BİZİM oralarda düğüne ‘toy’ derler.

Toy dediğiniz eğlenceli olur.

Çoğu zaman nikah bile önceden kıyılır. Toy sırasında resmi nikahla falan kimse uğraşmak istenmez.

Normal toyda pistte dans edilir, halay çekilir.

Oğlan tarafı kız tarafı ayrı yerlerde oturup birbirleriyle ilgili dedikodu yapar.

Görümceler, kaynanalar bir sürü anlamsız detayla boğuşur.

Gelinle damat masa masa dolaşıp misafirlerle sohbet eder, fotoğraf çektirir.

Bu sırada gelenler takılarını gelinin yanında dolaştırılan torbaya atarlar.

Ne mi takılır?

Eskiden en azından bir çeyrek altın takılırdı. 

Şimdi gram altın dahi lüks oldu.

★★★

Bir de sıradan olmayan toylar var ki son örneğini İstanbul Şişli’deki bir otelde gördük.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu BDDK’nın Başkan Yardımcısı Mustafa Aydın evlenmiş.

Öncelikle gelin ve damada mutluluklar diliyorum. Umarım bir yastıkta kocarlar.

Gelinle damat bir pistte durmuş, bankacılar, varlık kurumlarının yöneticileri, finansçılar, müteahhitler, sanayiciler ve siyasetçiler sıraya girmiş hem tebrik ediyor hem takılarını bırakıyor.

Gazeteci arkadaşım Timur Soykan’ın paylaştığına göre takıların değeri 150 bin lirayla 350 bin lira arasında değişiyormuş.

150 bin lira veren 100 kişi gelse 15 milyon lira toplanır.

Toya bak hizaya gel!

★★★

Geçenlerde sürekli toylara gitmek zorunda kalan bir belediye başkanıyla sohbet ediyorduk. “Ne takıyorsun” dedim. “En büyük banknotumuzu takıyorum” dedi. Sonra da gülerek “Hükümet 500 liralık kağıt para basmasın
diye de dua ediyorum”
dedi. 

Başkan var Başkan Yardımcısı var işte.

Biri katıldığı köy toylarında en büyük banknotu verdiğinden, Merkez Bankası 500 liralık kağıt para çıkmasın diye dua ediyor, diğeri yüksek faizle çil çil krediler dağıtan bankaların yöneticilerini toyuna çağırıp hediyelerini sandığa dolduruyor.

★★★

Bizim nahırcı Reşo Ağa’ya Mustafa Aydın’ın toyunun görüntülerini göstersen şaşkınlık içinde “Lo halaysız toy oluur?” der.

“Olur Reşo Ağa olur...

Hem de daha görkemli, daha ihtişamlı.

Artık ülkemizde iki tür toy var Reşo Ağa, öğren bunu.

Biri standart toy, diğeri BDDK toyu.”

Standart toyda müzik susmaz, halay pisti boşalmaz, eğlence gırla gider.

BDDK toyu, halaysız, danssız, dedikodusuz, görümcesiz, kaynanasız yapılır. BDDK toyunda gırla gidense eğlence değil görgüsüzlüktür.

Standart toyda gelin ve damat vardır.

BDDK toyunda damadın ya da gelinin oturduğu koltuk.

Gelenler damattan gelinden çok o koltuk için gelir.

Takılar o koltuğa takılır.

Milyonların havada uçuştuğu...

★★★

Geçmişte Müsteşarlık, Genel Müdürlük gibi görevlere gelen bürokratlar belli bir yaşam standardını yakalardı ama öyle zengin olmazdı. Üst düzey bir bürokrat zengin olduğunda hemen dikkat çekerdi. “Kesin rüşvet almıştır” diye tahminler yürütülürdü. Gerçek er ya da geç ortaya çıkar, haksız bir zenginleşme varsa hesap sorulurdu.

Şimdinin özellikle de Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin bürokratları çok hızlı zengin oluyor ve iktidar bunun sıradan bir durum olduğunu düşünmemizi, kabul etmemizi bekliyor.

Ülke artık servet transferleriyle zenginleşen iş insanlarıyla ve o serveti transfer ederken zenginleşen bürokratlarla dolu.

Yaparsa AK Parti yapar!

★★★

Gazeteci Ağabeyimiz Murat Yetkin, Aydın’ın toyuyla ilgili inceleme başlatıldığını yazdı. Çok merak ediyorum neyi inceleyecekler?

Mesela bankacıların, sanayicilerin, varlık şirketi yöneticilerinin, finansçıların, müteahhitlerin taktığı takıların miktarını öğrenebilecek miyiz?

Toyda gelen minik çaplı servet için Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek gelir vergisi talep edecek mi?

BDDK Başkan Yardımcısı Mustafa Aydın, toydan önce o zengin bürokratlardan biri miydi bilmiyorum. Ancak onun da artık zengin bürokratlar kervanına katıldığından nedense hiç şüphe duymuyorum.

Vatana millete hayırlı olsun!