Süper Kupa finalinde Galatasaray'ı 5-0 gibi farklı bir skorla mağlup eden Beşiktaş, kupayı müzesine götürdü. 

Geçen sezon ligde beklenenin çok altında bir performans sergilemesine, sürekli teknik direktör değişikliğine gitmesine rağmen Türkiye Kupası'nı kazanan Beşiktaş, yeni sezona yeni teknik direktörü ve yeni transferleri ile iddialı girdi.

Önde baskıyı çok iyi uygulayan, savunmada bireysel hata yapmayan, Fernandes'in hücuma daha çok katkı vermesiyle rakip savunmayı zorlayan bir Beşiktaş izledik Süper Kupa finalinde... Beşiktaş'ın yeni transferleri Paulista savunmayı, Rafa Silva orta sahayı, Immobile de hücum hattını toparlamış gibi görünüyor.

Sadece üç yeni transferle bambaşka bir kimliğe bürünen Beşiktaş'ta Giovanni van Bronckhorst'u tebrik etmek gerek. Elbette henüz istenen tempoda değil Beşiktaş ama sezonun ilk maçı olduğunu unutmamak lazım.

Bu sezon şampiyonluk yarışında iddialı olacağının sinyallerini veren Beşiktaş, fizik olarak da Galatasaray'ın çok çok üstünde bir görüntü sergiledi. Temposunu arttırabilirse ve futbolcular birbirleri ile oynama alışkanlığı edinirse yenilmesi zor bir Beşiktaş izleyebiliriz. 

Galatasaray ise Beşiktaş'ın aksine geçen seneki kadrosuyla çıktı sahaya... Ancak sanki ilk defa birbirleri ile oynayan, toplama bir takım görüntüsündeydi sarı-kırmızılılar... Orta sahada sık sık yerini bulmayan paslar, pozisyon bulmakta yaşanan sıkıntı, savunmada yapılan amatörce hatalar, "Bu takım geçen sezon nasıl rekor puanla şampiyon oldu?" sorusunu akıllara getirdi. 

Barış Alper Yılmaz'ın ağzıyla kuş tutsa takımda bir türlü yer bulamaması da ayrı bir soru işareti olarak karşımıza çıktı. Bölgesinde oynayan Hakim Ziyech'in bu kadar etkisiz bir performans sergilemesine rağmen, formayı Barış Alper'in giymemesi Okan Buruk'un tercih hatası olarak kayıtlara geçti.

Bu sezon şampiyonluk yarışı zor geçecek gibi görünüyor. Sezon öncesi durumlarına baktığımızda Beşiktaş'ın bambaşka bir kimliğe büründüğünü, Galatasaray'ın ise şampiyon kadrosunun sınıfta kaldığını söyleyebiliriz.