Sevgili okurlarım, MHP ortaklığı dönemini saymasak bile 21 yıldan beri tek başına iktidarda olan bir partinin ‘marifetlerini’ her gün görüyoruz.
Milyonlarca insanımız gerek belediyelerden ve gerekse başka kurum ve kuruluşlardan yardım almadan geçinemiyor.
Geçinmek bir yana ayın sonunu getiremiyor.
Son resmi rakamlar belli:
En az 12 milyon aile yardım almadan yaşayamıyor.
Peki yardım dediğiniz ne?
Belli ucuz gıda paketleri, ekmek ve bir miktar para...
Onlara söylenen de belli:
“Al şunu da bize dua et!”
Tabii ki böyle durumlarda duadan çok daha önemli bir husus devreye girer ama hiçbir zaman açıktan söylenmez!
“Oy ver vatandaş oy, senin oyun bize lazım. Bizi unutma!”
★★★
Devlet bu büyük kesimleri doyuramıyor, beslemesi mümkün olmuyor.
Bu işler komik düzeyde, sadaka düzeyinde olan asgari ücretle falan çözülecek gibi değil.
İşte o zaman herkes başının çaresine bakmaya başlıyor.
Kumar ve şans oyunları siteleri bu aşamada devreye giriyor.
Önleri açık...
Çünkü onlara (her nedense) hiç kimse dokunamıyor.
★★★
Geçenlerde burada yazdım, anlatmaya çalıştım...
Bunlar benim telefonuma da abone olmuş durumda.
Hepsi belli telefon numaralarından olmak üzere bu dolandırıcılardan mesajlar geliyor...
Önce bir vaatte bulunuyorlar...
“Şu kadar bonus kazandın, şu kadar freespin kazandın. Hemen oynamaya başla!”
Bu rezilliği yazarken, dolandırılmak istenen sanki sadece benmişim gibi iyimserdim...
‘Devlet bu soyguna dur demenin çaresini mutlaka bulur’ diyordum.
Hiçbir çare bulunmadı çünkü aynı mesajlar herhalde yüz binlerce kişi gibi bana da aynen gelmekte.
Kumar ve şans oyunlarıyla uzaktan yakından ilişkiniz varsa deneyin, nasıl söğüşlendiğinizi hemen görüverin!
★★★
Sevgili okurlarım, son günlerde bu gibi işlerin çok daha büyük boyutlu olanları da piyasaya çıktı...
Gerçi kumar değil ama Denizbank’ta bazı ünlü kişiler arasında döndürülen bir çark!
Turnikede yer alanlar arasında kimler yok ki!..
Tezgahın önde gelen figüranları Denizbank’ın bir şube müdürü, eski ve çok ünlü futbolcular ve ayrıca zaman aşımına uğramış bir ‘imparator’.
★★★
Özellikle bu futbol ekibinin üzerinde durmaya değer...
Bunların her biri Türkiye’nin en varlıklı insanları...
Uzun yıllar süresince ellerine geçen bütün paralar dolar ve euro ile...
Bunlar Türk lirasını ancak bakkala gittiklerinde kullanırlar!
Kazançlarında kimsenin gözü yok ama futboldan kazandıkları paralar muazzam rakamlara ulaşıyor.
“Sonsuz” demek abartı olmaz.
★★★
Her insan parasını çoğaltmak ister ama kusura bakmasınlar, bu konuda bu arkadaşların biraz gözü dönmüş.
Şiddetli bir para hırsına kapılmışlar.
Daha yüksek gelir hırsı.
Ellerindeki servet demek ki yetmemiş...
Dosyalarda milyonlarca dolar yer alıyor...
Ve bu paraların çoğu bankanın şube müdürüne ‘çantalar içerisinde’ teslim ediliyor.
Her şey gizli kapaklı.
Adam örneğin üç milyon dolar nakit parayı bavulla, pastanede teslim ediyor.
Akıl alacak şey değildir.
Bizim ‘imparator’ bu konularda bakalım neler diyecek, hangi gerekçeleri kullanacak, şimdilik bilinmiyor!
★★★
Türkiye’nin şu tablosuna bakınız...
Bir yanda yarım kilo kıyma, belediyelerden gıda paketi ve ekmek alabilmek için sabahın köründe kuyruğa girenler, öbür yanda ise ceplerindeki milyonlarca dolarla yetinmeyip daha fazlasını alabilmek hırsıyla uyanıklık eden eski futbolcular ekibi!
Hiç kimse, medyamız dahil işin bu boyutlarına şimdiye kadar ayrıntılı bakmak istemedi.
Tablo karanlık.
O kazançların vergilerinin ödenip ödenmediği bilinmiyor.
Denizbank’ın patronu olan Hakan Ateş bu işin neresinde nasıl durmuş, o da bilinmiyor.
Arkadaşlara hırs basmış, dolarlar alınmış verilmiş, çantalara bavullara sığdırılmış, cicim ayları bitene kadar anormal yüksek faizler havada uçuşmuş, sonrasında olan olmuş, işin cılkı çıkmış ve tren raydan çıkmış.
Kendim ettim kendim buldum şarkısı...
Hiç kimse ağlaşmasın.