Bir takım nasıl bu kadar pozisyon verir dedim, Bodo ataklarını izlerken... Sezona erken veda böyle oluyor. Daha lig var.
Kaybetme alışkanlığı sizi süratle dibe çeker. Sorumluluk almazsanız, bu kez aşağıda uğraşır durursunuz. Beşiktaş geriden oyun kuramıyor. Üçüncü bölgede pres yapar gibi görünen bir takım ve çabuk atağı başlatacak iyi pasları yapamayan oyuncu grubu...
Takım savunması bu kadar yumuşak olmamalı. Bodo, üç pas yapıp kendine şut imkanları yarattı istediği kadar... Her topa müdahale etmeye çalışan, pas veren, pres yapan Gedson kaybolup gitti ilk devre... Bailly sakatlandıktan sonra, savunmada işler daha kötüye gitti. Çünkü, sıfır konsantrasyon ile Amartey girmişti. Onun hatası ile Bodo, golü rahatça buldu. Moumbagna ilk golde olduğu gibi ikinciyi de çok rahat attı. Rosier ve onun yerine giren Onur inanılmaz formsuzlar.
Orta alan, stada çok yakın Maçka Parkı gibi... Rahat rahat geçiyor rakipler... Zaynutdinov, ‘Her yerde oynar. Müthiş oyuncu’ dediler. Daha bir bölgede iyi maçını göremedim. Tayfur’un golü güzeldi. Taraftarın verdiği enerji ile baskıya başlamıştı Beşiktaş...
Rebic'in, bu takımın banko oyuncusu olması gerekiyordu. Bu kadar klas bir oyuncuyu oynatamamak, ayrı bir hikaye herhalde... Gol atmak için bütün riskleri aldı Beşiktaş... Ortaya yine kayıp bir maç çıktı.
Bu takımın başına gelecek yeni teknik direktörün işi hiç kolay gözükmüyor. Yeni yönetimin yollarını ayıracağı o kadar çok oyuncu var ki, bütçe yetmez. Yine ufukta feda günleri gözüküyor.