Ne varsa gençlerde var!
Bu ülkenin kaderini genç kuşak değiştirecek.
Ülke, ezilen, horlanan, haklarını arayan gençleri tutup hapse atan bir zihniyetle yönetiliyor.
Bir kısım gençler, kısmetlerini başka ülkelerde aramak için yurt dışına giderken, kalan gençler, çözülmesi gereken sorunlarını dile getiriyor.
Seçimler erkene alınmaz da zamanında (2028 yılının mayıs ayında) yapılırsa, 6 milyon 500 bin genç, ilk defa oy kullanacak.
Seçimin sonuçlarını etkileyecek bir sayıdır bu...
★★★
Kısa bir süre önce Beyazıt Meydanı’nda, İstanbul Üniversitesi önünde CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in konuşmasından önce kürsüye çıkan üniversiteli bir genç, hazırladıkları bildiriyi okumuştu. Bildiride şu önemli ifadeler vardı:
“İşlerinden, evlerinden, sokaklarda bizleri izleyen, evlatlarının geleceği için endişelenen halkımıza sesleniyoruz...
Bizler, doğduğumuz günden beri Saray Rejimi’nden başka iktidar görmemiş, yoksulluğun pençesinde varoluş mücadelesi vermek zorunda bırakılmış, iş kazalarında can vermiş gençleriz.
Onurlu ve özgür bir gelecek için ekonomiden adalete, her alanda mücadele etmek zorunda kalarak büyüdük.
Bugün ise günlerce zindanlarda tutuklu kalan, sokaklarda işkence gören, tüm karanlığa karşı kampüslerinden meydanlara, umudu yeşeren gençler olarak, derhal çözümlenmesi gereken sorunlarımızı dile getiriyoruz.
Bu problemler çözülene kadar, sokakları da kampüsleri de meydanları da terk etmeyeceğimizi buradan ilan ediyoruz...
Bu ülkede, kendimize onurlu gelecek inşa edebilmek için buradayız...”
★★★
İşte, 2028 seçimlerinde ilk kez oy kullanacak gençler bunlar...
AKP iktidarı zamanında doğup büyüyen, AKP’den başka bir iktidar görmemiş olan genç seçmen muhalif bir yapıya sahip...
Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması, üniversiteli gençlerin CHP’ye olan ilgisini önemli ölçüde arttırdı.
Yapılan araştırmalar, ilk defa oy kullanacak genç kuşağın yaklaşık yarısının (yüzde 49.7) CHP’ye, yüzde 22’sinin de AKP’ye oy vereceğini gösteriyor.
Milliyetçi gençlerin önemli bir bölümü Zafer Partisi ile İYİ Parti eğilimli...
İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu ile hapisteki Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ın milliyetçi gençler arasındaki itibarı yüksek.
Özetlemek gerekirse, yapılan araştırmalar “Her 5 gençten sadece 1’inin iktidar bloğuna, her 5 gençten 4’ünün ise muhalefet partilerine yöneldiğini” gösteriyor.
Seçimin kaderini etkileyecek ciddi bir orandır bu!
2024’ü arar hale geldik!
“Gider eteri, gelir beteri” denir ya...
2025 yılının daha ilk yarısındayız ama 2024’ü arar hale geldik!
Türkiye’nin hazin kaderi midir bu, nedir?
TÜİK, “Enflasyon yüzde 37.86’ya indi” diyor ama fiyat artışlarına bakıyoruz, korkunç! Vatandaşın hissettiği enflasyon yüzde 70, yüzde 80...
Gelir dağılımı daha da bozulduğu için hayat pahalılığı çekilmez hale geldi.
Halkın insan onuruna yakışır bir şekilde yaşaması için enflasyon oranının Avrupa ülkelerindeki gibi yüzde 3, yüzde 5 bandına çekilmesi şart ama siyasi olaylar o kadar çalkantılı ki, bizde bu mümkün görünmüyor.
İşsizlik artmaya devam ediyor.
22 bin 100 liralık asgari ücret eridi gitti...
Emekliler ağlamaklı... Hele en düşük emekli maaşı olan 14 bin lirayla geçinmek zorunda kalanların hali içler acısı...
Açlık ve yoksulluk sınırında yaşayanlar çoğaldı!
Yanlış teşhis, yanlış tedavi, uygulanan ekonomik politikaların başarısızlığı, gelecek için de umut vermiyor.
Sadece sıcak parayı çekmeye, onlara güvence vermeye dönük para politikalarıyla ekonominin düzelmesi mümkün değil.
Turgut Özal döneminin ekonomiden sorumlu bakanı Prof. Dr. Işın Çelebi’nin kısa bir süre önce söylediği “Salon toplantılarıyla ekonomi düzelmez” cümlesi, sadece dört kelime ile ekonomi yönetiminin acıklı halini özetliyor!
GÜNÜN SÖZÜ
Kimseye “Vazgeçilmez demeyin! Mezarlıklar vazgeçilmez inanlarla doludur!
