AKP’de moraller bozuk!

Dik durmaya çalışıyorlar ama bunu başaramıyorlar...

Bir AKP milletvekilinin Monaco’daki “ıstakoz skandalı” ve diğer bir AKP’linin turizm cenneti Maldivler’deki görkemli tatili, parti içindeki bozuk morallerin üzerine tuz-biber ekti...

Birçok AKP’li, halktan kopuk bir yaşam tarzı sergiliyor!

Kaybetmelerinin önemli sebeplerinden biri bu!

★★★

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisinin grup toplantısında seçim sonuçları hakkında konuşurken:

“Bunun bir yerel seçim olduğunu unutup şımaranlar, sanki ülkeyi yöneteceğini zanneden zavallılar... 81 ilimizde tek bir iktidar vardır, o da Cumhurbaşkanı ve kabinesidir. Kabinemiz görevinin başındadır” dedi ve ekledi:

“Şunu herkes görsün ve bilsin, biz bitti demeden hiçbir şey bitmez”

★★★

Nedir bu sözler?

Bir güç gösterisi mi?

Yani bir genel seçimde bu millet “Bitti” derse, AKP “Bitmedi” mi diyecek? Böyle bir şey olmaz tabii ki...

AKP tabanına moral vermek için söylenmiş olmaktan başka bir şey ifade etmiyor bu sözler!

Evet, 31 Mart bir yerel seçimdi. Belediye yöneticileri belirlendi, iktidar görevinin başında...

Eğer erken bir seçim olmazsa, 2028 yılının Mayıs ayına kadar (4 yıl) hiçbir seçim yok!

Fakat bu durum AKP’nin ağır yenilgisinin üstünü örtemez.

★★★

İktidar halkın verdiği mesajı hâlâ anlamamış görünüyor!

Millet, AKP ve yöneticilerine “Artık dur! Size güvenim kalmadı!” dedi, daha ne desin?

CHP yüzde 37.77 (17 milyon 350 bin) oy alarak, oyları yüzde 35.19’a düşen AKP’yi resmen nakavt etti.

CHP kazandığı büyükşehir ve il belediyelerini 21’den 35’e yükseltti

AKP’nin büyükşehir ve il belediye sayısı ise 39’dan 24’e düştü.

Bu bir çöküştür!

AKP Genel Başkanı’nın “31 Mart seçimleri yüzde 40.5 oy oranıyla Cumhur İttifakı’nın üstünlüğüyle sonuçlanmıştır” demesi, olsa olsa bir tesellidir.

İktidarın yapacağı tek şey, şapkasını önüne koyup “Ben nerede hata yaptım?” diye kendisini sorgulamak olmalıdır!

“Alma mazlumun ahını!”

2018 yılında ‘Tek Adam Sistemi’ne  geçtikten sonra ülkede çöküş başladı.

Geçen 5 yılın sonunda bugünkü hazin duruma geldik.

Memlekette yıpranmayan kurum kalmadı.

Vatandaşı perişan eden, ekonomideki yıkılış oldu.

Yoksulluk derinleşti...

Fakir, daha da fakirleşti.

Bu durum, doğal olarak sandığa yansıdı.

Emeklinin ve asgari ücretlinin öfkesi hâlâ bitmiş değil ve biteceğe de benzemiyor.

İktidar “kendi kafasına göre yeni anayasa yapmanın” peşine düşeceği yerde, devletteki savurganlığa son verip, ekonomiyi bir an önce düzeltmeye bakmalı.

Yüzyılların deneyimine dayanan “Alma mazlumun ahını, çıkar aheste aheste!” atasözünü unutmamalı! Yani mazlumun ahı, ahır ağır, yavaş yavaş çıkar!

Paraşüt açılmayınca... 

Temel ile Dursun askerde eğitimlerini paraşütçülük üzerine yaparlar. Komutan uçakta:

“Bu bir deneme atlayışıdır, şimdi herkes sırayla atlayacak. Eğer paraşüt açılmazsa fazla telaş yapmayın, yedek paraşütü deneyin” der.

Herkes birer birer başarılı atlayış yapar ama Temel şanssızdır. Birinci paraşütü açılmaz. Paniğe kapılan Temel o anda yan tarafında olan Dursun’a:

“Ula Tursun paraşüt açilmayi” diye bağırır.

Dursun soğukkanlılıkla:

“Yedeği aç” der. Temel onu da dener, ikinci paraşüt de açılmaz:

“Ula Tursun, yedeğini da çektum o da açilmayi, galiba yere çakılup gebereceğum” diye bağırır.

Dursun cevap verir:

“Ula Temel, hiç korkma, bu zaten bir deneme atlayişidur.”

GÜNÜN SÖZÜ

Başarılı değilsen talihine küsme, sebebini araştır!