Bolat, "İş Dünyası İstişare Toplantısı" kapsamında, iş dünyasının sivil toplum kuruluşları temsilcileriyle Haliç Kongre Merkezi'nde bir araya geldi.
'TÜRKİYE EKONOMİSİ DE OLUMSUZ ETKİLENİYOR'
Olumlu makroekonomik gidişata rağmen, küresel enflasyon dalgasının Türkiye ekonomisini de olumsuz etkilediğini belirten Bolat, şöyle konuştu:
"Küresel faktörlere ilave olarak, jeopolitik riskler ve deprem felaketi ile özellikle son yıllarda zaman zaman maruz kaldığımız döviz kuru atakları ve bunun fiyatlara olan yapışkanlığı, yüksek bir enflasyonla karşı karşıya kalmamıza neden olmuştur.
Ekim ayı itibarıyla yıllık bazda tüketici fiyat endeksi yüzde 61,36 ve yıllık bazda yurt içi üretici fiyatları yüzde 39,39 seviyesinde gerçekleşmiştir. Ekimde aylık bazda ise tüketici fiyat endeksi yüzde 3,43, yurt içi üretici fiyatları yüzde 1,94 düzeyinde gerçekleşmiştir. Bu yılın eylül ve ekim verileri, enflasyon oranı artışının yavaşladığına işaret ediyor.
'ENFLASYONA KARŞI GELİR ARTIRICI TEDBİR ALDIK'
Hükümetimiz enflasyon sorununun farkında olup, ilk günden beri dar ve sabit gelirli kesimlerin hayat pahalılığının etkilerinden korunması, ve toplumun her kesiminin satınalma gücünün enflasyon oranından etkilenmemesi doğrultusunda gelir arttırıcı tedbirleri almıştır.
Hazine ve Maliye Bakanlığımız ile Merkez Bankasının kararlı biçimde uyguladıkları para, kredi ve maliye politikaları ile bu yüksek enflasyon sorunundan kurtulacağız. 2024-2026 yılları arasını kapsayan Orta Vadeli Programda yol haritası hedefleri ve alınacak reform tedbirleri açıkça belirtilmiştir. Nitekim küresel trendlere uygun olarak ülkemizde de enflasyonun artış eğiliminde bir yavaşlamanın başladığını görüyoruz."
Bakan Bolat, "Enflasyonu kısa vadede kendisi için yüksek kazanç gibi görenler, orta vadede pazar kaybı, satınalma gücü azalmasına bağlı talep düşmesi ve sermayenin erimesi tehlikesini unutmamalıdır. Ayrıca düşük fiyatlı ithal ürün rekabeti tehlikesi de başka bir risktir. Başka bir deyişle, üretici ve satıcı bindiği dalı kesmemelidir. Bugün artık birbirine bakıp fırsatçılık anlayışıyla sürekli zam yapıp fiyatları arttırma dönemi değil, fiyat indirerek sürümden kazanma dönemi olmalı." diye konuştu.
İLAVE TEDBİR VURGUSU
Fahiş fiyat, stokçuluk ve haksız ticari uygulamalarla kararlılıkla mücadele ettiklerini belirten Bolat, şöyle devam etti:
"Aralıksız devam eden denetimlere ilave olarak gerekli hukuki düzenlemeleri hızlıca hayata geçiriyoruz. Bu kapsamda, Ticaret Bakanlığımız ve bünyesinde yer alan Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu ile Reklam Kurulu tarafından, perakende marketlerden otomotiv işletmelerine, emlak-gayrimenkul firmalarından hizmet sektörü firmalarına kadar fahiş fiyat artışı, stokçuluk ve tüketicilere yönelik aldatıcı ve yanıltıcı uygulamalar içindeki yüz binlerce işletmeye yapılan denetimler sonucu idari para cezaları uygulanmıştır.
Söz konusu piyasa bozucu ve tüketicilere zarar veren faaliyetlere yönelik olarak 2023 yılında uygulanan idari para cezalarının toplamı 710 milyon TL'ye ulaşmıştır. Ticaret Bakanlığımızca yapılan denetimler rekabetçi, adil ve istikrarlı piyasa yapısını korumayı sağlamaktır. İhtiyaç halinde ilave tedbirler hayata geçirilebilecektir. Piyasanın tabii işleyişini bozan, haksız rekabet doğuran ve tüketiciyi yanıltan uygulamalara hükümetçe asla müsamaha edilmeyecektir." (AA)