Ülkemizde gerek genel siyaset, gerek yerel siyaset ve gerekse sendikacılık konusunda her zaman her yerde adını hissettiren, her zaman doğru tespitler yapan, doğru yerde doğru kararlar alan, ülkemizin bekası için duruş gösteren, vatanın, milletin ve sesi olduğu üyelerinin hak ve hukukunu korumak için gözünü budaktan esirgemeyen bir isim var.
Söyleyince hemen hepiniz, “Evet az bile yazdınız, biz bu kişiyi çok iyi tanıyor ve ülkedeki lider isimlerin böyle mücadeleci olmasını istiyoruz” diyeceksiniz.
Türk-İş Genel Başkan Yardımcısı Yardımcısı Ramazan Ağar’dan söz ediyorum.
Ramazan Ağar
Çok yakından tanıdığım Ağar, yıllardır siyaset ve sendikacılık konusunda gerçekten çok doğru tespitleri olan be masaya yumruğu vurduğunda savunduğu bir çok konuyu çözüme ulaştırmayı başaran bir figürdür.
Geçtiğimiz günlerde Adana ve Diyarbakır’da çok geniş katılımlı basın toplantıları düzenledi. Konfederasyonunun, üyelerinin ve geniş kitlelerinin karşı karşıya kaldığı güncel ekonomik sorunlara yönelik eylem planını açıklamak üzere Adana’ya gelen TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Ağar, TÜRK-İŞ 4. Bölgesi Temsilcisi Edip Gülnar ve 70’e yakın ilin sendika başkanı ile temsilcisinin katılımıyla bir düzenlediği toplantıda Ağar, “Emeğimizin karşılığı olan gelirimizin enflasyon verilerine kurban edilmesine karşı açık bir tavır alıyoruz” dedi.
Tarım-İş Sendikası Genel Başkanı İlhami Polat, Şeker-İş Sendikası Genel Başkanı İsa Gök ve TES-İŞ Sendikası Genel Başkan Yardımcısı Osman Güngör’ün de katıldığı basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtlayan TÜRK-iş Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Ağar, konfederasyon olarak 6 Ağustos 2024 tarihinde yaptıkları Başkanlar Kurulu toplantısında aldıkları kararı Türkiye genelinde bu eylem planının nasıl yapılacağını, hangi gün yapılacağını bilgi vermek anlamında bölgelere dağıldıklarını anlattı.
Bu toplantıların 81 ilde devam edeceğini ve yapmak istediklerini herkese anlatacaklarını söyleyen Ağar, “Bunları neden yaptık; elbetteki çalışma hayatında büyük sıkıntıların olmasından, çalışma düzeninin bozulmasından, kamuda işyerlerinde iş barışının ve iş verimliliğinin büyük oranda dengesizleştiğinden, enflasyonun dengesiz seyretmesinden, vergide büyük adaletsizlik olmasından, emeklilik sistemiminin tamamen bozulmasından, kamuda çalışan taşeron işçilerinin hala kadroya alınmadığından, 696 Sayılı Kanun Hükmündeki Kararname ile kadroya geçen arkadaşlarımızın hala sıkıntılarının büyük oranda devam etmesinden, yayınlanan Tasarrruf Genelgesi ile ilgili tepkilerimizden, asgari ücretle değil, bütün çalışanların artık ‘Zordayız, geçinemiyoruz’ feryatlarından dolayı bir arada bulunuyoruz. Bunların içerisinde kıdem tazminatları da, örgütlenme de ve Asgari ücretde var” diye konuştu.
Mecliste bütçe görüşmlelerinden önce Ankara Tandoğan’da bir miting yapmayı düşündüklerini de anlatan Ağar, bu yola baş koyduklarını, diğer sendika ve konfederasyonlarla birlikte hareket edeceklerini ve meydanlara indikleri takdirde nelerin olabileceğinin hayal bile edilmesinin zor olduğunu ifade etti.
Ülke ekonomisinin gerçekten berbat durumda olduğu, iktidarın bunu çözmek adına olumlu hiç bir adım atmadığı ortada.
Dünyanın hiç bir ülkesinde vatandaşına üzerine bu kadar giden, onu köşeye sıkıştıran bir iktidar yoktur zannımca.
Sevgili Ramazan Ağar eğer meydanlara inmekten söz ediyorsa mutlaka sonucunu alacaklarına kesin gözle bakıyordur.
Çünkü 30 yıldır tanıdığım Ağar bugüne kadar çıktığı her mücadeleden başarıyla ayrılmıştır.
Yolun açık olsun Ramazan Ağar.