Sevgili okurlarım, CHP’li belediye başkanları ve çalışma arkadaşları birbiri ardına gözaltına alınıyor ve sonra tutuklanıyor. Liste uzun.
Bu listede sekreterler, özel kalem müdürleri ve hatta makam şoförleri bile var.
Ancak bütün bu olanları bir süre sonra unutuyor ve meydanı yine iktidara brakıyoruz.
Tutuklama listesi dün itibarıyla şöyle:
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu.
Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar.
Antalya Belediye Başkanı Muhittin Böcek.
Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer.
Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan.
Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat.
Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık.
Beykoz Belediye Başkanı Alaattin Köseler.
Avcılar Belediye Başkanı Utku Caner Çaykara.
Gaziosmanpaşa Belediye Başkanı Hakan Bahçetepe.
Şile Belediye Başkanı Özgür Kabadayı.
Bunların tamamı İBB operasyonu kapsamında tutuklu!
Dün bunlara yeni bir isim eklendi, Beyoğlu Belediye Başkanı İnan Güney ve 44 kişi daha gözaltına alındı.
★★★
Ancak liste bu kadarla bitmiyor, başka tutuklular da var!
(Adana) Ceyhan Belediye Başkanı Kadir Aydar.
(Adana) Seyhan Belediye Başkanı Oya Tekin.
Manavgat Belediye Başkanı Niyazi Nefi Kara.
CHP Parti Meclisi Üyesi Baki Aydöner.
CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu.
Önceki dönem İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer.
Önceki dönem Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç.
Bunlar şu anda tam kadro tutuklu.
Adıyaman Belediye Başkanı CHP’li Abdurrahman Tutdere de gözaltına alınmış ve hakkında ev hapsi kararı verilmişti. Bu kararın kaldırılmasının ardından gecikmeli bile olsa Belediye Başkanlığı görevine iade edildi.
★★★
Haftalar önce tutuklanan bu CHP’liler hakkında acaba şu ana kadar herhangi bir savcılık iddianamesi düzenlendi mi?
Benim bildiğim kadarıyla hayır...
İddianame olmayınca tutukluların mahkemeye çıkıp kendilerini savunması da mümkün olmuyor.
Ekrem İmamoğlu olayı bunun en somut örneği. Aylardır bekliyor.
Bu arada bir başka tartışma konusuna da değineyim, Özgür Özel dahil pek çok siyasetçi, özellikle İmamoğlu duruşmaları başlayınca televizyondan canlı olarak yayınlanmasını istiyor...
Ve bu konuda TRT’nin adı geçiyor. TRT yayınlasın!
Hiç kimse bu hayale lütfen kapılmasın.
Birincisi, Tayyipgillerin böyle bir isteğe olumlu yanıt vermesi asla mümkün olmaz çünkü duruşmalarda gerçeklerin ortaya çıkacak olması onları ürkütür. Yine anımsadığım kadarıyla canlı yayınlanan son duruşmalar 1960’lı yıllarda Yassıada duruşmalarıydı ve o zamanki teknoloji nedeniyle radyodan verilmişti.
İkincisi, bu gibi duruşmaların şimdi TRT’den canlı yayınlanmasını istemek, kuzunun kurda teslim edilmesidir.
Olmayacak dualara amin demeyelim lütfen.
★★★
Sevgili okurlarım sadece CHP’li belediyelere değil, toplumun bütün kesimlerine karşı uygulanan baskı, korkutma ve sindirme süreci olanca hızıyla sürüp gidiyor.
Bu durum, yargıyı ele geçiren iktidarın elindeki en büyük silah.
Zaten dikkat edin, belediye olaylarında da aynı uygulama geçerli. Bir gün bile tutuklu kalmaması gereken masum insanlar içeri tıkılıyor ve sonrasında ömürleri demir parmaklıklar arasında geçip gidiyor.
★★★
Şimdi iktidarın şu sorulara yanıt vermesi gerekiyor:
Varsayalım CHP’li belediye başkanlarının tamamı hırsızdı! Bunlar çalıp çırpıyor, ihale ve alımlarında ve özellikle de imar değişikliği konusunda sürekli rüşvet alıp paraları cebe indiriyor, bir bölümünü de ‘partiye’ aktarıyordu...
Ve bunlar haklı nedenlerle tutuklandı!
İyi de kardeşim, bu memlekette irili ufaklı yüzlerce AKP’li belediye var. Bazıları Kayseri, Kocaeli, Gaziantep, Malatya, Erzurum, Trabzon gibi büyükşehirler.
Ellerinde korkunç paralar var. Bunlarda rüşvet dönmediğine, yolsuzluk yapılmadığına, paraların yandaş kesimlere ve dinci kuruluşlara hortumlanmadığına emin misiniz?
Dikkat ediniz, bırakın tutuklanmayı falan bir yana, bu güne kadar hiçbir AKP’li belediye hakkında soruşturma bile açılmadı.
O zaman akla şunlar geliyor...
Demek ki AKP’ye oy veren milyonlarca insanımız oylarını hep ‘dürüstlere’, CHP’ye oy veren milyonlarca insanımız ise ‘hırsızlara’ vermiş!
Demek bu işler böyle oluyormuş..
Vay anasını sayın seyirciler!
