Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş, SÖZCÜ’ye özel açıklamalar yaptı.

14 Mayıs’ta ilde oy kullanan yabancı sayısını açıklayan Savaş, Hatay Deniz Otobüsü’nün sefer yapmasına bu sene KKTC tarafından izin verilmediğini söyledi.

Savaş, şu ifadeleri kullandı:

"34 BİNİN ÜZERİNDE YABANCI OY KULLANDI" 

*Toplam 34 binin üzerinde olduğunu biliyoruz. 24 binin üzerinde Suriyeli var. Diğerleriyle birlikte 34 bin… Düşünün 60-70 binde bir milletvekili seçiyorsunuz.

*Hiçbir vekilimizi tanımayan kişiler Türkiye’deki seçimler için oy kullanıyor. Bunu hiçbir ülkede göremezsiniz. Çok üzücü bir tablo. Farklı kaynaklar daha farklı sonuçlar da veriyor. Yani daha fazla insan oy kullandı diyor...

*34 binin üzerindekilerin hepsi hemen hemen iktidar partisine oy verdi. Genel merkezimizin YSK’dan aldıkları sonuçları sınır illerinin seçmen listelerine iyi bakması lazım.

*Çünkü yazılan isimlerin bazıları Türk ismi olabilir. Anne baba isimlerine, doğum yerlerine bakmak lazım. Karmaşıklık artacak. İki ülke insanı arasında birbirini istemeyecek bir tavır doğuracak.

*Bu da komşuluk ilişkilerine yakışmayacak bir sonuç doğuracak. Türk kimliğini bu kadar ucuzlatmak doğru değil.

*Biz neden 12 yıldır Suriyelilerle farklı yere bakıyoruz? En çok zararı Türkiye ve Suriye gördü.

*Bu kavganın bitmesi lazım. Bu kavga bizim kavgamız değil. Sınırlarda da farklı unsurlar yaşamasın. Hiçbirimizin tasvip etmediği gruplar her an her şeyi yapabilecek durumda.

"KKTC YOLCU TAŞINMASINA İZİN VERMİYOR"

KKTC tarafından Hatay Deniz Otobüsü’nün bu sene sefer yapmasına izin verilmediğini açıklayan Savaş, şu ifadeleri kullandı:


*Hiçbir gerekçe yok. Muhtemeldir ki seçimlerde insanlar gelip gitmesin. Onlar zannediyor ki biz sadece CHP’ye oy veren insanları taşıyoruz. Öyle bir şey yok.

*Biz evrensel kurallara inanıyoruz. İnsanlığa yapılan hizmetin kutsal olduğuna inanıyoruz. Girne Limanı’na girişimiz engellendi. Almayız diyorlar. Dünyadaki her gemi yaklaşıyor, Türk bayraklı bir gemi yaklaşamıyor. Bunun kime zararı var?

*Buradaki amaç Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile Türkiye Cumhuriyeti arasındaki sıcak ilişkileri arttırmak ve Akdeniz’de Türk bayraklı gemiyi günlük seferlerle insan taşıyarak tüm dünyaya göstermekti.

*Türkiye mavi vatan diyor, Doğu Akdeniz’de söz sahibi olduğunu söylüyor ama söz sahibi olduğumuz bu mavi vatanın içerisinde Türk bayraklı gemi taşıtırsanız bunu hissettirirsiniz.

*Ama hiçbir şey taşıtamazsanız insanlara sadece sözde kalan bir demeç olur. Bu nedenle biz uluslararası sularda ilk defa Türk bayraklı yolcu gemisi işleten belediye olduk. Bununla gurur duyuyoruz.

*Bu sene 8 Mayıs’ta ilk seferi başlattık, gemi Kıbrıs’a gittiğinde bizim arkadaşlara bir belge vermişler.

*Belgede de bizim o gemimizin o limana yaklaşmasının iptal edildiğini söylenmiş. Kuzey Kıbrıs Sayın Cumhurbaşkanı’nı da aradım, geri dönüş yapmadı.

*Arkadaşlarımız çok çalışıyor ama hala maalesef sorunu çözemedik. Şu anda Hatay halkı mağdur, diğer bölgelerdeki insanlar mağdur.

*Bu izinsizlik birçok insanın kendi ülkesine gidip gelmesini engelliyor. Biz Kuzey Kıbrıs ile Türkiye Cumhuriyeti'nin daha fazla yakınlaşması, insanlar arasındaki iletişimin daha fazla artması ve Kuzey Kıbrıs’ın tanınması için daha çok bu işleri yapıyoruz.

*Yani Kuzey Kıbrıs’ın tanınması için yaptığımız bu güzel işte Kuzey Kıbrıs’ın bizim gemimize izin vermeyerek limana yaklaştırmaması gerçekten sadece yolcuların değil KKTC’nin tüm dünyada tanınmak istediği amaca ulaşmasına da katkı sağlamaz.

"ALLAH RIZASI İÇİN YAPILDIĞINI BİLİYORUZ" 

Depremzede seçmenlere yönelik hakaret içerikli paylaşımlar ile ilgili Savaş, şu açıklamayı yaptı:

*Gerçekten de yapılan yardımların insanlık adına Allah rızası için yapıldığını biliyoruz. Hangi kurum, hangi STK, hangi şahıs, hangi bölgeden destek olmuşsa herkese teşekkür ediyoruz.

*Hiç kimse yardım yaparken şu partiye oy versin, bu partiye oy versin, şu cenahta şu tarafta kalsın diye vermedi. İnsanlık adına verdi.

*Biz insanlarımızı kaybettik, umutlarımızı kaybettik ama bizi tekrar umutlandıran, sadece ve sadece dünyada ve ülkemizde insanlığın hala yaşıyor olduğunu görmemiz oldu. Depremin üçüncü günü insanlar bize müthiş destek oldu.

*Ben, bu destek için müteşekkirim. Kim, hangi kurum kuruluş yaptıysa… Demokrasi için oy atmaya gelen insanlar da hangi partiye oy atarsa atsın demokrasi için attıktan sonra mesele değil.

*Taşırken de biz hangi partiye atacaksın diye değil, demokrasiyi ne kadar tamamlarsak diye getirdik.

*Yardım yapanlar ve oy verenler; yardım alsın oy versin diye insanlar yardım etmedi. Bu konunun politika dışında olmasını istiyoruz.

*Hem sayın genel başkanımız ve kurmay ekibindeki arkadaşlarımız, milletvekillerimiz, belediye başkanlarımız istiyor. İnsanlar yardımı alırken Allah rızası için yapıldığını biliyordu.

*Kimse kimseye şu partiye oy versin, bu partiyi yüceltesin diye oy atmadılar. Bu nedenle ben kime oy verirlerse versinler, hangi dünya görüşüne sahip olurlarsa olsunlar; biz hem bize destek olanlara teşekkür ediyoruz hem de gelip oylarını istedikleri siyasi partiye özgürce veren insanlara teşekkür ediyoruz.

*Lütfen gelip oylarını kullansınlar. Sosyal medyada nerden geldiğini bilmediğimiz, hangi, partiye mensup olduğunu bilmediğimiz insanların konuşmalarına kimse itibar etmesin.

*Biz, Türkiye olarak bir bütünüz ve siyasetçiler geçer, ülke bütünlüğü sağlıklı bir şekilde devam eder. Bu bütünlüğe katkı sağlayan herkese teşekkür ediyorum.