Şu muhalefet partileri aklıselim sahibi olsalar, şikâyet ettikleri birçok yasayı düzeltirler ama, bunların niyetleri ülkeye hizmet etmek değil, Bülent Arınç’ın tabiriyle “yan gelip yatmak!”
CHP, her şeye rağmen, bir şeyler yapmaya çalışan gayretli parti durumunda görünüyor.
Birkaç gün önce iki CHP milletvekili Akif Hamzaçebi ve Sezgin Tanrıkulu, yüzde 10 seçim barajının indirilmesi için birer yasa teklifi hazırlayıp Meclis Başkanlığı’na verdiler.
Akif Hamzaçebi, adaletsiz barajın yüzde 5’e indirilmesini istiyor. Sezgin Tanrıkulu daha da öteye gidip barajın sadece yüzde 3 olmasını teklif ediyor.
Meclis Genel Kurulu hangisini kabul ederse etsin, bence iki öneri de iyidir. Ülkede farklı görüş sahiplerinin düşüncelerinin Meclis’e yansımasını sağlar.

* * *

Avrupa Konseyi’ne üye 47 devlet arasında Türkiye dışında yüzde 10 seviyesinde seçim barajı uygulayan başka hiçbir devlet yok.
Bize en yakın olan Lichtenstein yüzde 8 baraj uyguluyor.
Ondan sonra yüzde 7 ile Rusya ve Gürcistan geliyor.
Üye devletlerin üçte birinde baraj yüzde 5, 13 devlette ise yüzde 5’in altında...
Avrupa’da 7 devlette hiç baraj yok.

* * *

Yüzde 10’luk adaletsiz baraj, seçmen iradesinin Meclis’e tam olarak yansımasını engelliyor.
Eğer CHP, MHP ve HDP samimilerse yüzde 10 barajı hemen kaldırılabilir.
Üç partinin toplam oyları yeterli... Ancak...
MHP’nin yine AKP’ye koltuk çıkarak buna engel olacağı iddia ediliyor.
Bakalım, göreceğiz!

Turizm sevdalıları


Bodrum’un gözde bölgesi Gündoğan’ı çirkinleştiren ve beş-altı yıldır, 200 metre uzunluğunda dev bir “boa yılanı ölüsü” gibi yatan otel inşaatından daha önce bahsetmiştim. Yıllardır bitirilemeyen bu binaya kimler izin verdi diye hâlâ merak ediyorum.
Ancak... Gündoğan koyunda, kötünün yanı sıra güzel şeyler de oluyor.
Bitirilmeyen otel binasının tam karşısında, masmavi sularıyla ünlü koyun doğusunda, denize cepheli yeni bir otel inşa edildi ve kısa bir süre önce açılışı yapıldı.
Bu yeni otelin adı: MİVARA.
Mimarisiyle, kullanılan malzemeleriyle dört dörtlük bir otel...

* * *

Gündoğan’a güzellik ve değer katan Mivara’nın iki ortağından biri olan İsmail Çelik Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Çelik’e dedim ki:
“Çok büyük masraf yapmışsınız İsmail Bey... Bu otele milyonlarca Euro harcadığınız belli... Her şey mükemmel olmuş ama otelcilikte bu parayı çıkarmak mümkün mü? Bu bana mümkün değil gibi görünüyor!”
İsmail Çelik:
“Haklısınız. Çok para harcadık ama değdi doğrusu. Memleket aşkı ve turizm sevdası bize bunu yaptırdı. Biz memnunuz” dedi.
Dilerim her şey bu turizm sevdalılarının gönlünce olur. Ülke için bir kazançtır.

Umutlu olan da var!


Ben “Siyasetteki bu tablodan bir koalisyon hükümeti çıkması zor” diyorum ama iktidarın en ilginç isimlerinden biri olan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Meclis’teki sohbetlerde:
“Hiç merak etmeyin, hükümet kurulacak!” diye iddia ediyor ve ekliyor:
“Siyasette her türlü ihtimal vardır ama burada sadece iki ihtimal var; CHP veya MHP... Çocuk doğacak, kız mı erkek mi? Yaa ikisinden başka ihtimal yok ki!
Velilerden birine sormuşlar: ‘Koskoca bir deve küçük bir iğne deliğinden geçer mi?’ Veli demiş ki ’geçer tabii’ Yaa ’Nasıl geçer?’ demişler ‘Allah dilerse ya deveyi küçültür geçirtir, ya da iğne deliğini büyütür, geçirtir. Hükümet kurulacak. Ya MHP ile ya CHP ile.. Başka ihtimal yok!”
Bülent Arınç “Kimyası bozuldu” dediği muhalefet partilerinden birinin AKP’ye teslim olacağı inancında... Bakalım haklı çıkacak mı?

Te­bes­süm


Kim bu hale getirdi?
Suriyeli sığınmacıların önemli bir bölümü büyük kentlerimizde dilencilik yapıyor, hem üzücü, hem çirkin görüntüler yaratıyor. Kim sorumlu bundan?
Dilencilikle ilgili eski bir olay:
Şair ve yazar Süleyman Nazif (1870-1927) bir gün, sakat, dilsiz, topal ve çolak bir dilenciyle karşılaşır. Adam halini gösterip sadaka ister.
Dilenme olayına çok kızan Süleyman Nazif, onu itip geçerken “Bana ne lan” der “Seni kim bu hale getirdiyse git ondan iste!”

Gü­nün Sö­zü


Başını acemi berbere teslim eden, pamuğunu cebinden eksik etmesin