Artık Adana’nın markası haline gelen ve uluslararası bir boyut kazanan Kültür ve Turizm Bakanlığının himayesinde gerçekleştirilen Kültür Yolu Festivali ile birleştirince çok daha yoğun bir programı bünyesinde barındıran, böylece etkinlik sayısı ve çeşitleri artarak daha çok kitlenin ilgi alanına ulaşmayı başaran Portakal Çiçeği Karnavalı devam ediyor.
Coşku tam hız sürüyor. Gerçekten Portakal Çiçeği karnavalı Adana için büyük artı değer yaratan bir etkinlik oldu.
Adana’nın bilinirliğini Türkiye ve dünya genelinde artırdı. On binlerce kişi sokaklarda ve şu yokluk, yoksulluk günlerinde eğlencenin, biraz nefes almanın tadını çıkartıyor.
Şehir dışından binlerce kişi Adana’ya akın ediyor. Otellerde yer kalmamış, kebapçılar dolu, taksici, seyyar satıcı, market… Hepsi bayram ediyor. Tabi ki neredeyse bir milyona yakın kişinin direkt ya da dolaylı olarak etkileşimde bulunduğu bir etkinlikte bazı aksaklıklar olmaması mümkün değil.
Önemli olan bunların tespit edilmesi ve yıllar içinde bir daha tekrarlanmayacak biçimde düzeltilmesi. Fakat ne yazık ki bir Karnaval tarihi boyunca bu “ders alma” olayını bir türlü öğrenemedik.
Hatalardan bir türlü ders alamadık. Aynı hataları her yıl sürdürüyor, aynı yanlışları yapıyor, aynı eziyeti; aynı kargaşayı, aynı trafik rezilliğini hem Adanalılar olarak biz çekiyoruz hem de buraları ballandıra ballandıra anlattığımız ve bize inanıp Adana’ya gelen konuklarımıza yaşatıyoruz.
Nasıl mı?
İlk yapıldığı yıldan bu yana üstüne koyarak, eksiklikleri tamamlanarak bugünlere gelmesi beklenen Portakal Çiçeği Karnavalı bırakın eksiklikleri tamamlamayı, her geçen yıl artan ziyaretçi trafiğini yönetmekte zorlanan kadrolar, eleştirilere kulak tıkayıp eksikleri görmemeyi tercih ediyor.
Burada konuyla ilgili yazan bazı meslektaşlarımın yazdıklarından da istifade ederek şunları aktarmalıyım:
Örneğin festival etkinliklerinin çoğunlukla yapıldığı Merkez Park ve çevresi… Nereden bakarsanız bakın en az 15 tane at; alanda tur atarken etrafa saçtıkları pislikler yetmezmiş gibi bin bir emekle bakımı yapılan güzelim mevsim çiçeklerinin olduğu tarhlar ve yeşil alan at toynakları altında tarumar edilmiş, her yer köstebek yuvası gibi bozulmuş durumda. Allah aşkına, festival alanında belli bir planlı gösteriye dahil olmayan hayvanların ne işi var? Merkez Park’ın hemen karşısında Arif Nihat Asya Parkı içerisinde oluşturulan Tur Otobüsleri Park Alanı ise tur otobüslerine yer bırakılmayacak şekilde özel binek araçlarla dolu. Zabıta dersen ara ki bulasın!...
Satıcılar tutturduğuna göre satış yapıyor. Merkez Park’taki etkinliklere gelenler etrafı barikatlarla çevrili olan bu alana girebilmek için adeta uzun mesafeleri kat etmek zorunda bırakılıyor.
Güvenlik kaygısıyla oldukça geniş olan bu alana farklı noktalardan giriş vermek yerine gelenleri geldiğine pişman edecek şekilde iki noktadan giriş vermek, pek akıl karı olmasa gerek.
Asma Köprüler yasaklanmış durumda. Yüreğir’de oturan ve karnavala gelmek isteyenler, en az 2 kilometre yol yürümeye zorlanıyor. Asma köprülere iki kontrol noktası koymak zor mu?
Kent içi trafik ise tıkanmış halde. Araç şoförlerine de yayalara da zor anlar yaşatan ve sinirleri harap eden trafik çilesi de ayrı bir dert. Yaşananlar karnavalı düzenleyenlerin; önlem alma noktasında boşvermişliklerini veya kurumlar arasındaki iletişimsizliği gösteriyor.
Diyanet İşleri Başkanlığı uhdesinde olan Merkez Camii’nin yanı başında olan otoparktaki alt geçit, tam bir facia. Atatürk Caddesi ve çevre caddelerdeki yağmur sularının bağlı olduğu Seyhan Nehri kenarındaki kanal kapakları açıldığında nehirdeki sular alt geçide dolarken, kapakların kapalı olduğu anlarda da yağmur suları alt geçitte birikmekte ve ortaya çirkin bir görüntü çıkmakta.
Bu alt geçit pis kokulardan ve karanlık olmasından dolayı maalesef korku filmlerindeki platoları andıran görüntülere ev sahipliği yapıyor. Her gün onlarca insanın geçmekte olduğu bu alt geçit; karnaval sırasında Tur Otobüsleri Park Alanı’ndan karşıya geçmek zorunda olan misafirlere de zor anlar yaşatıyor.
Ayrıca Adana’nın tanıtımı açısından daha ilk anlarda olumsuz puan almasına yol açıyor. 2 gün boyunca ASKİ ekipleri 3 adet motopompla 7/24 su boşalttı ama alt geçit hala pis, hala su içinde ve hala karanlık… Öte yandan Merkez Park’ta, Atatürk Caddesi’nde, Atatürk Parkı’nda, Ziyapaşa Bulvarında Karnaval coşkusu sürüyor mu sürüyor?
Evet, yukarıda saydığımız bu görüntüler belki saydığımız güzergahlarda eğlenen insanlar için farkında oldukları bir olumsuzluk değil fakat, başta Adana’ya şehir dışından gelenler olmak üzere on binlerce kişi de bu olumsuzluklara tanık oluyor ve Adana ile ilgili anılarıyla beraber gidecekleri yerlere götürüyor.
Sonuç olarak, aradan geçen onca yıla rağmen, Portakal Çiçeği Karnavalı, aynı coşkuyla sürüyor sürmesine ama…
Aynı kargaşa, aynı curcuna, aynı trafik çilesi, aynı kirlilik, aynı başıbozukluk, aynı fahiş fiyatlar, aynı sağlıksız üretim ve tüketimle beraber sürüyor…
Karnavala emeği geçen iyi niyetli kişi ve kurumların artık bu konu üzerine de kafa yorması gerekiyor…