Bir devlet adaletle yaşar!

Devlet, adalet dağıttığı ölçüde güçlüdür.

“Adaletin olmadığı yerde huzurun sağlanmayacağı, refahın olmayacağı ve adaletin olmadığı bir devletin ayakta kalamayacağı” bizzat Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözleridir.

Nitekim tarih, adaletsizlik sonucu çöken devletlerle doludur.

Peki, Türkiye’de adalet var mı?

Var olmasını gönülden diliyoruz ama yaşanan olaylar inancımızı sarsıyor, ruhumuzu karartıyor!

Adında “Adalet” olan iktidar partisi (Adalet ve Kalkınma Partisi) “Sinan Ateş” davasıyla 22 yılın en büyük sınavlarından birini veriyor.

Ülkü Ocakları eski Genel Başkanı Sinan Ateş’in, Başkent Ankara’da güpegündüz pusu kurularak kalleşçe öldürülmesine ilişkin davanın ilk duruşması 5 gün sürdü ve 5 celse sonunda mahkeme 22 sanıktan 10’u için tahliye kararı verdi. Dava 19 Temmuz’a ertelendi.

★★★

Mahkemedeki gidişat, adalet arayan Sinan Ateş’in dertli eşi Ayşe Ateş’e ve gözü yaşlı annesi Saniye Ateş’e umut vermiyor.

Azmettirici olarak yargılanan eski Ülkü Ocakları yöneticisi Tolgahan Demirbaş’ın, eski MHP Milletvekili Olcay Kılavuz’un evinde yakalanmasının dosyaya girmesi talebinin bile reddedilmesi, adaletin sağlanacağına dair umutları zayıflattı.

Davayı soruşturan savcıların sürekli değiştirilmesi ve katilin kaçtığı aracın kime ait olduğunun araştırılmaması, Ateş ailesinin endişelerini arttırıyor.

★★★

Oğlunun “Beni öldürecekler” diyerek verdiği MHP’li isimleri mahkeme salonunda açıklayan anne Saniye Ateş:

“Bunlar devletin üstünde devlet mi? Oğlum çelik yelekle gelip ‘Bana suikast düzenleyecekler anne’ demişti. Ankara’nın göbeğinde kime gözdağı veriyorlar? Daha kaç Sinan öldürülecek?” dedi.

Acılı eş Ayşe Ateş, kocası Sinan Ateş’in bazı MHP’li siyasetçilerin adını vererek kendisine ‘Beni öldürtmek için kapı kapı dolaşıp kiralık katil arıyorlarmış!’ dediğini açıklayarak:

“Cinayetin failleri ve müdafileri bu siyasi cinayeti ‘alacak-verecek davasına’ indirme çabasında. Bir kumpas tiyatrosunun ilk bölümü sonlandı. Biz bu yargılamaya, eksik iddianameyle yapılan ‘yarım mahkeme’ diyoruz. Bu cinayeti ‘FETÖ yaptı’ diyerek kapatmak istiyorlar.” dedi.

★★★

Ortada örgütlü bir siyasi cinayetin olduğu apaçık belli...

CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in dediği gibi “Artık mızrak çuvala sığmıyor.”

Türkiye’de hukuk var mı, yok mu? Önemli sorun bu!

Sonuçta “Kamu vicdanını rahatlatacak bir karar” çıkmazsa, “Ateş davası” iktidar partisi AKP’yi de tutuşturacak!

Orhan Ayhan “Guinness Rekorlar Kitabı”na girdi

Dünkü sevdiğim haberlerden biri şuydu:

“Orhan Ayhan, Guinness Dünya Rekorlar Kitabı’na girdi”

Her yıl basılan “Guinness” dünyada kırılan rekorları ve ilginç özellikleri kayda geçiren önemli bir referans kitabıdır.

Orhan Ayhan, 1957 yılında Son Posta Gazetesi’nde spor muhabiri olarak gazeteciliğe başlamış, 1962 yılında TRT İstanbul Radyosu’nun açtığı “Spor spikerliği” imtihanında birinci olunca meslek hayatına TRT’de devam etmişti.

Futbol maçlarını en heyecanlı anlatan spikerlerden biri olan Orhan Aydan, daha sonra uluslararası boks maçlarını da aynı başarıyla naklederek alanında rakipsiz hale gelmişti.

“Guinness Dünya Rekorlar Kitabı” yönetimi, Orhan Ayhan’ın 61 yıl 275 gün ile dünyada en uzun kariyere sahip erkek spor spikeri unvanını elde ettiğini açıkladı.

“Ülkem adına mutlu ve gururluyum” diyen rekortmen Orhan Ayhan bugüne kadar 8500’ün üzerinde futbol ve boks maçı anlatmış bulunuyor.

GÜNÜN SÖZÜ

Başarılı olmanın yüzde 20’si şans ve yetenek, yüzde 80’i çalışmaktır.