Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, “Ülkemizi huzur ve istikrar adasına dönüştüren kazanımlarımızdan taviz vermeyeceğiz” demesi “hangi kazanımlar” sorusunu akıllara getirdi? Bu kazanmış halimiz ise, neyi vereceğiz kaybedince? İstanbul Sanayi Odası ve MÜSİAD’ın yaptığı araştırmalara göre, eylül ayında sanayideki durum daha da kötüleşti... Görünüşe göre ekim ayı eylülden, kasım ayı ekim’den daha kötü olacak gibi... Nereden hatırlıyorum ben bu cümlenin benzerini? Neyse...

★★★

Son altı aydır sürekli düşen sanayi endeksleri, 2020 yılının Mayıs ayından bu yana en kötü seviyeye indi. O da pandemi dönemi... Sokağa çıkma kısıtlamasının olduğu günlerdi... Şimdiki bahanemiz ne ola ki? Enflasyonu düşürmek için uygulanan politikalar ekonomide durgunluğa neden olur. Buraya kadar tamam da ülke ekonomisi keşke sadece faizleri indirip, çıkartıp, döviz kurlarıyla oynayıp yurt dışından borç bulmayla düzelseydi... Var mı örneği?

★★★

Araştırmaların kapsadığı 10 sektörün tamamında üç aydan bu yana devam eden siparişlerdeki yavaşlama eğilimi eylülde daha da hızlandı. Sanayi Bakanı “istikrar” ile bunu mu kast etti acaba? Bu 10 sektörün tamamında aynı anda 6 yıldan bu yana ilk kez istihdamda düşüş yaşandı. Bakan bey “huzur” da demişti. Duyan da sanacak ki, işsiz kalanlar sahil kasabasına yerleşti.

İstihdam kaybının en belirgin olduğu sektör ise tekstil oldu. Yıllar yılı birbirini etkileyen zincirleme hatalarla bugünlere gelindi. Tekstilin çöküş yaşaması sürpriz değildi... En basiti... Bir zamanlar 900 bin ton üretimle dünyanın sayılı pamuk üreticilerinden Türkiye tarımı öylesine bitirdi ki, GAP devreye girdiği halde pamuk üretimi 400 bin tona kadar geriledi.

★★★

Bu yıl bütün işverenler için çok zor bir yıl oluyor. İşler 2025’te daha da kötüleşecek. Peki sanayiye destek olmayı denesek... Harcamaları kıssak... İsrafı önlesek...  Ne bileyim yap-işlet-zengin et modelinden vaz geçsek? Tasarruf etsek? Yok ki niyet! Bu sefer de karşımıza değerli Türk Lirası sorunu çıkacak. Zira bütün para politikası stratejisi onun üzerine kurulduğu için pek bir değişiklik olmayacak.

★★★

Sanayi sektörleri sallanıyor da hizmet sektörleri arada sıyırdı mı kendini? Bankacılık sektörü bile sendeledi... Ağustos ayında sektörün net kâr rakamı 34.4 milyar TL ile aylık bazda yüzde 2 ve geçen yılın aynı ayına göre ise yüzde 40 geriledi. Çözüm olarak sunulan ne? Nefes aldı vergisi, rüzgar esti vergisi, güneş açtı vergisi... Kulak arkası vergisi, dünya lideri tarafından yönetilme vergisi...  Bir yerde bir hata var sanki... Siz hiç gördünüz mü vergileri artırarak kurtulan ekonomi?