Ona göre insanlar adaleti vicdanlarında hissetmelidir. Adalet yaşamın her alanındadır. İnsanların huzuru da mutluluğu da adaletten geçer. Adalet varsa tüm ahlaki erdemler yerini bulmuş demektir. Önemli olan adaletin uygulanmasıdır.

Bugünü yaşarken geçmişteki olaylardan alınması gereken derslerin çok önemli olduğunu anlatan ‘Suyun suya benzemesinden daha çok geçmiş geleceğe ve hale (şimdiki durum) benzer’ diye ünlü bir sözü var.

Bu güzel insan ve nice güzel sözün sahibi dünya düşünce tarihinin en özgün eserlerinden biri olan Mukaddime’yi yazan ünlü tarihçi, sosyolog, filozof, siyaset ve devlet adamı İbn Haldun...

*

Dünya liderimiz işte böylesine önemli bir filozofun adını taşıyan İbn Haldun Üniversitesi’ndeydi önceki gün. Konuyu İstanbul’da yaşanan ve 29 insanın can verdiği yangın faciasına, isim vermeden İstanbul’da seçimi kazanan CHP’li belediye başkanlarına getirerek konuştu:

“Sürekli ahlak tüccarlığı yapan, işçinin, emekçinin hakkından bahseden bu çevreler önceki gün Beşiktaş’ta hayatını kaybeden 29 kişiyle ilgili çıkıp tek cümle kurmadılar. Bu binaya inşaat ruhsatını veren, imar ruhsatını veren ve binanın bodrum katlarını gazino haline getirmeye müsaade edenler kim? Şimdi tabii ki savcılarımızla bunu takip ediyoruz. Bunu kovalıyoruz, kovalamaya devam edeceğiz. Kimler bunlar? 29 vatandaşımızın ölümüne göz yumanlar kimler? Skandallar zinciri karşısında başlarını kuma gömmeyi tercih ettiler!”

29 insanın hakkının aranması, sorumlulardan hesap sorulacağının altının çizilmesi geçmişte yaşananları bilmesek alkışlanacak bir davranış.

Ne yazık ki yakın tarihimizde yaşanan yüzlerce olay internette bir tık ötemizde duruyor!

Örnek mi?

Geliyorum diyen ihmaller zinciri kopunca Soma’da 301 madencimizi yitirdik. Sorumlular peki? Yargılama yılan hikayesine döndü, davada tek bir tutuklu sanık kalmadı! Facianın ardından dünya liderimiz “Bunlar olağan şeylerdir. Literatürde iş kazası denilen bir olay vardır. Bunun yapısında, fıtratında bunlar var” demedi mi?

Samsun’da yaşanan sel felaketinin ardından TOKİ ve AKP tarafından yapılan açıklamalarda sorumluluk kabul edildi mi?

Ankara’da metro inşaatı göçtü, kaldırımdan geçen inşaat işçisi dev çukura düşüp öldü. Dönemin Ulaştırma bakanı Binali Yıldırım “Dünyada da böyledir, buna benzer olaylar olabilir. Normaldir” demedi mi?

Bursa Kemalpaşa’daki maden ocağında can veren 19 işçinin aileleri ile madenin patronu dönemin Çalışma bakanı Faruk Çelik’in ‘arabuluculuğunda’ bir araya gelip anlaştı. Patron işçi yakınlarına kan parası ödedikten sonra sorumluluktan kurtulmadı mı?

Zonguldak Türkiye Taş Kömürü Kurumu Karadon Müessesesi’nde grizu patladı, 30 madenci yaşamını yitirdi. Dönemin Çalışma bakanı Ömer Dinçer “Güzel öldüler” dedi! Sorumlular peki?

İstanbul Davutpaşa’da apartman katlarındaki maytap atölyesinde patlama ve yangın sonucu 21 işçi ölmüş, 116 kişi de yaralanmıştı. Açılan davada dönemin büyükşehir belediyesi, Zeytinburnu belediyesi, buraları denetlemediği ortaya çıkan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve elektrik kurumu suçlu bulundu! Ne oldu sonra, bilen var mı?

Ankara Ostim ve İvedik’te yaşanan patlamalar sonucunda 17 işçi öldü. Patlamanın yaşandığı ilk gün “Sanki burada işverenlerin gereken tedbirleri almadığı gibi bir yanlış kanaat var, bunu düzeltmek istiyorum” demedi mi dönemin Devlet bakanı Zafer Çağlayan?

AKP iktidarında meydana gelen demiryolu facialarında 1623 kişi yaşamını yitirmiş! Çorlu davasında sorumlu tutulan isim TCDD’nin başına geçirilmedi mi? Peki diğer sorumlulara ne oldu?

Rize’deki sel, Marmaris’teki orman yangını felaketinin ardından iki bölgeye de giden Erdoğan sorumlulardan bahsetmeden kurtulanların kafasına paket paket çay atmadı mı?

6 Şubat depremlerinden ancak üç gün sonra devlet duruma el koyabildi. Sorumlular nerede şimdi?

İliç’te dokuz işçimiz tonlarca toprağın altında kaldı. Değişiklik projelerine, verilen izinlere imza atan bakanlar dahil sorumlulara ne oldu?

Dünya liderimiz madem adaleti hayatın ta kendisi sayan İslam filozofunun adını taşıyan İbn Haldun Üniversitesi’nde konuşup ‘sorumluları kovalayacağım’ dedi... Biz de İbn Haldun’un Mukaddimesi’nde ‘reis’ dediği lider tarifi ile bitirelim yazıyı. Reis yol gösterendir. Reis adil kişidir!