Seçim sonuçları millete yeni bir umut getirdi. Türkiye artık gerçek demokrasiye kavuşacak, hak ve adalet yerini bulacak diye düşünenler çoğunlukta, ancak...

Şu ana kadar bu umudun gerçekleşeceğine dair bir işaret yok!

Cezaevlerinde hiç hak etmedikleri halde hâlâ acı çekenler var...

Mesela emekli generaller...

Yaşları 80’i aşmış, çeşitli hastalıklarla boğuşuyorlar, çok iyi tedaviye ihtiyaçları var. Cezaevi şartlarında yaşayamazlar... Fakat hâlâ hapisteler!

★★★

Yarın mübarek Ramazan Bayramı’nın ilk günü...

Hem CHP’nin demokratik seçim zaferini, hem de Ramazan Bayramı’nı kutlayacağız. Fakat...

Emekli generaller ve aileleri acı bir bayram daha yaşayacaklar!

Onurlarından ve vatan sevgilerinden vaz geçmeyen 5 emekli generalin cezaevi şartlarında yaşayamayacaklarını biz söylemiyoruz. Bu konuda Adli Tıp Kurumu’nun raporları var.

Emekli komutanların dosyaları uzun süreden beri Cumhurbaşkanı’nın masasında bir imza bekliyor.

★★★

Cezaevindeki emekli komutanlar 979 gündür cezaevinde yaşam savaşı veriyorlar:

E. Orgeneral Çetin Doğan (84 yaşında)

E. Orgeneral Fevzi Türkeri (84 yaşında)

E. Tümgeneral Temel Özkaynak (80 yaşında)

E. Korgeneral Yıldırım Türker (80 yaşında)

E. Tümgeneral Erol Özkasnak (79 yaşında)

Hepsinin, kalp ve damar hastalıkları, yüksek tansiyon, prostat büyümesi, bel fıtığı gibi ölümcül rahatsızlıkları var.

Adli Tıp Kurumu, Çetin Doğan Fevzi Türkeri, Temel Özkaynak paşalara “Kocama hali” raporu da vermiş bulunuyor.

Emekli generallerin böyle bir durumda hâlâ cezaevinde tutulmaları gerçekten vicdanları sızlatıyor.

★★★

E. Orgeneral Çetin Doğan’ın eşi Nilgül Doğan:

“Bugün ailem adına sesleniyorum. Ülkemizde idam cezası bundan 20 sene önce kaldırıldı. Ancak, adil olmayan ve siyasal nedenlerle yürütülen yargılama neticesinde eşim aleyhine verilen müebbet hapis cezası, fiilen idam cezasına dönmüş durumdadır. Anayasa’nın Cumhurbaşkanı’na verdiği görev ve yetkiler kapsamında bir karar alınmadığı takdirde, hasta olan eşim, bir kriz anında hastaneye yetiştirilemeyeceği için, idam cezasının infazı hücresinde gerçekleşecektir!” diyor.

Meral Hanım’ın hüsranı!

Meral Akşener, seçime hür ve müstakil girmeyi tercih ederek İYİ Parti’yi ağır bir yenilgiye uğrattıktan sonra 27 Nisan’da Olağanüstü Kurultay yapılmasına karar verip:

“Kurultayda genel başkan adayı olmayacağımı ilan ediyorum!” dedi.

Seçim boyunca yalan-yanlış ifadelerle CHP’ye hücum edip, AKP adaylarını kazandırmaya çalışması Akşener’in sonunu hazırladı. Ancak...

Kurultayda “Delegeler ısrar etti, ben de ısrarlara dayanamayıp yeniden aday oldum” der mi, bilemiyoruz!

İYİ Parti artık belini doğrultamayacak gibi görünüyor.

Politikada başkalarının değirmenine su taşıyanlar, sonunda mutlaka hüsrana uğruyorlar!

TEBESSÜM

Göz kamaştırıcı mal varlığı!

İktidarın Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı Turgut Altınok’a yakın arkadaşları:

“Yaa Turgut... Kaybedeceğin bir yarışa neden girdin?” diye sormuşlar.

Turgut Altınok gevrek gevrek gülerek:

“Hiç de bildiğiniz gibi değil bu iş... Benim amacım kazanmak değildi!” demiş ve eklemiş:

“Ben, malım-mülkümün ne kadar olduğunu valla merak ediyordum. Seçime girince, nasıl olsa rakiplerim tüm geçmişimi araştırır, her şeyimi ortaya döker, ben de ucu bucağı olmayan mal varlığımı zahmetsiz bir şekilde öğrenmiş olurum diye düşündüm!”

GÜNÜN SÖZÜ

Politika, çok siyasiye göre, servet yapmak için bir basamaktır!