeta cenk eden Tevfik Göksu bu işe ne der bilmiyorum ama AK Parti’de birilerinin 2023 seçimleri konusunda umutsuz olduğu ve o seçimlerin sonrasına hazırlandığı kesin.

Atatürk Havalimanı’nın hikayesi kapanmaz


Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Ekrem İmamoğlu’nun “Atatürk Havalimanı’nı yeniden açacağız” sözlerine karşılık verirken şöyle demiş:

“Atatürk Havalimanı hikayesi kapandı, gitti. Oranın şimdi kuzey-güney pistine ‘Millet Bahçesi’ olarak işe başlanıyor.”

Açıp Devlet Hava Meydanları’nın sitesinden Atatürk Havalimanı’nın tarihçesine baktım. 1912’de askeri ihtiyaçlar için yapılmış. 1945’te sivil havacılık örgütü kurulunca uluslararası bir havalimanına dönüştürülmüş. Yıllar geçtikçe büyümüş ve hep çağın gereklerine ayak uydurmuş. “Yeşilköy” olan adı 1985’teki genişlemeden sonra “Atatürk Havalimanı” olarak değiştirilmiş.

Emin olun ki Karaismailoğlu “hikayesi kapandı” ifadesini öylesine seçmemişti. Çünkü kapatmaya çalıştığı sıradan bir havaalanı değildi.

Daha önce satılan, kapatılan, yok edilen kurumlar gibi, Cumhuriyet’le özdeşleşen ve hikayesi olan bir yerdi.

Atatürk Havalimanı’nın, namı diğer Yeşilköy’ün hikayesi öyle kolay yazılmadı ki kolay kapansın. Bakın buraya yazıyorum:

Geride bıraktığımız yıllar boyunca bir sürü bakanın siyasetçinin hikayesini kapatan bu millet, Karaismailoğlu hikayesini de kapatacak ama Atatürk Havalimanı’nı da yeniden açacak. Göreceksiniz!