Sayın Özgür Özel, yeniden CHP Genel Başkanlığına seçilmenizden dolayı kutluyorum. Cumhuriyet’in kurucu partisine Genel Başkan olmak, onurların en büyüğü olmakla beraber, omuzlara yüklediği sorumluluğu taşımanın da zorluğu bir gerçek. Göreve başladığınız 8 Kasım 2023 tarihinden bu yana girdiğiniz yerel seçimlerde parti olarak büyük başarılara imza attınız. Genel Başkanlığa başladığınız günden bu günlere gelinceye kadar gösterdiğiniz insan üstü performans gerçekten övgüye değer. CHP, son yerel seçimlerde aldığı oylarla da Türkiye’nin birinci partisi oldu. Bu başarıya ulaşmak için başta siz olmak üzere , aday gösterilen Belediye Başkan adaylarının da birey olarak büyük katkıları oldu.
Şu anda iktidar olan Cumhur İttifakı'nın, her türlü yetkiyi kullanarak CHP’yi kuşatma ve başarısız kılma uğraşlarına da büyük bir enerji ile karşı duruyorsunuz. Verilecek mücadele sadece halka yüklenerek değil, parti yetkilileri ve milletvekillerinin de ellerini taşın altına koymaları ile başarılacaktır . Gösterilen bu başarıda emeğiniz büyük olmakla birlikte bir konuyu gözden kaçırmamalısınız. Yerel seçimlerde ve bugün yayınlanan araştırmalarda ki CHP oy oranlarının yüksek olmasında , 23 yıldan beri iktidar olan AKP’nin artık ülkeyi yönetememesinin de etkisinin büyük olduğu unutulmamalıdır.
Sayın Özel, son açıkladığınız parti program ile, toplumun artık nefes almakta bile zorlandığı bir dönemde, bir umut ışığı oldu. Yine bütçe görüşmelerinde de bir yandan bütçeyi eleştirirken, diğer yandan sosyal demokrat bir partinin Genel Başkanı olarak vaatlerinizi sıraladınız. Çıkılan yol dikenli ve uzun.
Meydanlara toplanıp dertleştiğiniz o kalabalıkların dayanılmaz sıkıntıları var. O kalabalıklar sadece halkın ekonomik açlığını değil, aynı zamanda demokratik bir hukuk devletine olan açlığını sizlere açıkça gösteriyor.
Sayın Özel; Artık bir gerçeği önceleyip, CHP’nin sosyal demokrat bir parti olarak orta direkten, emekten ve emekçiden yana olan vaatlerinizi gündeme koymalısınız. Bu da ancak yeni sosyal bir devrim yaratılarak başarılabilecektir. Ortada durarak herkese mavi boncuk dönemlerini geride bırakarak, toplumun gerçek yaralarını ortadan kaldırmalısınız. Özellikle CHP Sosyal demokrat bir parti olarak halktan kopuk olamaz, olmamalıdır.
23 yıllık AKP iktidarının ülkeyi getirdiği noktada halk inanılmaz sıkıntıda. Yeni parti programları ile birlikte meydanları dolduran tüm kesimlerin sizden devrim niteliğinde beklentileri var ve bu konuları meydanlarda duymak istiyor.
1. Cumhurbaşkanlığı makamı Çankaya’ya taşınmalı Cumhurbaşkanı görevde kaldığı sürece tıpkı ABD başkanları gibi tüm bireysel giderleri maaşından karşılanmalı.
2. Milletvekilliği bir memuriyet değil. Milletvekilliği emekliliği kaldırılmalı.
3. Meclis lokantası profesyonel işletmeler tarafından işletilmeli.
4. Milletvekillerinin ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin sağlık harcamalarının TBMM’ce karşılanmasına son verilmeli.
5. Milletvekili çakarlı saltanatına son verip, hata yaptıklarında yurttaş gibi ceza ödemesi sağlanmalı.
6. Özel hastaneler, özel Üniversiteler ve özel liseler içinde neler düşünüyorsunuz ??? Bu konular içinde kamuoyu neler düşündüğünüzü merak ediyor. Şimdi bunlarda nerden çıktı diye veryansın edecekler. Bunlar sokağın gün boyu konuştukları. Yeterince maaş alan vekilimin yemeğinin ve parası benim vergilerimden ödenmesin. O pahalılığı yaşamazsa benim neler çektiğimi bilebilir mi ?? O kamu hastanelerine değil de 5 yıldızlı hastanelerde çoluk çocuk bedava tedavi olursa, seçmenin kamu hastanelerinde neler çektiğini bilebilir mi ?? Katkı paylarının yoksul kesime nasıl ağır geldiğini, kendiside ödeyerek görsün. Çakarlı ile seyahat eden vekil , halkın seçerek TBMM’ne gönderdiği vekil, seçmeninin trafikte neler çektiğini bilebilir mi??
Özü şu; Sayın Özel, CHP ancak kendi sınırlarını aşarak, siyaseten gerçek bir kopuş cesareti gösterirse Türkiye’yi aydınlığı taşıyabilir. Aksi hâlde farkında olmadan iktidarın siyasal hattının yanı başında sürüklenmesi kaçınılmazdır.
SON SÖZ: “Yoksula gülmedim, zenginliğe özenmedim, faşistleri sevmedim, ezilenleri dövmedim, ben devrimci doğdum, devrimci öleceğim!”
CHE GUAVERA