17 erkek çocuğunu ve genci öldüren, cinayetlerinde tecavüz, işkence, yamyamlık gibi kan donduran detaylar bulunan ve 1994 yılında hapishanede öldürülen Jeffrey Dahmer, geçtiğimiz yıl Netflix'te hakkında yayınlanan bir belgesel ile yeniden gündeme gelmiş hayatı ve işlediği cinayetler tüm dünyada ilgi görmüştü. Dünyaca ünlü seri katil yeniden bir belgeselin merkezinde yer alıyor ve hapishanedeyken babasıyla yapmış olduğu ve daha önce duyulmamış olan telefon konuşmaları da ortaya çıkıyor. 1978 ile 1991 yılları arasında Wisconsin ve Ohio'da 17 genç erkeği ve erkek çocuğunu öldüren, kurbanlarına tecavüz eden ve sonunda 1992 yılında işlediği suçlardan dolayı mahkum edilen Dahmer, babası Lionel Dahmer'a büyükannesinin Wisconsin'deki evinde neler sakladığını anlatıyor.

O KONUŞMA İLK DEFA ORTAYA ÇIKTI

FOX Nation'ın My Son Jeffrey: The Dahmer Family Tapes adlı belgeselinde yayınlanacak yeni kasette, Dahmer hapishanede babasına küçük bir kutusu olduğunu hatırlatıyor: "İçinde ne olduğunu biliyorsun, değil mi? Batı Allis bölgesindeki son kurbanın mumyalanmış kafası ve cinsel organları." Seri katil, aşırı içki içtiği için ordudan terhis edildikten sonra 1981 yılında büyükannesi Catherine'in yanına gönderilmişti. Dokuz yıl boyunca büyükannesiyle birlikte yaşadı, ancak 1990 yılında, aşırı içki içtiği ve tuhaf davranışlar sergilediği için büyükannesi evden ayrılmasını istedi ve Dahmer da taşınmak zorunda kaldı. Ancak büyükannesiyle kaldığı sürede kurbanlarından biri olan Steven Tuomi'yi yakındaki bir otelde öldürdükten sonra mumyalanmış kalıntılarını büyükannesinin bodrumunda sakladı.

DUYDUĞUNDA ŞOKE OLDU

İlk defa ortaya çıkarılan kayıt da bu cinayetle ilgili. Şu anda 87 yaşında olan Lionel Dahmer, daha önce hiç duyulmamış kayıtta, oğlunun büyükannesinin evinde pornografi sakladığına inanırken oğlundan şoke eden açıklama gelir... Dahmer sohbete şöyle başlar: "Seninle paylaşmak istediğim bir şey var. Büyükannemi ziyaret ettiğin zamanı hatırlıyor musun? O küçük kutuyu hatırladın mı? Ahşaptı ama metal bir kaplaması vardı ve sen onu açmam konusunda çok ısrar ettin çünkü bende pornografi dergileri olduğunu düşünüyordun." Baba Lionel Dahmer da  "Evet, doğru. Hiçbir zaman bundan fazlasını düşünmedim" diyerek yanıt verir. Ardından oğlu şöyle devam eder: "Seninle tartışıyordum çünkü konuyu açmak istemiyordum. Neredeyse kavga edecektik, ben de kapıdan çıktım ve iki dakika sonra tekrar içeri girdim. Özür diledim."

KALINTILARIN KİME AİT OLDUĞU BELLİ DEĞİL

Kalıntıların Steven Tuomi'ye ait olduğu düşünülse de Dahmer; Jamie Doxtator, Richard Guerrero ve Anthony Sears'ı orada öldürdüğü için kutudaki mumyalanmış kalıntıların kime ait olduğu belli değil. Lionel Dahmer şu anda ikinci eşi Shari ile Akron'un yaklaşık 40 kilometre batısındaki Seville, Ohio'da yaşıyor. Oğlunun annesi Joyce'un bir ilişkisi olduğu için 1978'de ikili boşandı. 1994 yılında ise oğlunun tüm dünyayı dehşete düşüren suçlarını anlatan anı kitabı "Bir Babanın Hikayesi"ni yazdı. Dahmer, 1991 yılında Tracy Edwards'ın Dahmer'dan kaçmasının ardından tutuklandı. Milwaukee polisleri, Dahmer'in mutfağında, beş kesik kafa buldu. Ayrıca yedi kafatası, iki insan kalbi, bir kol parçası, bir gövde, iki iskelet, bir çift kopmuş el, iki kopmuş penis, mumyalanmış bir kafa derisi ve 57 galonluk asit varilinde eriyen üç gövde bulundu. Dahmer'in dairesine baskın yapan polisler ayrıca her kurbanın parçalanma detaylarını gösteren 74 Polaroid fotoğrafı buldu. Evde bıçaklar ve testerelerin yanı sıra kurbanlarında kullandığına inanılan hipodermik bir iğne ve elektrikli matkap da yer alıyordu. Dahmer, hapishanede art arda 15 kez ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı, ancak 34 yaşındayken Charles Sarver isimli bir mahkum tarafından öldürüldü.

BOĞUYOR, PARÇALIYOR, VÜCUTLARIN BİR KISMINI YİYORDU

Dahmer, gündüzleri bir çikolata fabrikasında çalışıyordu ama geceleri kurbanlarının çoğunu gey barlarda bulmak için dışarı çıkıyordu. Alkol alabilmeleri ve çıplak fotoğraflarını çekebilmek için onları Milwaukee'deki evine davet ediyordu. Kurbanlarını uyuşturuyor, boğuyor veya bıçaklıyor, ardından onları parçalıyor, vücutlarının bir kısmını yiyor ve diğerlerini buzdolabında veya evinin diğer bölümlerinde saklıyordu.
Dahmer'ın kurbanları...
Temmuz 1991'de, hedeflediği 18. kurbanı olan 52 yaşındaki Tracy Edwards, Dahmer'in kendisini kelepçeleyip bıçakla saldırmaya çalışmasının ardından kaçmayı başardı. Dahmer tutuklandı ve 17 genci öldürdüğünü itiraf etti. Dahmer, 14 ila 36 yaşları arasındaki mağdurları hedef aldı ve onları öldürdükten sonra cesetlere tecavüz ettiğini itiraf etti. Kurbanlarının en genci 14 yaşındaki Konerak Sinthasomphone iken en büyüğü ise 36 yaşındaki Eddie Smith'ti.