Beşiktaş Kulübü'nün 3 Aralık'ta yapılacak olağanüstü genel kurul sürecini AA muhabirine değerlendiren Ürkmezgil, mevcut başkan Ahmet Nur Çebi'nin, Beşiktaş'a hizmet etmek yerine hesaplaşmalara girdiği iddiasında bulundu.
İyi bir iş insanı olmanın başarılı bir başkan olmak için yetmeyeceğini ifade eden Ürkmezgil, "Ahmet Nur Çebi'nin en büyük yanlışı, göreve geldiği zaman sadece Beşiktaş'a faydalı olmak, hizmet etmek yerine, diğer hesaplaşmalara, kavgalara, kinler ve nefretlere girmiş olması. O da doğru güzel şeyler yapabilirdi. Takıma, Beşiktaş'a faydalı olabilirdi. Bana göre en büyük yanlışı buydu. Beşiktaş'ı çok iyi tanımak ve Beşiktaş'ın içinde olmak lazım. Geçmiş yıllarda Beşiktaş'ın çok içinde olabildiğini sanmıyorum. Çok iyi işadamı olmak ayrı Beşiktaş Kulübü'nde başkan olmak ayrı bir şey." değerlendirmesinde bulundu.
"HER ŞEYİNİ BEŞİKTAŞ'A VERECEKSİN"
Beşiktaş'ı yönetmenin en büyük kriterinin "her şeyini Beşiktaş için vermek" olduğunu kaydeden Ürkmezgil, "Beşiktaş'ı yönetecek insanların gerçek Beşiktaşlı olması lazım. Beşiktaş'ı iyi anlaması lazım. Beşiktaş'ı çok sevmesi gerekir. Antalyaspor maçında kahroldum. İsyanım çok büyük oldu. Beşiktaşlı olun, Beşiktaş'ı sevin öyle Beşiktaş'a gelin. Beşiktaş'ı çok iyi bilecek ve anlayacak. Hiçbir şekilde Beşiktaş'tan manevi olarak beslenmek adına Beşiktaş'a gelinmeyecek. Her şeyini Beşiktaş'a vereceksin." diye konuştu.
Başkan Ahmet Nur Çebi'nin kongre kararı almasına rağmen aday olup olmayacağını çok geç açıkladığına dikkati çeken Ürkmezgil, "Mutlaka düşündüğü hesabı, kitabı vardı. Özellikleri adayların hazırlanmaları için uzun zaman bıraktığını söyledi. Bunu daha önceden düşünmüş olması lazımdı. Bu sürecin uzun olmasını çok doğru bulmadım." dedi.
"BURAK YILMAZ BÜYÜK HANDİKAPTI"
Ahmet Nur Çebi'nin bir diğer hatasının da Burak Yılmaz'la yola devam etme kararı olduğunu söyleyen Ürkmezgil, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Tek hata adaylıkla ilgili kararının uzaması da değil. Futbol takımındaki hoca değişiklikleri de çok yanlış yürütüldü. İlk söylenen tarih öne alınmadan önce Beşiktaş'ın 11 maçı vardı. İyi bir oyuncumuz ve kardeşimizdir ama futbol takımının Burak Yılmaz'a teslim edilmesi büyük handikaptı. Rıza hoca ve Samet hoca vardı. Bir cenazede karşılaşmıştım, Ahmet başkana da söyledim. Rıza'nın hiçbir şey talep etmeden gelmeye hazır olduğunu çok iyi biliyorum. Soyunma odası hadiseleri beni kahretti. Çok acı bir olaydı. Yaşanan olay çok üzücüydü. Zarar hanemize de bir sürü şey yazdırdı. Bu inadı da anlayamadım. Şenol hoca gibi Türk futboluna damga vurmuş, Beşiktaş'a şampiyonluklar kazandırmış hoca bile gidiyor. Burak ile ilgili inat nedir? Zaten hep inattan gidiyoruz, Fikret Orman'la inatlaşıldığı için bir sürü şeylerden zarara uğruyoruz. Ciddi bir şekilde dibe vurmuş vaziyetteyiz. Üzüntümüz sonsuz."
Olağanüstü genel kurula katılacak adayları da değerlendiren Ahmet Ürkmezgil, "Hasan Arat, iki kez seçime girdi ancak burun farkıyla kaybettiğini hepimiz biliyoruz. Beşiktaş'ta sporculuk geçmişi var. Geniş bir tabanı var. Beşiktaş'ı sevdiğine inanıyorum. Serdal Adalı'yı söylemeye gerek yok, Beşiktaş için hapse girmiş bir insan. Hep Beşiktaş'ın içinde oldu. Beşiktaş'ın başkanlığını kaldırabilecek bir altyapıya sahip. Emre Kocadağ da bizim zamanımızdan beri yönetimde. Emre'nin de bu işlerle ilgili pişmiş olması lazım. Daha evvel ne kadar Beşiktaş'ın içinde olup olmadığını bilmiyorum ama 10 senedir içinde. Serdal Adalı'nın da seçime girmesinden mutlu oldum. Üç adaylı bir seçimin doğru olacağını düşünüyorum. Hayırlısı olsun." ifadelerini kullandı.
Onursal Başkan Süleyman Seba da dahil olmak üzere tüm yönetimlerin tribün baskısıyla olağanüstü seçime gitmek zorunda kalmasını doğru bulmadığını da kaydeden Ürkmezgil, "Kesinlikle büyük bir handikap. Bu durum maalesef en çok Beşiktaş'ta oluyor. Bunun bir şekilde önüne geçilmesi lazım. Böyle bir şey olamaz. Bütün yönetimlerin bu şekilde gidiyor olması çok hazin. Bir şekilde önlenmesi gerek." şeklinde konuştu.