Rusya saldırıyor, Ukrayna savunmada... Koca ülke harap olmuş durumda!

Aslında Rusya’nın durumu da pek parlak değil... Batı’nın yaptırımları Rus ekonomisini sarstı!

Buna rağmen Putin, yiğitliğe şey kondurmamak için “Bize diz çöktüremeyecekler!” diye gürlüyor!

Barış görüşmelerinden bir sonuç alındığı yok...

Ukrayna savaşından Türkiye olarak bizim birçok ders çıkartmamız gerekiyor.

Doğru Parti Genel Başkanı Rifat Serdaroğlu almamız gereken dersleri şöyle özetliyor:

★★★

“Ukrayna savaşı umarım bazı boş kafalara bu bölgede bağımsız olarak yaşamanın ilk şartının, güçlü ve caydırıcılığı yüksek olan Millî Orduya sahip olmakla mümkün olacağını göstermiştir.
Umarım ki, Lozan ve Montrö Antlaşmaları’nın, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin garantisi olduğu, utanmadan ‘Lozan hezimettir’ diyen, Montrö’yü savunan Emekli Amirallerimizin uyarılarına ‘Zevzeklik’ diyenlerin kafasına dank etmiştir.
Yine umarım ki, Atatürk’ün büyüklüğü ve dehası daha iyi anlaşılmıştır.

★★★

Atatürk’ün talimatıyla;

■ Türkiye-Rusya arasında 1925’te, ‘Saldırmazlık Antlaşması’ imzalandı.

■ Türkiye-Yunanistan-Romanya-Yugoslavya 1934’te ‘Balkan Paktı’ imzaladı.

■ Türkiye-İran-Irak-Afganistan arasında 1937’de ‘Sadabat Paktı’ imzalandı.

■Atatürk, Dışişleri Bakanlığı’na ‘Ortadoğu’ya bulaşmayacaksınız!” emrini verdi.

■ Böylelikle, Türkiye komşularıyla tüm problemleri çözmüş, ‘Komşularla Sıfır Sorun’ olayını 85 yıl önce gerçekleştirmişti.

★★★

Son 20 yılda AKP yönetiminde öyle yanlışlar, öyle hatalar yapıldı ki, AKP’yi iktidardan uzaklaştırdıktan sonra gençlerimiz onlarca yıl bu dertlerle  boğuşacaklar.

Türkiye, AKP’nin ‘Çözüm süreci’ dediği ihanet sürecini yaşadı.

Binlerce çocuğumuz yok oldu, hayatlar, umutlar, sevgililer gitti.

Bugün Türkiye’yi, Atatürk’ü ve Türk’ü sevmeyen, insanımızı ucuz ekmek kuyruklarında saatlerce bekleten, tarımı bitirip bizleri uluslararası tröstlerin kobayı haline getiren, Suriye’lilere milyarlarca dolarımızı harcayan, Cumhuriyet’in tüm eserlerini, örneğin Telekom’u peşkeş çekenler yönetiyor.

Herkes şunu bilsin ve hiç unutmasın; Sırtını Türk Milletine dayayanlar mutlaka kazanacaktır.

Ne mutlu Türk’üm diyene, sözünden dönmeyene ve tüm Türkiye’yi kardeşçe kucaklayabilene...”

“Bu nasıl soygun?”


Sağlık Türkiye’de artık büyük sorun haline geldi!

Devlet hastanelerinin hali malûm... Sıra almak için bile günlerce bekleniyor. Bu nedenle parası olanlar özel hastanelere gidiyor.

Fakat, her özel hastane de bir değil! Bazıları para tuzağı...

Ankaralı okurum Bülent Akyavuz, adı büyük ve ünlü bir hastanede (adı bende mahfuz) başına gelenleri  şöyle anlattı:

“Katarakt ve retina ameliyatı için özel hastaneye gidip muayene oldum.

Doktor, bir ay sonra gelmemi söyleyerek ‘Kataraktın kalınlaşmasını bekleyelim’ dedi.

Katarakt için 4.000, retina için 8.500, toplam 12.500 lira hesap çıkartılar. Fakat bir ay sonra ameliyat için gittiğimde 24.000 lira istediler. Bu nasıl soygundur, anlamak zor!”

Okurum böyle diyor... Peki, Sağlık Bakanlığı ne der bu işe?

TEBESSÜM

Temel’in pul koleksiyonu!


Temel, çok hoşlandığı güzel bir kadına teklifini yapmış:

“Haydi, bize gidelim. Müzik dinleriz, ayrıca sana harika pul koleksiyonumu göstereyim...”

Kadın şaşırmış ama bozuntuya vermeden sormuş:

“Peki, ya senin harika dediğin pul koleksiyonunu beğenmezsem?”

Temel anlayışla başını sallamış:

“Aman canım, mesele değil bu... O zaman elbiselerini giyer, gidersin!”

GÜNÜN SÖZÜ

Gerçek dost, güneşte de, gölgede de dost kalabilendir!