Arkada ACDC’nin “Highway to Hell” (Cehenneme Giden Yol) şarkısı...  

Önde seçimi yüzde 41 ile kazanan lider alkışlarla sahne alıyor.  

İlk sözü “Amerika’yı” pardon “Arjantin’i yeniden büyük yapacağım. MAGA!” oluyor.  

Tanıdık değil mi? 

Peki soru şu!  

Aşırı sağcı Javier Milei, sadece 2 ay önce açık ara kaybettiği eyalet seçimlerinden sonra... Ara seçimleri açık farkla nasıl kazandı? 

Cevap tek kelime... Trump. 

★★★

Evet, yanlış duymadınız. 

Buenos Aires’te eylül başındaki 13 puanlık ağır yenilgi Milei’nin siyasi kariyerini sandığa gömebilirdi.  

Enflasyon aylık %1,5’e inse de (iki yıl önce %200’lerden), işsizlik %7,9’a vurmuş, peso sallanıyor, seçmen güveni eriyordu.  

O sırada Beyaz Saray’dan telefon geldi.   

Trump yönetimi Milei’ye “20 milyar dolarlık can simidi” uzattı. Ama şartı vardı... 

“Seçimi kazanmazsan bu destek buhar olur.” 

Herkes mesajı aldı. 

Milei kaybederse dolar da gider, ülke de biter. 

★★★

Bu yetmedi.  

Trump baktı ki işler iyi gitmiyor, Milei’yi 14 Ekim’de Beyaz Saray’a çağırdı. 

Arjantin Başkanı koltuğunun altında “mali rapor” ile koştu.  

Kapıda hazır bekleyen başkan, kırmızı halıda karşıladı.  

Trump, kameralar önünde omzuna dokunarak “Great leader!” (Büyük lider) dedi. 

Sanki Washington’ın onayı olmadan Arjantin’de iktidar olunamazmış gibi. 

Ardından bankalardan bir 20 milyar dolarlık paket daha açıkladı.  

Etti sana 40 milyar dolarlık yardım paketi... 

Bu sadece bir ziyaret değildi, meşruiyet töreniydi. 

Trump Milei’ye mührü bastı. “Bu bizim adamımız.” 

★★★ 

Ardından da medya bombardımanı başladı. 

Başkan’ın adamı en meşhur “TV programcısı” Tucker Carlson Buenos Aires’e uçtu. 

Elon Musk X’te Milei’nin “enflasyonla savaşını” göklere çıkardı. 

ABD muhafazakâr medyası Milei’yi “Latin Trump” diye pazarladı. 

İşsiz güçsüz kalan, ay sonunu getiremeyen, cep delik cepken delik Arjantinlilere...  

“Dünya Milei’nin arkasında. Cesaret et, oy ver” duygusu pompalandı.  

Ve ben söylemiyorum, ABD’li analistler söylüyor...  “Bu seçim, ABD’nin müdahalesi olmadan böyle sonuçlanmazdı” diye... 

Trump sadece seçim kazandırmadı, pahalılık ve açlıktan kırılan bir ülkede, gitmekte olan bir lideri parlatıp, muhalefetin ona yönelttiği ‘çılgın’, ‘iş bilmez’ etiketini kırdı. 

Milei bir anda “ekonomiyi batıran” adam değil, Washington tarafından aklanan devlet adamı oluverdi. 

★★★

Seçmenin önünde iki seçenek vardı.  

Ya ABD destekli acı reçeteyi yutmak ya da Washington desteği olmadan yeniden kaosun içine yuvarlanmak...  

Enflasyon yıllık %32’ye inerken, ücretler 2023’ten beri %20’den fazla erimiş, kamuda 55 bin kişi işten çıkarılmıştı. Ücretler ayda 450 dolardı ve bu para tek odalı (50 metrekare) bir ev kiralamaya anca yetiyordu.   

Ya dayan ya da yan... 

Tabii Milei kazandı. 

Trump da hemen sosyal medyadan müjdeyi patlattı: 

“Halk sözünü söyledi! Bizden çok yardım aldı. Ona çok güçlü destek verdim. Bu seçim sayesinde çok da para kazandık, çünkü tahviller yükseldi.” 

Evet, milyar dolarların boşa gitmediğini görmek güzel olmalı. 

Şimdi asıl sorun şu... 

‘Cehenneme Giden Yol’da direksiyonda Milei var.  

Ama navigasyonu tutan Trump. 

Müziğin sesi de açık. 

 

Kurallar koymayın bana

Hep eğlence, hep hız

Gittiğim yer cehennemse 

Varsın olsun...

Ben seçtim...

Hiiiiighway to Hell!..

Hiiiiiighway to Hell!.. 

 

Peki, Arjantin’in kaderini kim çiziyor?