Tam dokuz yıl önce, Türkiye siyasi tarihine damgasını vuran toplumsal hareketin adımları Gezi Parkı’nda atıldı. Doğaya, insana, haklara ve özgürlüklere dair saf tutan yüz binler yürüdü. Gezi Direnişi eylemlerini etkisiz kılmak için “Camide içki içtiler, başörtülü kadının üzerine küçük abdestlerini yaptılar”  iddiası bile ortaya atıldı. İmam, “Camide içki içilmedi”  dediği için sürüldü.

Berkin Elvan’ın, Ethem Sarısülük’ün, Ali İsmail Korkmaz’ın, Abdullah Cömert’in, Medeni Yıldırım’ın, Hasan Ferit’in, Ahmet Atakan’ın, Mehmet Ayvalıtaş’ın aramızdan alınmasında sorumlu olanlar ya ceza almadı ya da küçük cezalarla kurtuldu.

EVE BASKIN ÇAĞRISI

Gelecek Partisi (GP) Genel Başkanı Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu’nun bugüne kadar bilinmeyen ‘Gezi Davası şikayetini’ ve bu şikayetini niçin çektiğini anlatayım.

Gezi olayları hükümetin en zor günleriydi. Hem kabinenin bir bakanı, hem baba olarak Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu da çok sıkıntılı saatler yaşadı. Davutoğlu yurtdışındayken, kendini bilmez birisi, sosyal medya üzerinden galiz küfürler ederek Davutoğlu’nun evinin adresini yazıp, basılması çağrısında bulundu. O sırada evde, Davutoğlu’nun küçük kızı bulunuyordu. Bir baba olarak o an yaşadığı telaşı, çaresizliği düşünün...

AFFETTİ

Davutoğlu, yurda döner dönmez, evine baskın çağrısı yapan sosyal medya kullanıcısından şikayetçi oldu. Bu kişi ceza almak üzereyken özür diledi, pişman olduğunu defalarca dile getirdi. Ahmet Davutoğlu, özrünü kabul etti ve şüpheli ceza almak üzereyken davasını geri çekti. Bu olay birkaç kişinin arasında hep “sır” olarak kalmıştı....

GP lideri Ahmet Davutoğlu, DEVA Partisi lideri Ali Babacan, Gezi Parkı eylemleri döneminde bakandı. Gezi Parkı Davası’ndan şikayetlerini çekecekleri söylendi. GP İletişim Başkan Yardımcısı Yavuz Değirmenci, “Sayın Genel başkanımızın ortada geri çekilecek bir şikayeti yok. ‘Hükümeti düşürme’ suçlaması olduğu için dönemin bütün bakanları şikayetçi olarak yazılmış.  Savcılık, kamu davası açtığı için bakanlar ayrıca şikayetçi olmamıştı” dedi.

“Sandık eğitimindeyim. Çok önemli olan bu bilgiyi paylaşın”


Seçim dönemi yaklaşınca söylentiler de çoğalır. Değişik grupların gerçek olduğunu sandığınız sosyal medyada yazıp paylaştıkları üzerine yorumlar
yapılır. Siz de bunları başkalarına gönderirsiniz. En dikkat çeken ise şu tür paylaşımların genelde CHP’liler tarafından yapılması. Ama, bunu yapanlar partilerine de zarar verdiklerinin çoğu kez farkında bile olmuyor.

Şu günlerde yeniden dolaşıma sokulan, “Arkadaşlar Sandık Eğitimindeyim. Çok önemli değişiklikler var. Bunların çıkarılması kanuna da aykırıymış. Bunların yazılması gerekiyor. CHP düzeltilmesi için baskı yapıyormuş” diye başlıyor.

NEYMİŞ ÖNEMLİ OLAN?

Önce “Sandık eğitimi alan arkadaşın” yazdıklarını okuyalım. Sonra, Yüksek Seçim Kurulu’na (YSK) gidelim. Bunların ne anlama geldiğini soralım.

“1. Sandık başkanının teslim aldığı ve sabah hazırlık esnasında sayımı yapılan boş zarf ve pusula sayılarının yazıldığı bölüm tutanaktan çıkartılmış.

2. Sandığa ait seçmen listesinde olmadığı halde kanun gereği (sandık kurulu üyesi veya görevli kolluk kuvveti olarak Örnek 142 belgesiyle) oy kullanan seçmen sayısının belirtildiği bölüm tutanaktan çıkartılmış.

3. Geçersiz sayılan zarf ve pusulalar ile hesaba katılmayan zarf ve pusulaların, geçersizlik veya hesaba katılmama nedenlerinin yazıldığı bölüm tutanaktan çıkartılmış.

4. Halk oylamasına katılan seçmen sayısı tutanakta yer alırken, sandıktan çıkan zarf sayısı ile zarflardan çıkan oy pusulası sayısının yazıldığı bölüm tutanaktan çıkartılmış.

Bundan önceki pek çok seçimde tecrübe ettiğimiz üzere, yukarıda sıraladığımız hususların tutanak ile kayıt altına alınması, seçimin ve sayımın sağlıklı olması açısından çok önemlidir.”

İletinin sonunda da: “Arkadaşımız İlhan Demir’in bu yazısını hızla ve bolca gruplarda paylaşalım lütfen. Çok önemli. Teşekkürler.”

“HİÇ UTANMIYORLAR”

Paylaşılması istenen yazıyı, YSK’da CHP Temsilcisi olan Avukat Mehmet Hadimi Yılmaz’a sordum. Zatürre başlangıcı nedeniyle hastanede olduğunu öğrendim. Yılmaz’ı yormak istemedim. O, “Çok önemli” dedi ve bana şu notu ulaştırdı.

“2017 halk oylaması öncesinde kullanılan provokatif paylaşım, doğrudan CHP tabanını hedef alarak genel başkandan, genel başkan yardımcılarından, il yöneticilerine, seçmen gruplarına, gazetecilere özellikle gönderilmiş. Amaç, ‘AK Parti her türlü seçim hilesi için hazırlık yaptı, siz ne oy verirseniz verin boşa gidecek’ algısı yaratmaktı. Ama elbette gerçek değildi.

2021 yılının Ağustos ayından bu yana aynı paylaşım üstelik virgülüne dokunmadan ısrarla tekrar dolaşıma sokuldu. Amaç, CHP veya muhalif kimlik taşıyan birilerinin bundan bahsederek adeta kar topundan çığ etkisi yaratmaları. Aylardır bıkıp usanmadılar. Durup durup bu provokasyonu dolaşıma sokuyorlar. Yalan söylemekten utanmayı bırakın, bıkmıyorlar da. Pes doğrusu.”

Seçimden, sandıktan söz edilince akla  “Seçim hileleri” geliyor. Siz oyunuzu kullanın, sandığınıza sahip çıkın, ıslak imzalı sayım tutanağını alın, fotoğrafını çekin gerisini merak etmeyin....