Çeyrek finale ‘Türkiye’ yazdıran o son düdük sonrası sahaya serilen Milli Takım… Bu maç ve bu oyuncu grubu böyle anılacak çünkü Türk halkı uzun zamandır terinin son damlasına kadar mücadele edip, yorgunluktan bayılana kadar kazanmak için çabalayan bu takımı görmeyi çok beklemişti. Bize bu duyguları tekrar yaşattığınız için sonsuz teşekkürler Milli Takım. Yıllar sonra futbol ülkesine dönmekten müthiş keyif alıyoruz.

KİMSE TOPTAN ÇEKİNMEDİ

Hazırlık maçları da dahil turnuvanın en kaliteli maç başlangıcını yaptık. İsteğimiz, iştahımız, topla her temasımızda bize bu maçı almak istediğimizi gösteriyordu. Maça inanılmaz motive çıktık. En önemlisi topla temas etmekten hiç kimse çekinmiyordu. Ayağına top isteyen sayısı fazla olunca oyunumuz inanılmaz gelişti. Avusturya’nın ilk yarıda Arda’ya aldığı kabaca önlem saha yayılışında bize sayıca üstünlük sağladı. Bu avantajla topun sahibi biz olduk. Arda da sağolsun oyunda kaldığı süre boyunca çok top tuttu bize ilerde. Kaç adam çıktı üzerine sayamadım. Hem Avusturya’yı kendi sahasında zapt etmemizde hem de topu kenarlara taşıyıp oyunu genişletmemizde müthiş katkısı oldu. 

Maçı golle başlatınca rüzgar da arkamızdan esti. Öyle tehlikeli ve kaliteli hücumlar yaptık ki; Avusturya üstümüze gelmeye çekindi. Planlarını bozduk. Çünkü onların düşüncesi daha santrada bizi ön alan baskısıyla boğup skoru almaktı. İlk duran topta avladık onları. Sonra topu biz çevirdik. Dersimize iyi çalışmıştık. 

MERİH ESKİ CANAVARI ÇIKARDI

Merih de günlerdir rüyalarında bu maçı oynuyormuş gibi bastıkça yeri sallıyordu. Golü de atınca iyice bir eski canavarı çıkardı içinden. Saha lideri oldu bize. Göğüsledi savunma işini de mertçe. Sırtladı taşıdı bizi, koydu son 8 takım arasına.

MERT'İN İMKANSIZ KURTARIŞI

Avusturya öyle kırılgan bir takım değil. Peş peşe 2 maç çıkaracak fizik kapasite var. Bırakmadılar tabi. İkinci yarı merkezden çok etkili geldiler. 55’e kadar 3 net pozisyonun birinde topu kaleye sokabilseler daha erken stres yaşamaya başlayacaktık muhtemelen. Son yarım saat kontrolü de aldılar. İkinci golle bir darbe daha vurduk ama yine düşüremedik. 2-1’i bulduklarında son bölüm için endişe başladı. Maçın sonu çeyrek final olunca stresi de gruptaki stres gibi olmuyor. Daha büyüyor. 

Nefes almakta zorlanırken Mert Günok’un bu turnuvanın jeneriklerinde oynatılacak o imkansız kurtarışı yapması ve müthiş finalin son perdesi. Hayaller kurduran takım şimdi bize gerçekleri yaşatıyor. 

Bu genç takımdan bir turnuva takımı yaratmayı başardık. Bu çok büyük gurur meselesi. Eksiklerini bu kadar çabuk kapatan bir takım ancak karakter ile yapılabilirdi. Yaptık. 2008 ruhundan sonra bunu tekrar yakalamak hiç kolay olmadı. Bırakmayalım. Bu sinerji şans da yanımızda olursa neden bize yarı finali göstermesin?