Sevgili okurlarım, Türkiye’de her şey Recep Tayyip’in önderliğinde, onun yol göstermesiyle oluyor.
O olmazla hiçbir konuda eylem ve önlem yok...
Bütün bakanlar talimatı Recep Tayyip’ten alıyor, ya da öyle göstermekte bir sakınca görmüyorlar.
Dolayısıyla ortalıkta doğru dürüst bir hükümet falan da yok.
Adına hükümet denilen kurum tek başına asla ve kesinlikle karar alamıyor.
Onların karar alamadığı durumlarda devreye Saray’a doldurulmuş olan Cumhurbaşkanı danışmanları girip gereğini yapıyorlar.
★★★
Bu konuda size somut bir örnek vereyim...
Günlerden 4 Ağustos 2022...
İstanbul’da genelde yaşlıların ve engellilerin kalmakta olduğu Balıklı Rum Hastanesinde gündüz vakti büyük bir yangın çıkıyor.
Televizyon kanalları tam kadro canlı yayında.
★★★
İşte bu aşamada Cumhurbaşkanlığı başdanışmanı İbrahim Kalın’ın bir açıklaması geliyor:
“Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatları doğrultusunda yangına müdahale edilmektedir.”
Az sonra Kalın’dan ikinci bir açıklama geliyor:
“Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatları doğrultusunda hastaların tahliyesine derhal başlanmıştır.”
(Kalın şimdi MİT Başkanı.)
Ben de oturup ertesi gün için bir yazı yazdım:
“Kardeşim bu nasıl iştir, Tayyip olmasa hastane yangınına müdahale edilmeyecek miydi? Yatan yaşlı hastalar kurtarılmayacak mıydı?..”
★★★
Recep Tayyip birkaç gün önce bakanına talimat verdi:
“Borcu olan CHP’li belediyeleri silkeleyin!”
Silkelemek!
Bir cumhurbaşkanının ağzına yakışmayan sözcük.
Kim kimi nasıl silkeleyecek?
★★★
Şimdi birisi çıksın ve desin ki “Türkiye’de borcu olmayan belediyeler de var...”
Hangi partiden olursa olsun büyükşehirler, il belediyeleri, ilçe belediyeleri...
Borcu olmayan belediye varsa, sadece maaşları ödemekle yetiniyorsa onlara sormak gerekir:
“Yoksa siz hiç iş yapmıyor musunuz?”
Oysa 31 Mart seçimlerinde AKP’yi hezimete uğratan CHP’li belediyeler çok etkili bir yol seçmişti.
Özellikle AKP’den devralınan belediyelerin kapılarına ve binalarına devralınan borç miktarı da pankartlar halinde asılmıştı,
Şimdi o uygulama her nedense artık yok.
★★★
AKP’den devralınan borç miktarları korkunç boyutlarda idi.
Karşımıza inanılmaz rakamlar çıktı.
Şimdi silkelenmek istenen, hesaplarına el konulan CHP’li belediyeler bir yanda iş yapmaya çalışırken öbür yanda da çoğu AKP döneminden kalan bu borçların nasıl ödeneceğini kara kara düşünmekle meşgul.
Varsayalım bu borçları CHP’li belediyeler biriktirmişti...
Ve bunlar öylesine sorumsuzdu ki, biriken borçlara hiç aldırış etmeden her pisliğe göz yummuştu.
★★★
Bir an için böyle düşünelim ve sonrasında soralım:
“AKP’li belediyelerin borçları ne olacak, onlar ne zaman silkelenecek?”
Samsun, Rize, Erzurum, Trabzon, Ordu, Çorum, Kahramanmaraş, Gaziantep, Kocaeli ve daha niceleri...
Sayın sayabildiğiniz kadar.
Ellerinde her büyüklükte yüzlerce belediye var...
Ve bunların toplam borcu en az CHP’li belediyeler kadar.
Ama muhalefet partileri dahil bu konuyu irdeleyip üzerine giden hiç kimse yok. Kuzuların sessizliği!
★★★
Cumhurbaşkanını soracak olursanız, o ayrı bir olay!
O makama seçildiğinde Meclis kürsüsünde namusu ve şerefi üzerine tarafsızlık yemini etmiş olan şahıs!
Sanki sakız çiğniyormuş gibi kendi ettiği yemini hepimizin gözleri önünde sürekli çiğniyor ama eleştiren yok!..
★★★
Göreceksiniz, muhalefet belediyelerini silkelemek bu kadarla da kalmayacak.
Elleri başta İstanbul ve Ankara olmak üzere sırası geldikçe Antalya, Adana, Mersin, Balıkesir, Bursa gibi AKP’den alınan büyükşehirlere uzanacak ve sıra onların silkelenmesine gelecek.
Şimdi havayı kokluyorlar.
Ses çıkmıyorsa mesele yok.
Ses çıkarsa bir süre daha bekleyecekler.
Bundan sonra ne yapacaklarına zamanı gelince karar verecekler.
