Terörün ilk başladığı dönemde de bölücü terör örgütü PKK’nın ve dinci terör örgütü Hizbullah’ın önemli merkezlerinden birisi Diyarbakır’dı. Birçok eylem burada planlanıp, uygulamaya konuluyordu. 

Şu günlerde TBMM’de oluşturulan “Terörsüz Türkiye” komisyonunda yapılan konuşmaların yansıması Diyarbakır’da da görülüyor. Abdullah Öcalan’a ‘Umut Hakkı Yasası’nın çıkarılması için yürüyüşler yapılıyor, sloganlar atılıyor. DEM Parti’lilerin organize ettiği yürüyüşlerde, PKK’nın flamaları ve Öcalan’ın fotoğrafları da yer alıyor. Açıkçası bu süreç DEM’e olan ilgiyi de artırdı.

Diyarbakır’da yaklaşık 6 yıldır terör yok gibi. Halk huzurlu, herkes işinde gücünde. Ama işsizliğin de had safhada olduğunu belirtmiş olalım. Diyarbakır’da Gazi Caddesi gece saat 23’te, 24’te bile alabildiğine kalabalık. İnsanlar yürüyor; ciğerciler, tatlıcılar o saatlerde dolu.

Kentte terörün yaygın olduğu dönemlerde gazetecilerin buluşma yeri Demir Otel’di. Demir Otel’de hemen her gazetecinin anıları vardı. Turizm geliştikçe otellerin sayısı da artmış. Kentin yeni yerleşim bölgesi Kayapınar; bulvarlarıyla, parklarıyla yeni bir Diyarbakır oluşmasını sağlamış. Bugün kentin nüfusu 2.5 milyonu buluyor.

SUR’DA OLANLAR

Diyarbakır yine bir çözüm sürecine girdi. Cizre, Nusaybin ve Sur ilçelerinde hendekler kazıldı, kurtarılmış ilçeler oluşturulması hedeflendi. Sıkça askeri araçtan anons yapan, teröristleri teslim olmaya çağıran komutan Albay Orkun Özeller’di. Özeller aylarca çatışmaların sürdüğü bu bölgeyi anlatırken ‘meğer tüm çatışma bölgesi 500 metrekarelik bir alanmış’ diyor. Özeller, siviller zarar görmesin diye çok dikkatli davranmıştı. Orkun Albay, cezaevine konulmadan kısa bir süre önce eşiyle birlikte Sur ilçesine geldi. Teröristlerden kurtardıkları ilçenin bugünkü hali, onu hayli etkiledi. Ve o dar sokaklarda Sur halkına sarılarak fotoğraf da çektirdi.

Dört ayaklı minare; depremlere, üzerinde ağır silahlardan çıkan mermilere rağmen dimdik ayakta duruyor. Hemen yolun karşısında Ermeni Kilisesi ve tarihi doku da gelenlerin uğrak yeri oldu.

BAŞKA BİR TERÖR VAR

Diyarbakır’da terörün olmaması kente büyük bir canlılık katarken, bu kez yeni bir terör dalgası başladı. Bu da organize suç terörü. Oluşturulan organize suç çeteleri özellikle sanayicilerin üzerine çökmeye çalışıyor. Hükümetin izlediği ekonomik politikalar da bir dönem tekstilin önemli merkezi haline gelen Diyarbakır’da da fabrikaların kapanmasına neden olmuş. O yüzden işsizlik daha da artmış durumda.

YENİ SÜREÇ

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kurulan komisyonda yapılan konuşmalar, Diyarbakır başta olmak üzere bölgede yakından izleniyor. Abdullah Öcalan’ın ‘umut hakkı’ yasası çıkarılıp tahliyesinin sağlanmasının yanı sıra cezaevlerinde bulunan 7 bine yakın PKK’lının da af kapsamında tahliyesi ve kendilerine iş verilmesi de büyük beklenti yaratmış. Konuştuğumuz kişiler PKK’lılara affın çıkıp çıkamayacağını sıkça soruyor.

Meclis’teki görüşmeler, konuşmalar DEM Parti’ye olan ilgiyi de artırdı. Diyarbakır’da Abdullah Öcalan’ın fotoğrafının kale surlarına asılması, HÜDA PAR’lıların kendileri açısından önemli gördükleri liderlerinin fotoğraflarını asması da artık olağan hale gelmiş durumda. Kaledeki fotoğraflar kolay kolay indirilmiyor. Güvenlik görevlileri duruma seyirci kalıyor.

BULVARDA TABELA DURUYOR

12 kilometrelik bir bulvara, ‘Şeyh Sait Bulvarı’ adı verilmiş, Emekli Yargıtay Üyesi Ali Suat Ertosun, idam edilen bu kişinin adının verilmesine karşı dava açıp kazanmasına rağmen, bulvardaki tabelalar kaldırılmadığı gibi Şeyh Sait’in resmi de yine kale burçlarına zaman zaman asılıyor.

TÜRKÇE, KÜRTÇE ANONSLAR

Diyarbakır’da kitap fuarı açıldı. Anonslar Türkçe ve Kürtçe yapılıyor. Ancak Zaza vatandaşlar da Türkçe’yi anlamadıklarını öne sürüp Zazaca anonslar yapılmasını da yetkililerden talep ediyor.

Kitap fuarında Türkçe yayınlardan çok, Kürtçe yayınların bulunması da dikkat çekiciydi. Gençler Meclis’teki gelişmeleri uzaktan da olsa izlerken en çok ‘anadilde eğitim’ konusunu gündeme getiriyor. Okullarda derslerin anadilde yapılması en çok talep edilen konu. Milletvekillerinden de bu yönde taleplerde bulunduklarını belirtiyorlar.

TERÖRÜN BİTMESİNİ KİM İSTEMEZ...

Diyarbakır turizmiyle tarihi dokusuyla surlarıyla insanları çekmeye devam edecek. Terörün bitmesinin kentteki canlılığı daha da artırdığı herkesin birleştiği bir nokta. Terörsüz Türkiye’yi kim istemez ki...