Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 14 Haziran’da düzenlenen Uluslararası İslam Ekonomisi ve Finansı Konferansı’nda yaptığı konuşmada, “İstanbul’umuzu İslami finans ve ekonominin merkezi yapmayı hedefliyoruz” demişti. Edinilen bilgiye göre, Türkiye bu hedefe Katar ile birlikte ilerleyecek.

İslami finans hizmetleri ve teknolojilerini Türkiye üzerinden Avrupa’ya, Malezya üzerinden de Asya’ya açmaya hedefleyen Katar, İstanbul Finans Merkezi’ndeki yerini alacak. Doha, İstanbul ve Kuala Lumpur’da ortak teknolojik altyapı ve hukuki düzenlemelere sahip üçlü bir yapı kurulacak. Bu çerçevede Türkiye de şimdiden Katar Finans Merkezi’ndeki yerini aldı.

ÇALIŞMALAR HIZLANDI

Kasım 2019’da Katar Finans Merkezi İdaresi ve T.C. Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi arasında mutabakat zaptı imzalanmıştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Katar Emiri Tamim bin Hamad Al-Thani’nin huzurunda atılan imzalar ilk meyvesini verdi. Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi yurtdışındaki ilk temsilciliğini mart ayında Katar Finans Merkezi’nde açtı. Başkent Doha’da hizmete giren ofisin, Katar’daki finansal kuruluşların İstanbul Finans Merkezi’nde ve Türkiye’deki finansal kuruluşlar ise Katar Finans Merkezi’nde faaliyet göstermesini kolaylaştırmak için çalışmalar yürüttüğü öğrenildi. Levent Küçükdaban’ın temsilciğini yaptığı Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi’nin Doha bürosu, Katar’ın finans merkezindeki hukuk, mevzuat ve teknolojik altyapı deneyimlerinden de faydalanacak.

KATAR’IN PLANI

Ülke ekonomisinin sadece petrol ve doğalgaza dayalı olmasını istemeyen Katar, 2005 yılında finans merkezi projesini başlattı. 2017 yılına kadar yerel pazara odaklanan Katar 2017’den itibaren yabancı şirketlere kapılarını sonuna kadar açtı. Vergisel avantajları, kesintisiz kar payı transferi ve istihdam teşvikleriyle hızlı büyüyen Katar Finans Merkezi’nde hali hazırda çoğunluğu yabancı 900’den fazla firma ve 3 bin 500 çalışan bulunuyor. Katar Finans Merkezi’nde, ağırlıklı olarak finansal teknoloji (fintek) ve katılım finans şirketleri faaliyet gösteriyor. 2018 yılında İslami finans alanında yeni gelişen ülkelerle çalışma kararı alan Katar, Türkiye ve Malezya’nın da içinde olduğu üçlü bir yapı kurmayı planlıyor.  Katar, ortak teknoloji ve düzenlemelere sahip olan üç finans merkezi aracılığıyla 2 trilyon dolarlık İslami finans pazarından söz sahibi olmak istiyor.


TÜRKİYE’NİN HEDEFİ %20’YE YÜKSELMEK


Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi, 2007’de gündeme gelen ve 2012’den bu yana yapımı süren İstanbul Finans Merkezi’nde 2019 yılında ipleri eline almıştı. Varlık Fonu’nu devreye sokarak projede “devletleşmeye” giden Cumhurbaşkanlığı, projenin 2022 yılına yetiştirilmesi için inşaat sürecini hızlandırmıştı.

Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi projede ağırlığı, İslami usul ve esaslarla faaliyet gösteren “katılım finans” ile “fintek” olarak kısaltılan finansal teknolojiye vermeyi planlıyor. İslami finans kurumlarının sektörden aldığı pay 2002 yılında yüzde 2 bile değilken, bugün yüzde 6.3’e yükselmiş bulunuyor. Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi, bu oranı 2025 itibarıyla yüzde 20’ye çıkarmayı hedefliyor.