Kan dondurucu olaylar bitmiyor!

Nasıl korkunç bir toplum haline geldik?

Nedir insanları böyle kan içici yaratıklar haline getiren?

En gaddar, en vahşi, en korkunç olaylar ülkemizde yaşanıyor.

Çürüyen bir toplum olduk!

Hele sağlıkta tam anlamıyla dökülüyoruz!

Peki, sorumlu kim?

Özel sağlık kuruluşlarının para basan birer ticarethane haline gelmesine izin veren ve denetim yapmayan Sağlık Bakanlığı, yani devlet sorumludur.   

★★★

Ülkede her gün yeni bir vahşet yaşanırken, bu defa “Hastanelerdeki bebek cinayetleri” ortaya çıktı.

Sosyal Sigortalar Kurumu’ndan ve ailelerden daha fazla para alabilmek için, yeni doğan bebekleri gereksiz yere yoğun bakım servislerinde tutan ve uyguladıkları kötü tedaviyle 12 bebeğin canına kıyan çete ele geçti!

Doktor Fırat Sarı adında birinin kurduğu “Yenidoğan Çetesi” ve onun hastanelerdeki suç ortakları, yoğun bakımda kalma süreleri uzatılan her bebek için günde 8 bin lira fazla ücret alıyordu. Bu yüzden kötü bakım ve yanlış tedavi yapıyorlardı.

Dolandırılan Sosyal Sigortalar ve ailelerdi.

12 talihsiz aile hem dolandırıldı, hem de bebeklerini kaybetti!

★★★

Vahşete adı karışan 19 özel hastaneden 10’unun ruhsatları iptal edildi

Şüpheliler arasında olan Hakan Taşçı adlı hastabakıcının anlattıkları, bu işe çok fazla hastanenin ve sağlık görevlilerinin karıştığını gösteriyor. Taşçı:

“Ambulans şoförü Mert Özdemir’i CİMER’e ben şikâyet ettim. Şikâyet sebebim, bebek tüccarlığı yapmasından dolayıdır… Birçok özel hastane ile iş yapar. Genelde hastanelerde başhekimlerle, hastane müdürleriyle, anlaşarak bebek ticaretinden çok kâr ediyordu. Sadece para kazanmak için bebeklerin canını tehlikeye atıp hastanelere sevkini yapıyordu” diyor.

★★★

“Yenidoğan Çetesi”nde, doktor, hemşire, hastabakıcı, ambulans şoförü, hastane müdürü, vs, 47 sanık var. Bunların 22’si tutuklandı!

İnsanların canlarını emanet ettiği hastanelerde böyle insanlık dışı olayların yaşanması ülkemizin ne hale geldiğini, nasıl çürüdüğümüzü gösterdi.

Bunda Sağlık Bakanlığı’nın, dolaysıyla iktidarın büyük sorumluluğu olduğunu, fakat bugüne kadar tek kişinin bile istifa etmediğini hatırlatalım.

Ancak…

Toplum onları affetmeyecek!

Yaşanan olaylar karşısında “Vicdansızlık” kelimesi bile çok hafif kalıyor!

Devlet, görevlerine ihanet eden, vicdanlarını değil, cüzdanlarını doldurmaya bakan bu tür özel hastanelerin sorumlularını en ağır şekilde cezalandırıp, hastaneler dahil, kanlı parayla elde edilen tüm mallarına el koymalı!

Bugünleri anlatan kitap “Sağlıkta hapı yuttuk!”

Coşkun Bel, sağlık konusunda uzmanlaşmış araştırmacı bir gazeteci arkadaşımızdır.

Bir dönem, eski CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun Sağlık Politikaları Danışmanlığı’nı yapan Coşkun Bel bugüne kadar sağlık konusunda birçok kitap yazdı.

Ben, onun kitaplarının hepsini okudum. Eğer Sağlık Bakanlığı yetkilileri de o kitapları okusalardı, sağlığımız bugünkü hazin duruma düşmezdi.

Coşkun Bel’in “Sağlıkta Kırmızı Alarm” ve “Sağlıkta Hapı Yuttuk” adlı kitapları 4-5 yıl önce yayınlandı. “Hapı Yuttuk” kitabı âdeta bu günlerin geleceğini anlatıyordu.

Ona öldürülen bebekleri sordum “Bunlar sadece buzdağının görünen kısmı. Olaylar çok daha derin. Ne yazık ki, iktidarın yanlış sağlık politikaları neticesinde bu noktalara geldik!” dedi.

Çözüm yolları onun kitaplarında var.

Coşkun Bel, Kılıçdaroğlu döneminde CHP’ye 110 sayfalık bir sağlık raporu vermişti.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e o raporu ve Coşkun Bel’in en son kaleme aldığı “Sağlık Sorunları ve Çözüm Yolları” adı kitabını okumasını tavsiye ederim.  

GÜNÜN SÖZÜ

Başını acemi berbere teslim eden sonucuna katlanır!