Cumhurbaşkanı söz verdi: Düşük faiz düşük enflasyonu getirecek. Dolar inecek. Enflasyon düşecek. İşsizlik azalacak.

Doğru çıkmadı.

Merkez Bankası Başkanı söz verdi: Faiz inince enflasyon da inecek. Türk Lirası değerli para olacak. Dolar gerileyecek.

Doğru çıkmadı.

Maliye Bakanı söz verdi: Dolardaki artışın beli kırılacak. Enflasyon kontrol altına alınacak. Türk Lirası’na güven gelecek.

Doğru çıkmadı.

Çalışma Bakanı söz verdi: Müjdemiz var, müjdemiz gerçek olacak. Dolar inecek. Fiyat artışı duracak. İşsizlik azalacak.

Doğru çıkmadı.

Bütün sözler yalan.

Yalan mezhep oldu.

Yeni modelimiz dediler.

Kur Korumalı Mevduat.

Halkın altınını toplama.

Fiyat denetim timleri.

SWAP (takas) dillenme.

Hepsi palavra çıktı.

Model madara oldu.

Dolar 15 TL’yi geçti.

★★★

Gerçek enflasyon yıllık yüzde 156 oldu. OECD ülkeleri içinde açık arayla birinci sıraya oturduk. Dünyada ise hepsi perişan ve çok kötü yönetilen ülkeler; Venezuela, Sudan, Zimbave, Lübnan, Suriye’nin ardından altıncı sıraya yerleştik. Yüksek enflasyon orta sınıfı bitirdi. Aile gelirinin yüzde 85’i sadece gıdaya gidiyor. Maaşlılar ve sabit gelirliler her geçen ay “açlık sınırına” doğru adım atar oldular.

Sefalet patladı.

201 yılında yüzde 18.7 olan sefalet endeksi 2020 yılında yüzde 25.8’e çıkmıştı. Sefalet endeksinin bu yılın sonunda yüzde 40 dayanacağı hesabı yapılıyor.

Türkiye felakete gidiyor.

Kur faizden ayrıldı.

Faiz bağını kopardı.

Türkiye’nin yaşadığı büyük kriz dönemlerinde bile “Enflasyon-Kur-Faiz” üçlüsünün birbirinden bu kadar koptuğu olmamıştı. Tayyip Erdoğan’ın ekonomi kadrosu; doların yükselmesini önlemek için 128 milyar dolar rezervi eritme kumarını oynamışlardı. Sonrasında yine Merkez Bankası rezervlerini eriterek doları hiç değilse 15 TL’nin altında durdurmayı hedeflediler.

Kumar yine tutmadı.

Dolar 15 TL’yi geçti.

★★★

1 doların 15 TL’yi geçtiği gününün öncesi şu üç haber yan yana geldi: AKP döneminde aldığı ihalelerle bilinen iş insanı karı koca karşılıklı milyonluk boşanma davası açtılar. AKP’li iş insanı kadın, “beni aldattı” diyerek kocasına 6 milyon liralık tazminat davası açtı. AKP’li iş insanı koca da “asıl beni o aldattı” öfkesi yaparak 11 milyon TL’lik karşı dava açtı.

Avukatlar memnun.

AKP’li damat var.

Damat da memnun.

AKP’li bir ilçe belediyesinin düzenlediği fotoğraf yarışmasının organizasyon ihalesi 719 bin TL’ye eski AKP milletvekilinin damadına verildi. Damada; tümü AKP’li belediyelerden 130 milyon TL tutarında 78 ihale verildiği ortaya çıktı.

Bir çökme” olmuştu.

Mülke çökülmüştü.

Mülk belediyenindi.

Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin AKP’li Başkanı döneminde; belediye mülkü olan başkanlık konutunda” doğal olarak AKP’li belediye başkanı, eşi ve çocuklarıyla beraber oturuyordu. Fakat AKP’li Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı, AKP Genel Başkanı’nın arzusu üzerine belediye başkanlığından istifa etmek zorunda kalmadan önce başkanlık konutunun satılması” kararını Belediye Encümen üyelerine de onaylatarak çıkarmıştı. İstifa etti ve konut da ihale yoluyla satılığa çıkarıldı. Ancak konutu almaya tek istekli istifa etmiş AKP’li Belediye Başkanı’nın eşi oldu. İhale bedeli ödendi, kamu mülkü konut kitabına uydurularak AKP’li Belediye Başkanı’nın eşinin sahipliğine geçiverdi. Seçimler yapıldı. Ankara Belediyesi’ni CHP’li Belediye Başkan adayı kazandı. Müfettişlere ve oluşturulan bilirkişi heyetine inceleme yaptırdı. İhalenin yapılma biçiminin hukuken sakat olduğu, diğer isteklilerin ihaleye katılmalarının engellendiği ortaya çıktı. İhaleye fesat girmişti. Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusu yapıldı.

Konu belediyelerden sorumlu İçişleri Bakanlığı’na intikal etti. Bakanlık, ihalesine fesat karıştırılmış kirli satışı temiz” buldu, kamu mülküne fesatla çökülmesine karşı çıkan yeni Belediye Başkanı hakkında soruşturma başlattı.

★★★

Bunun gibi binlerce haber birikti, yığıldı, sefalet endeksini patlattı ve dolar da 15 TL’yi geçti.

Geçmeseydi.

Sürpriz olacaktı.

1 dolar= 15 TL’yi geçmeden önce bir araştırma şirketi anket yaptı; “Hükümet ekonomiyi düzeltebilir mi” diye sordu. Anketten vatandaşın yüzde 59’unun “Erdoğan’ın sorunları çözebileceğini” düşünmediği sonucu çıktı.