Üç gündür kimi gördüysem “Böyle adalet olmaz!” diyor.

Osman Kavala’nın ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkûm edilmesini adaletten uzak, haksız ve hukuksuz buluyorlar.

Ülkemizde zaten adalete güven azdı, şimdi tamamen yerle bir oldu!

Bu noktaya gelmek üzücüdür ve Türkiye’nin itibarına indirilen yeni bir darbedir!

Herkes soruyor:

- Ağırlaştırılmış müebbede mahkûm edilmek için ne yapmış Osman Kavala?

- Hükümet darbesi yapmak için emrinde silahlı güçler mi vardı?

- Motorize birliklerin başına geçip, tanklarını Başkent Ankara’ya mı sürdü?

- Mahkûm edilmesi için eldeki deliller nedir?

Hiç kimse kararı içine sindiremedi, iktidar dışında tasvip eden olmadı! Neden?

Çünkü dosyada ciddi belgeler, yeterli kanıtlar yok!

Mahkeme heyetinde üye hâkimin karara muhalefet şerhi koyması da bunu net olarak gösteriyor.

★★★

Görev süresi bittiğinden bu yana 15 yıldır hiç konuşmayan 10’uncu Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in, CHP’li Özgür Özel’e, Osman Kavala kararından bahsederken söylediği sözler ilginçtir.

Ahmet Necdet Sezer, bir hukukçu kimliğiyle şöyle dedi:

“Göz yaşlarımı, katledilen hukuk sistemi için akıtıyorum!”

Sezer haklıdır. Çünkü Kavala, önce beraat ettiği bir davada tekrar yargılandı, suç üretildi ve ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi.

Bu bir hukuk faciasıdır!

Demek ki, idam cezası kaldırılmamış olsaydı idamına karar verilecekti!

Adalet bunun neresinde?

★★★

İddianamede mahkûmiyete sebep olarak gösterilen suç:

“Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’ni ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etmek!”

Peki, nasıl yapmış bunu?

Hangi silahları, hangi kuvvetleri kullanmış?

İnsan, filmlerdeki gibi olağanüstü güçlere sahip uçan kahraman Süpermen olsa bile yapamaz bunu!

Hukukun olduğu, demokrasinin tüm kurallarıyla işlediği hiç bir yerde böyle garip karara rastlayamazsınız!

Antidemokratik ülkelerde ya da kabile devletlerinde görülür bu tür yargılamalar!

Gerçekte, ülkemizin itibarına yapılan bir kötülüktür bu!

★★★

Biz Türkiye olarak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) boşuna girmişiz... Boşuna Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ni imzalamışız!

Fazla uzak olmayan bir gelecekte üyeliğimizi askıya alırlarsa hiç şaşırmamak gerekir!

Ülkemizde hukukun üstünlüğü, demokrasi, özgürlükler, insan hakları yerle bir olmuş durumda...

Hukuk hiçe sayıldı.

Adalete olan inanç bir yara daha aldı.

İktidar farkında değil ama aslında kararın en büyük kaybedeni iktidar partisi AKP oldu!

“Alınan karar, gidici olduklarının göstergesi!”


Osman Kavala’ya verilen ağır ceza, toplum vicdanını rahatsız etti.

Adaletsiz kararların bir zulüm olduğunu belirten muhalefet, hukuksuz kararın yüksek mahkemede bozulacağına inanıyor.

Hukukçular ortada haksızlık olduğu görüşünde... Tartışmalar biteceğe benzemiyor.

Bu tür siyasi davaların uzmanı olan Avukat Celal Ülgen kararı yorumlarken, yurttaşların sokaklara dökülmek istendiğini belirterek şöyle diyor:

“Osman Kavala için verilen hapis kararı tahrik edici bir karardır. Bunlar insanların sokağa dökülmesini bekliyorlar. Kaos yaratılarak seçimden kurtulmanın yollarını arıyorlar!

Sadece bu karar değil, yakında başka türlü çeşitli olaylarda ‘Acaba Türkiye’de kaos çıkartabilir miyiz? Seçimden kaçmanın yollarını arayabilir miyiz?”i deneyecekler. Alınan karar, gidici olduklarının bir göstergesidir.”

Kararın, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararlarıyla çeliştiğini belirtmekte de fayda var!

GÜNÜN SÖZÜ


Eleştiriden rahatsız olanların kendilerine güveni yok demektir!